Ahmet Varol

Ahmet Varol

Irak’ta savaş bitmedi

Irak’ta savaş bitmedi

Irak’ta savaş bitmiş değil. Dışarıdan bakıldığında işgal güçleri kendi açılarından cephe savaşını bitirmiş gibi görünüyorlar. Özellikle bir çekilme takvimi ortaya koymalarından ve cephedeki askerlerini Irak topraklarında haksız bir şekilde kurdukları kışlalara çekmelerinden sonra böyle bir kanaat oluştu. Fakat fiili olarak savaş bitmiş değildir. İstanbul’da düzenlenen Irak Direnişine Destek Konferansı’nda gündeme getirilen ve bugünlerde özellikle dikkat çekilmesi gereken önemli hususlardan biri de buydu.
Savaşın sona ermemesi sebebin ortadan kalkmamış olmasından ileri geliyor. Sebep işgaldir. İşgal bilfiil savaştır. Direnişin gayesi de işgalin tamamen sona erdirilmesidir. Dolayısıyla bir yanda işgal sürerken saldırganların savaşın sona erdiğini iddia etmeleri tamamen yanıltma ve oyundur.
İkinci olarak işgalcinin askerlerini büyük ölçüde kışlalara çekmiş olması fiili savaşı sona erdirdiği anlamına gelmiyor. Fiili savaş da bir şekilde sürüyor. Her şeyden önce yüz binlerce Iraklının siyasi sebeplerden yani işgali reddetmelerinden dolayı esir kamplarında tutuluyor olması fiili savaşın da sürdüğünü gösteriyor. Üstelik işgalci bununla yetinmiyor. Güvenlik konusunda yerel yönetime yardım iddiasıyla evlere baskınlar düzenlemeye, tutuklamalar yapmaya ve çoğu zaman insanları aile fertlerinin önünde katletmeye devam ediyor.
Gerekçe oluşturan işgal ve saldırıların devam etmesi sebebiyle eski yoğunluğunda olmamakla birlikte aktif direniş de sürüyor. Fakat işgalcinin ayrımcılığı ve fitneyi körükleme amacına hizmet eden, işgalcinin değil Irak halkının zarar görmesine sebep olan provokatif eylemlerin işgale karşı sürdürülen haklı ve meşru direnişe dâhil edilemeyeceğini burada bir kez daha hatırlatalım. Ne yazık ki Irak’ta, meşru direnişin karalanması amacıyla kullanılan bu tür eylemler de sürüyor.
Irak Direnişine Destek Konferansı’nda direniş gruplarını temsil edenlerin de konuşmalarına yer verildi. Bazıları banttan verildi. Bazı konuşmacılar da sempozyuma katılarak mesajlarını ilettiler. Bunlardan Irak Direnişi Siyasi Meclisi’nin temsilcisi Ali el-Cuburi’nin konuşmasından aldığım bazı notları aktaracağım.
Cuburi, Amerikan emperyalizminin İslâm coğrafyasına yönelik yeni haçlı seferlerinin önünün kesilmesinin direnişle olduğuna dikkat çekerek; “Direniş olmasaydı bu adamlar Bağdat’la yetinmeyeceklerdi. Onların önünü kesen direniştir.” dedi. Gerçekten de bu önemli bir husustur. Bugün Irak’ta işgal fiilen devam ediyor olmakla birlikte direniş onu Irak topraklarında inşa ettiği inlerine çekilmeye zorlamıştır. Şimdi oralardan çıkarıp tamamen Irak dışına kovma mücadelesi veriyor. Eğer bu mücadele verilmiş olmasaydı emperyalist ABD sadece Irak’la yetinmeyecek, Şam’a, Tahran’a, Ankara’ya ve hatta Mekke’ye doğru uzanacaktı.
Cuburi konuşmasında, işgalcinin gerçekleştirdiği katliamların ve yıkımların Irak halkını direnişin arkasında toplanmaya, ona destek vermeye yönelttiğini, direnişin başarısının sırrının da işte bu destekte olduğunu vurguladı. Yani direniş bir terör değil, kitlesel desteği arkasına alan özgürlük mücadelesidir. Başarısının sırrı da işte bu kitlesel destektedir. Saldırganların başka bir sebep ve izah aramalarına gerek yok.
Cuburi, direnişin işgalciye ağır darbeler vurduğuna dikkat çekti. Yani işgalcinin haksız saldırıları, yıkımları ve katliamları Irak halkı açısından ağır kayıplara yol açtı. Ama karşısında kararlı bir direniş bulması sebebiyle savaşın işgalci açısından da ağır bir maliyeti olmuştur. Cuburi’nin verdiği bilgilere göre savaşın işgalciye maliyeti 40 bin ölü, 90 bin yaralı, 125 bin isabet ve ağır bir maddi külfet olmuştur. Onu inine çekilmeye zorlayan sebep de işte bu kayıplardır.
Fakat Cuburi Irak direnişinin yetim bir direniş olmasından, hiçbir devlet tarafından destek görmemesinden yakındı. Bununla birlikte son işgalci Irak’ı terk edinceye kadar da silahı bırakmayacağını hatırlattı.
Duyuru: İHH’nın Gazze’ye gemiyle yardım götürme kampanyasına destek için Türkiye’nin her tarafında gönüllü etkinlikler düzenleniyor. Beykozlu Gazze Dostları grubu da 29 Nisan 2010 Perşembe günü bir etkinlik düzenleyecek. Beykoz’daki Talia Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenecek etkinlik gündüz 10.30-13.30 arasında olacak. Muhtelif kültürel faaliyetlerin yer alacağı programda düzenlenecek kermesten elde edilecek gelir ve yapılacak tüm bağışlar gemi konvoyuna verilecek. Program hakkında ayrıntılı bilgi ve davetiye temini için irtibat telefonu: (0216) 4131831

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Varol Arşivi