Bayramınız mutlu ve kutlu olsun diyerek başlıyorum.
Seçimlerden 8 ay sonra Irak’ta hükûmet kuruldu. Herhalde Dışişleri Bakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun ziyaretinde yaptığı uyarılardan mahcûb oldular. Ancak sevinmekte acele davranan yanılır. Bu öylesine yamalı, öylesine biribirine hasım, hattâ can düşmanı politikacılardan oluşan bir hükûmet ki, dağılması için küçük bir mızıkçılık kâfidir.
Hammurabi’lerin, Hârunürreşîd’lerin, Dördüncü Murad’ların Binbirgece beldesi muhteşem Bağdad’ın başkenti olduğu Irak, Arab coğrafyasının seçkin ülkelerindendir. 1918’de Osmanlı’dan koptu. İngiltere, Osmanlı izlerini silmek için elinden geleni yaptı. Her türlü hile, desise ve güç gösterisi ile, ülkemizde isyanlar çıkartarak, Kuzey Irak’ı Türkiye’ye vermedi.
Atatürk, Sâdâbâd Paktı ve Menderes, CENTO ile Irak’ı kolladılar. Ama 1958’de Irak’ta askerî rejim kuruldu. Hâşimî hânedânı vahşîce katledildi. Sırtını Moskova’ya dayayan General Saddam, 6 Körfez Monarşisi ile Ürdün’ü, Arap Birliği gerçekleştireceğim bahanesiyle tehdit etti. İşe Kuveyt’ten başladı.
8 yıl süren ve berabere biten İran-Irak Savaşı’nda normali, İran’ın bir haftada Bağdad’a girmesi idi. Ancak Humeynî İhtilâli, İran’da Şâh’ın yığdığı süper silâhları kullanacak subay bırakmamıştı. Tahran büyükelçiliği basılıp diplomatları tutsak tutulan Amerika da, Irak’ı destekledi. Amerika, Rusya, Almanya, Fransa, her iki tarafa da satabilecekleri her türlü silâhı sattılar.
Amerika, turistik otel girişinde zemine Başkan Bush’un resmini yaptırıp çiğneten Saddam’ın hakkından, iki ayrı savaşla gelebildi. İlk savaşta Bush, “Targıt” dediği dostu Turgut Özal’ın, Bağdad’a girilmediği takdirde Saddam’ın baş eğmeyeceği öğüdüne kulak asmamıştı.
Irak’ın birliği için zerre kadar niyeti bulunmayan Amerika, öyle bir ülke bıraktı ki, güneyi, en müfrit Amerika düşmanı İran’ın nüfuzuna düştü. Amerika’ya hakaret edenlerin hangi âkıbete düçar olacakları gösterildi. Kuzeyde tarihin ilk bağımsız Kürt devletinin temelleri atıldı. Arap Irak’ın bütününün cumhurbaşkanlığı, dışişleri bakanlığı, savunma bakanlığı, genelkurmay başkanlığı da Kürtler’e verildi. Türkmenler silindi. Yeni bir Orta Doğu savaşının bütün temelleri atıldı. Acaba Amerika’nın bu derecede sakar davranmasının sebebi bu mu idi?