Dile kolay, 23 sene olmuş. Güneş gazetesinin Yazı İşleri Müdürü Tufan Türenç’le tanışıklığım vesilesiyle başladığım gazetecilikte, neredeyse çeyrek asır... O günlerde, başörtüsü tartışmaları gündeme yeni yeni oturuyordu.
Bende atalardan kalma “Müslümanlık” vardı ama şuur yoktu.
Güzel bir hayat sürdürdüğümü sanıyordum.
Genellikle magazin haberlerine gidiyor, iyi malzemeler yakalıyor, sağlam fotoğraflar çekiyor, galiba takdir ediliyordum.
Her şey iyi gider gibiydi... Taa ki; “başörtüsü yasağı”nın bir zulüm olduğunu, gönderildiğim haber vesilesiyle idrak edinceye kadar.
Fıtratımın “haksızlığa isyan” tarafı o günlerde galebe çaldı.
Düşündüm, taşındım; “Allah var mı, yok mu?”dan başlayan bir dolu soruya cevap aradım. Manevî işaretler geldi şükürler olsun, uyanmaya başladım.
Bir zaman sonra, “Cuma dergisi”ni yayına hazırlamakta olan ekibin lideri Mustafa Karahasanoğlu ağabeyle tanıştım.
Ve... Nasip oldu değiştim!..
O zamandan bu yana da 21 yıl geçmiş. Ne günler geçirdik ne günler. Yiğidin harman olduğu değil, zor bulunduğu dönemlerde mazlum kitlelerin direnişindeki kıvamı koyu tutmak için elimizden geleni yaptık.
Ve geçmişe bakıyorum da; Allah’a şükürler olsun, bir şeyler de yaptık.
Hangi birini saymalı bilmem; davalar, baskınlar, tehditler, batışlar, tükenişler, düşülen yerden kalkışlar... Gidişler ve gelişler...
Yarına çok daha büyük umutlarla baktığımız bugünlerde çorbada tuz misali katkımız olduğu için ne kadar hamd etsek az.
Ve bugün... Ve kısmetse bugünden sonrası... “Senin mahkemen, benim mahkemem” çekişmesindeki politize yargı, bu ekibi düşürmeye çalışırken yeni bir sayfa ile yola devam etmesine vesile oldu.
Bu da hiç şüphe yok ki Türkiye gündemine damga vuracak bir gazete olmaya kuvvetle namzet.
İsimler değil önemli olan, ruh. O ruh da burada var. Yeni Akit, ülkemize, milletimize hayırlı olsun.
Bu kadro Türkiye’nin “Yeni Anayasa” çalışmalarıyla zirveye çıkacak “değişim” çabalarına da önemli katkılarda bulunacak inşallah.
Hasan Karakaya ağabeyin yönettiği bir ekibin başarısız olması, Allah’ın izniyle mümkün değil. Bu arada 312 Paşa davasının mağduru Asım Yenihaber’in “Yeniden merhaba” deyişini büyük bir sevinçle karşıladığımızı belirtelim.
Bu arada, biraz da kendimizden bahsedecek olursak..
Sayın Osman Gökçek’in zirveye taşımak için büyük gayret sarfettiği Beyaz TV’deki “Yüksek Gerilim” adlı programımız hayli ilgi çekti.
O programa kısmetse devam edeceğiz.
Bir grup eğitimciyle birlikte gayretli kardeşlerimizin istifadesine sunmayı düşündüğümüz ücretsiz “Arapça-İngilizce sohbet programları”nı hayata geçirmek için de temaslarımız sürüyor.
Mekân meselesini Allah’ın izniyle hallettik, insanımıza hizmeti gaye edinmiş eğitimcileri de bir araya getirdik.
Hep birlikte daha iyisini, daha iyisini yapacağız inşallah.
Siz ve biz...
Bize düşen, ilginize lâyık olabilmek için geceyi gündüze katmak.
Siz kıymetli okuyucularımıza düşen ise Yeni Akit’i yukarılara, en yukarılara taşımak.
Anlaştık mı?..
BU KAÇINCI GAZETE!..
Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker’i ziyaretimiz esnasında “Anadolu’da Vakit’e elvada, Yeni Akit’e merhaba” dedim.
Sayın Başkan, “Bu kaçıncı gazete?” diye sorunca...
“Hiç” diye başladım: “Birbirinin devamı değil ama aynı ruhun eserleri.”
•
Yargı kararlarında “adamına göre” usûlü işlemeseydi, böyle garip tablolar çıkmazdı ortaya.
Sadece bizde mi bu sıkıntı?
Milli Nizam, Milli Selamet, Refah, Fazilet, Saadet...
Merhum Menderes, Erbakan, Erdoğan.
Ve son olarak Kurtulmuş...
Numan!..
•
Ülkesi için çalışanı anasından doğduğuna pişman etmek için elinden geleni yapan bir düzenin parçalarıyız...
Hizmetin kadar çile çekiyorsun vesselam!..