Tarih şuurundan mahrum insanlar, hafızasını kaybeden insanlara benzerler. Sokak ortasında kalan bir adam düşünün, gelene geçene; “Ben kimim? Adım ne? Nerede oturuyorum?..” gibi sorular soruyor. Tarihimizi bilmeyen, okumayan, araştırmayan insanlar, bana hep evinin yolunu bile bulamayan zavallı kimseleri hatırlatıyorlar.
Dünyada, bizden daha çok devlet kuran ikinci millet yok. Bizim, 32 beylik, 38 devlet, 17 hanlık, 16 imparatorluk, 10 cumhuriyet, 4 atabeylik altında imzamız var.
Tarihçi Yılmaz Öztuna’nın tesbitiyle 14. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar Fransa, dünyada 13 yıl, İngiltere 128 yıl, Osmanlı İmparatorluğu ise tam 322 yıl lider devlet olarak yaşadı. Yine Yılmaz Öztuna’nın Büyük Türkiye Tarihinin 4. cildinde belirtildiği gibi, 1595 yılında, devletimizin yüzölçümü 23 milyon 337 bin 600 km2 idi. Bugün 780.000 km2 üzerindeyiz. Demek ki 1595 yılından 1918 yılına kadar, bugünkü vatanımızdan 25 misli daha büyük toprak kaybına uğramışız. Bu, Doğu ve Batı dünyasının, üzerimizde uyguladıkları Şark Meselesi‘nden kaynaklanıyor. Şark Meselesinin özü, esası, kökü, gerekçesi, maksadı, bizi Anadolu topraklarından tamamen söküp atmaktır. Yani, Anadolu toprakları üzerinde bir tek Türk, bir tek Kürt, bir tek Çerkez, Laz, Arap, Arnavut, Boşnak... bırakmamaktır. Sakarya’yı yeniden Sangaryos, Konya’yı yeniden İkonyum, Anadolu’yu yeniden Anatoliya... haline getirmektir. Doğu ve Batı dünyası, tarihin her devresinde, içimizden ve dışımızdan cahiller, gafiller, hainler... bularak bizi bölmeye, bizi birbirimize düşürmeye çalıştı. Şimdi, Doğu ve Batı dünyası, malûm ve mâruf dâvâlarını PKK vasıtasıyla yeniden ısıtmaya başladı.
117 devlet kuran milletimize şimdi 118. devleti kurdurmaya çalışıyorlar.
Türkiye çok zor günlerden geçiyor. Büyük orman yangınlarının bazen bir kibrit yüzünden çıktığını unutmamalıyız. Geçenlerde, Samsunlu bir delikanlı, “Her gün bir şehid cenazesi geliyor. Bu zulme dayanamıyorum” gerekçesiyle Ahmet Türk’ü yumrukladı ve burnunu kırdı. Ben o Ahmet Türk’ü kat’iyyen sevmiyorum. Bir yürek yerine bir milyon yüreğim bile olsa ona bir muhabbet duymayacağımı biliyorum. Ama benim bir milyon yumruğum olsa da o Ahmet Türk’le bir dağ başında karşılaşsam ona bir yumruk bile vurmam. Çünkü ben Türk’üm ve Müslümanım.
Hz. Peygamberin amcaları arasında bile kâfir olanlar vardı. Kimse onları öldürmedi. İnanıyorum ki PKK ihanetine omuz veren, Ahmet Türk gibi kimselerin en büyük zararı Kürt topluluklarına dokunmaktadır, dokunacaktır. Bunu zaman, çok daha iyi gösterecektir. Ve yine inanıyorum ki, yarın, dehşet verici acı gerçekler ortaya çıktığında, Kürt kardeşlerimiz, kendilerini isyana ve kan dökmeye teşvik edenlerin, mezarlarını bile yok edeceklerdir. Ama devlet güçleri ve devlet kuruluşları ortada dururken, hiç kimse, Türkiye’yi bir iç savaş ortamına sürüklememeli.
Kürt ve Türk düşmanlarını, önce devlet güçlerimiz adam etmeli.