Serdar Arseven

Serdar Arseven

Sayın Rahmi Koç’tan mektup var

Sayın Rahmi Koç’tan mektup var

Gündemle ilgilenmemek olmaz; yaprak misali rüzgârın emrine tabi olmak da bize yakışmaz.
Kendi gündemimiz de var.
Mesela...
Bu ayın 6’sında “Sayın Rahmi Koç’un dikkatine” başlığı altında yazmıştık.
Bir çağrımız vardı.
Sayın Koç, çağrımıza ilgisiz kalmadı.
Bir mektup geldi Rahmi Bey’den...
Olduğu gibi yansıtırız da; öncesinde, mevzu ne?..
Şu:
Anadolu’nun göbeğinde, muhteşem bir merkez var.
Çankırı’da.
İstiklâl harbimizde yaralı askerlerimizin tedavi edildiği eski hastane binasında, yüzyıllar öncesinden miras; paha biçilemez el yazması Kur’an-ı Kerim’ler, onbinlerce yazma eser, padişah fermanları, sancaklar...
Çankırı Belediye Başkanı İrfan Dinç, elindeki mütevazı imkanlarla bunları bir araya getirmiş...
Lâkin, onun da yapabileceği bir yere kadar.
Bunların tasnif edilmesi, üzerlerinde çalışılması, ortalığın iyice toparlanması ve bu müthiş tarih mirasının insanlığa kazandırılması gerekiyor.
Belediyenin kıt imkanları ile koruduğu bu binanın başına Allah muhafaza bir şey gelse, bu sorumluluğun altından kalkamayız!..
Ya, işte ben böyle “boş” işlerle uğraşıyorum!..
Memleket Baykal’ın uçkur davasını konuşuyorken, ben “Eserlerimizin”, “tarihimizin” üzerinde duruyorum.
Ve paranın ceplere akreplerle beraber girdiği bu vasatta, “Eserlerimizin kurtuluşu” için kaynak oluşturmaya çalışıyorum...
Bu amaçla, Sayın Koç’u göreve davet etmiştim...
Şu ifadelerle:
Sayın Rahmi Koç.
İsminizin nereden geldiğini biliyor musunuz?..
Ben biliyorum.
Tarihi İplik Pazarı Camii İmam Hatibi İsmail Rahmi Koçhisarlı...
Böyle bir zâttan haberiniz var mı?..
Rahmetli İsmail Rahmi Koçhisarlı Hazretleri’nden almışsınız isminizi!..
O bir İmam Hatip. Sadece İmam Hatip değil, çok yönlü bir Allah dostu. Taş mektepte El İşi Muallimliği yapmış.
Hayatını da, İmam Hatiplikten değil, diğer işten değil,esnaflıktan kazanmış.
Bu büyük zâtın ailenizle ilgisine gelince..
Merhum Rahmi Efendi;
Rahmetli Dedeniz Koçzade Mustafa Efendi’nin en yakın arkadaşlarından biriydi.
Dar zamanlarında O’ndan dua ister, Ankara’daki dinî etkinliklerine mutlaka onu davet ederdi.
Ailenize, “parası” için yaklaşmayan, sizlerden kuruş talep etmeyen nadir insanlardandı.
En iyi dostlardandı.
Dedeniz de, bu büyük zâta hediye olarak, sizin isminizi verdi!..
Para veremediğine en büyük hediye:
“Rahmi”...
Sizin isminiz...
İşte oradan geldi.
Şimdiiii...
Rahmi Bey:
Müze çalışmalarına ne kadar meraklı olduğunuzu biliyoruz...
İsminizin hatırına, bir hayrınız olsun Rahmetli İsmail Rahmi Koçhisarlı’nın memleketine...
Onun eserlerinin de bulunduğu o merkezin, dünyaya açılması, oradaki eserlerimizin insanlığın hizmetine sunulması için...
Evet... Lütfen harekete geçiniz.
Saygılarımla...
¥
Hatırladınız.
Bu ifadelerle çağrıda bulunmuştum.
Sayın Koç’tan çağrıma karşılık geldi.
Şöyle bir mektup:
“Sayın Serdar Arseven
Nazik ve içten mektubunuzu aldım. İsmimi rahmetli dedemin arkadaşı merhum İsmail Rahmi Koçhisarlı’dan aldığım doğrudur. Kendisi ben küçükken Keçiören’deki bağımıza gelir, bizi ziyaret ederdi. 1. Dünya harbinde Ankara’nın terk edilmesi emri verilince babamlar Çankırı’ya gitmişler. Zaten dostluk da burada başlamış. Ben uzun zamandır Çankırı’ya gidemedim. Birkaç kez programıma aldımsa da vakit olmadı.
Müzelerin yaşatılması, canlı olması, ziyaretçilerin nabzının tutulması, yenilikler yapılması ve finansmanı başlı başına bir iştir. Devlet müzelerine bakarsanız hiçbirinde özel müzelerdeki ruh ve dinamizm yoktur. O bakımdan uzaktan müze idare etmek kolay olmadığı gibi, benim alıştığım standartlarda bir müze yapmak da çok ciddi bir maddi kaynak gerektirir.
Ben İstanbul’da önce Lengerhane’yi açtım, sonrasında Hasköy tersanesini ilave ederek Rahmi M. Koç Müzesi’ni kurdum. Onu takiben Ankara’daki Çengelhan Müzesi’ni açtım, şu sıralar Çengelhan’ın yanında yer alan Çukurhan’ı butik otel haline getiriyorum. Haziran sonu açılmasını bekliyoruz. Ayrıca Ayvalık’ta bir müze üzerinde çalışıyorum.
Bu sebeple Çankırı’da böylesi bir müzeyi açmak için ne vaktimiz, ne personelimiz, ne de bütçemiz vardır. Bahsedilen müze yatırımlarına şehirlerde mahalli eşraftan oluşan bir grubun sahip çıkması, devamlı suretle ilgilenmeleri ve gözlerinin üzerinde olması en pratik çözümdür.
Bu vesileyle yakın alakanız için teşekkür eder, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Rahmi M. Koç
¥
Evet...
Sayın Koç’un mektubunu olduğu gibi neşrettim.
Şimdiiii...
Görev Çankırı eşrafına düşüyor.
Sayın Belediye Başkanı...
Sayın İrfan Dinç; organize ediniz lütfen eşrafı...
Madem buraya kadar getirdiniz işi, lütfen devam ediniz...
Çankırılı elini taşın altına bir koysun; gerisini getirmek için elimden geleni ardıma koymayacağıma, Sayın Koç’un ve bu işe el atabilecek diğer isimlerin peşlerini bırakmayacağıma söz veriyorum.
Top Çankırılı’da!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi