Çok büyük bir yanlış!
Cumhurbaşkanı Gül, İslam Konferansı zirvesi sırasında kendisine AKP ile ilgili kapatma davası konusundaki soruya son derece olumsuz bir tepki verdi.
“Şimdi bakın, Meclis’te bu kadar çoğunluğu olan bir iktidar partisi ile ilgili böyle bir girişimin Türkiye’ye ne kazandıracağı, ne kaybettireceğini herkesin çok dikkatli, çok çok dikkatli düşünmesi lazım” dedikten sonra kendisine şöyle bir soru yöneltildi:
“Bu kapatma girişimi geçmişte Refah Partisi’yle ilgili kapatmayla karşılaştırılabilir mi?”
Bu soru Gül’ü rahatsız etti. İki elini kaldırarak, “Kesinlikle bu iki konu birbiriyle karşılaştırılamaz” diye yanıtladı. Cumhurbaşkanı Gül, gazetecilerin ısrarlı sorularını yanıtlarken, her sözcüğü dikkatle seçmeye çalıştı, sonra da, “Ben Türkiye’nin birliğini, bütünlüğünü temsil ediyorum. Bu tartışmaların Türkiye’ye ne kaybettireceğini iyi düşünmek lazım. Burada kesiyorum, benim bakış tarzım budur” dedi.
Benim yorumuma gelince...
Yüzde 47 oyla seçim sandığından çıkarak iktidara halkın oyuyla gelen bir partiyi kapatma girişiminin son derece yanlış olduğunu düşünüyorum.
Böyle bir girişim demokrasiye de ters düşer. Türkiye’de siyasi istikrarı da son derece olumsuz etkiler.
Geçmişte parti kapatmalarının Türkiye’ye demokrasi, barış, istikrar açılarından hiçbir yarar sağlamadığını biliyoruz.
Gerek askeri rejim dönemlerinde, gerekse Anayasa Mahkemesi eliyle Türkiye’nin siyasi partiler mezarlığı haline getirilmiş olması Türkiye’de demokrasi ve hukuk devletinin önünü açmamış, tersine tıkamıştır.