Ulus inşası, PKK ve farklı bir bakış

Ulus inşası, PKK ve farklı bir bakış

Son yıllarda meydana gelen gelişmeleri iyi analiz etmek lazım. Her Ulus belli değerler üzerine kurulur. Asa Lundgren İstenmeyen komşu isimli kitabında bu gerçeğe işaret ederek şunları söyler; ”Ulusun ne olduğu ve üzerine oturduğu değerlere dair tanımlar, ulus devletin kendisi sorgulanmadan sorgulanamaz.(…) eğer sorgulanıyorsa devlet fiziksel olarak yaşamaya devam etse bile –yeni-bir devlet haline gelir.”
Gelişmelere A.Lundgren’in tespitleri ışığında bakıldığında kimi temel değerlerin sorgulanmasından hareketle devletin yeni bir şekle inkilap etmekte olduğu söylenebilir. Ulus devlet, Kemalizm, ve cari Laiklik anlayışının sorgulanması aynı zamanda devlete hayat veren değerlerin sorgulanmasıdır.
Lundgren, ulus inşasında dış politikanın önemli bir araç olduğunu da söyler: ”Dış politika,kitlelerin ortak kimliğine yönelmiş bir tehdidi algılayabilecekleri, üstelik tüm ulusun yabancı bir aktöre kıyasla aynı tecrübeleri paylaştıklarını sandıkları bir durumu yaratmak için kullanılabilir.(…) Devletler ancak diğer devletlerle fiili veya ideolojik bir çatışma ya da mukayese sayesinde kurulur,korunur yeniden üretilir.Aşikardır ki yabancı ülkeler veya yabancı halklar olmasaydı, dış politikanın da anlamı olmazdı. Onlar sınırın diğer tarafında yaşadıkları için yabancıdır ve ancak onlar sayesinde de sınırın bu yanında bir ulus vardır.”
Ulus inşası ile tehlike söylemi arasındaki ilişkiye de dikkat çeken Lundgren,tehdit ve tehlikenin ulus inşasının önemli vasıtalarından biri olduğunu belirterek şu tespiti yapar: ”Türk devleti türban takmayı tehdit sayarken, İran devleti takmamayı tehdit sayar. Bunun nedeni elbette Türkiye’nin kendini Laik bir devlet, İran’ınsa bir İslam devleti olarak tanımlamasıdır. Dolayısıyla ulusa yönelik tehditleri tanımlamak, bir şeyi- bize- karşı bir tehdit olarak tanımlama ve bu yolla da “biz’in” oluşumuna ve üretimine katkıda bulunma meselesidir. Bu yüzden devlet aktörleri bir şeyi devlet için tehlike olarak tanımladıklarında, aynı zamanda devletin kimliğini, yani değerlerini ve devleti taşıyan ideolojiyi de ifade etmiş olurlar.” Terör olaylarını bu bağlamda değerlendiren Lundgren aslında terörün tek, tek kurbanlara karşı değil, tüm ulusa karşı bir tehdit olarak algılandığını söyler. Yani terör konusundaki söylem, belirli bir devlet projesinin altında yatan ideolojiyi ve temel değerleri ortaya çıkarabileceği kanaatindedir. Aslında devletin PKK-Hizbullah, Devrimci karargah gibi örgütler karşısında geliştirdiği diskur, aynı zamanda devletin ruhunu, değerlerini ifşa anlamına gelmektedir.
Nitekim Lundgren, PKK ile ilgili devlet söylemini şu şekilde değerlendirir: ”Türk devleti için PKK militanları ve yandaşları, sağlam bir kimliğe direnen ögeler anlamına gelmektedir. İç birliği zayıflatan bu dahili bölünmeleri dönüştürebilmek için, PKK'nın dışarıya yerleştirilmesi gerekir. Eğer sorun iç değil dış kaynaklı olarak gösterilebilirse, içteki toplumsal düzen temiz kalır(sistem aklanmış olur). Bu yüzden terör dış güçlerle Türk halkından bariz bir şekilde ayrılmış, sınırlı bir grup aşırı uç eylemcinin iş birliği yapmasının sonucu olarak tanımlanmıştır.(…)Terörün kaynağı sınırların içinde değil de dışında gösterildiğinde Kürt kimliği sorunu etrafındaki iç çekişmelerden kaçınılabilmektedir. (Bu bakımdan) Resmi metinler fiili bölünme tehlikesini ölçüp biçmekten çok, devlet kimliğini savunmakla ilgilidir. Tehlikede görülen iç sosyo politik düzen ve devlet projesinin ideolojik temelidir. Sınırın iç tarafında türdeşlik yaratırken, tehlikeyi sınırın öte tarafına koyma çabaları belli ki dış politika söyleminin bir parçasıdır. ”Bu tespiti yaptıktan sonra Lundgren, PKK'nın dışardan beslenip kollandığına dair söylemin doğru olduğunu, ancak içeride etnik bir hoşnutsuzluğun bulunduğunun da inkar edilemeyeceğini lakin, bu gerçeğin içerideki farklılıkları hafifseyip devletlerarası farklılıklara dönüştürebilmek için görmezden gelindiğini belirtir. PKK'nın bu kadar büyüyüp serpilmesinin sebebi de, işte biraz bu tek gözlü bakış tarzından kaynaklanmaktadır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi