Çizmeyi aşmak
En basit kural:
Anayasayı beğenmesen bile ona uyacaksın.
Var mı itirazı olan?
Referandumun ertesi sabahı “mücadeleye devam” diyen asabi arkadaşlara soruyorum:
- Neyin mücadelesine devam? Neyi değiştireceksin? Anayasayı mı? Nasıl değiştireceksin? Cebren mi?
***
Referandum sonucunun “hayır” çıkması için yaptığın yapacağın her çalışma, açtığın açacağın her kampanya mubahtır, hakkındır.
Ama sonuç belli olup da Resmi Gazete’de tescil edildikten sonra ben bu anayasayı sallamam diyorsan, hop.
Böyle bir imtiyaz yoktur.
***
Ben zırt pırt HSYK’yı eleştiren bir yazar değilim. Bilakis, çoğu zaman ona özen göstermişimdir. Bu bakımdan şimdi şunları söylemeye hakkım var:
- Siz, referandumda bir siyasi parti gibi tavır almanıza rağmen mazursunuz. Ama herşey geride kaldı. Değişiklik kabul edildi. Yüzde 58 halk desteğine niçin saygısızlık yapıyorsunuz? Oylamanın ertesi günü mücadelemiz devam edecek demek, Hukuk Adamlığına yakışır mı?
***
Mahkeme kararlarına itaatsizlik de ayrı bir moda oldu.
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği vereceği kararı beğenmemek başka, ona uymamak başka... Uyacaksın.
Herkes kabadayı kesilmiş.
Adam ifade vermeye İstanbul’a çağrıldığı halde gelmiyor. Nedir yahu bu şımarıklık? Mahkeme kararını takmıyor. Nedir yahu bu imtiyaz?
Özgürlükçüyüz dediysek suç işleme özgürlüğü’nü kastetmedik.
Ne yaparsınız ki, ülkede ciddiyet ve saygı kalmayınca, bütün bunlar normal artık.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.