Ahmet Türk'e saldırı ve düşman kazanmak
Keskin sirke küpüne zarar verir demişler ama sadece küpüne zarar vermiyor. Kapatılan DTP genel başkanı Ahmet Türk’e yapılan çirkin saldırı tam da böyle bir olaydır.
Bu tokat Türk’e değil, bütün bir Türkiye’ye atılmıştır.
Zararı da bütün Türkiye’yedir. Milliyetçilik ülkeye, millete zarar verecek davranışlardan kaçınmayı gerektirir.Sokaklarda slogan atarak Türkiye’nin milli bütünlüğüne hizmet edilemez.
Bu olay akılsızlığın,hırçınlığın nelere sebep olduğunu gösteriyor.
Partilerin aynı duyarlılıkla olayı kınaması anlamlı ama asıl irdelenmesi gereken bu militan kültürün nereden beslendiğini tespit etmektir. O kültür yok edilmedikçe bu tip olaylar da devam edecektir.
Bir partiyi, bir lideri, bir kadroyu sevmeyebilirsiniz. Ama işte o kadar! Bu antipatiyi daha ileri götürüp düşmanlığın, kavganın, aracı haline getiremezsiniz. Daha doğrusu getirmemelisiniz. Herkes sevmediğini, düşüncelerini paylaşmadığını dövmeye, vurmaya kalkarsa ne olur?
Olayı kınamakla mesele bitmiyor. Bir daha olmaması için ne yapılması lazım geliyorsa onu yapmak lazım.
Militan kültürü, biraz da psikopat kültürüdür.
Militan kendi aklıyla hareket etmez,başkalarının aklıyla düşünür. Çünkü militanlaştırılmadan önce, idraki iğdiş edilmiş,düşünme yeteneği elinden alınmıştır.
Biz bu zihniyetle yıllardır muhatap oluyor ve yıllardır mücadele ediyoruz.
Bu ülkenin gençlerinin boynuna yular takıp kapı, kapı dolaştıranlar şimdi olayı kınıyor.
Kim inanır buna.Önce bir nefis muhasebesi yapacak, bu hastalıklı nesillerin yetişmesinde bizim ne kadar kusurumuz var diye kendi kendinize soracaksınız.
Kavga ettiğiniz adamla konuşamaz, tartışamaz, yanlışını, eksiğini gösteremezsiniz.Bir yanlışı göstermenin yolu bile önce diyalog kurmaktan geçer.Kullanılmaya alıştırdığınız adamları, herkes kullanır. Gün gelir size karşı da kullanırlar.
Türkiye, Güneydoğu’sunda planlı olarak tırmandırılan ötekileştirme kampanyasını durdurmak zorundadır.En küçük olayı bile köpürterek ayrışmanın aracı haline getirenlerin eline malzeme vermemelidir.
Siyaset dünyanın her tarafında yapılıyor. Ama hiçbir yerde bizdeki gibi yapılmıyor. Ne yaparsak yapalım kavga eder gibi yapıyoruz.Konuşurken,eğlenirken, spor yaparken, tartışırken hep kavga eder gibi bir psikoloji içindeyiz.Bunun sebebi de her şeyi bir inanç meselesi haline getirmemizdir. Biz sadece Allah’a inanmıyoruz, biz partilere, liderlere, cemaatlere,spor kulüplerine,futbolculara hatta artistlere bile iman ediyoruz. İman edince de bu saydıklarıma yönelik her davranış bizi kavga yapmaya itiyor.
DTP'nin siyaset tarzına, üslubuna, kadrosuna hiçbir sempati duymuyorum. Ama Ahmet Türk’e yapılanları da tasvip etmiyorum. Ülkesini seven düşman değil, dost kazanır. Bu tip utanç tablolarıyla bu ülkeye küsenleri çoğaltan bizden değildir.