Ersoy Dede

Ersoy Dede

Özel sektörde başörtüsü sorunu

Özel sektörde başörtüsü sorunu

Tesev’in raporu yayınlanalı neredeyse bir hafta oluyor fakat ancak sıra geldi.. İçeriği çokça tartışmalı. Fakat en çok dikkat çeken kısmı, kuşkusuz kamuda olduğu kadar özel sektörde de başörtüsü sorunu yaşandığını ortaya koyan durum tespiti.. Raporun bu alt maddesini detaylandırırken başkaca katılmadığımız nedenler öne sürmüş araştırmayı yapanlar. Ama bu anladığım kadarıyla, sonuca etki etmiyor. Özel sektörde de başörtüsü sorunu yaşanıyor dendiğinde; Sedat Ergin’in, çok da net bir dille (Cengiz Semercioğlu’nun programı Full Ekran’da) asla başörtülü gazeteci çalıştırmayacağını söylediği geldi aklıma.. Bir gazeteciden söz ederken, yapmış olduğu kategorizasyon başörtülü-başörtüsüz şeklinde.. Yani efendim “yarın gazetemize atacağı bir manşet aylarca konuşulur” ya da “bir devlet başkanı röportajı yapar gündemi değiştirir” falan değil. İş başvurusuna gidiyorsunuz, içeri bile almıyorlar.. Sedat Ergin o dönem Milliyet’in başındaydı. En etkili yazarlarından biri olan Taha Akyol’a o zaman sormuştum Ergin’in bu tavrını.. “Bilgim yok. Ama ben CNN Türk’te idareciyken bu uyumu sağlamak adına girişimlerim olmuştu” cevabını verdi bana.. Şimdi geldiğimiz noktada (ben izlemedim ama, Ekrem Dumanlı’nın yazısından anladığım kadarıyla) Cüneyt Özdemir bu manzarayı eleştiriyormuş. Bildiğim kadarıyla Cüneyt’in kadro yapısına çok da müdahale edilmiyor. 5N1K ekibinin özerk bir yapısı var. İsterse bu ayrımcılığı hemen kırabilir gibi geliyor bana. Neyse sonuçta olumlu bir ilerleme var demektir..

Çuvaldızı ele batırmadan önce kendimize iğne batıralım mı? Şimdi CNN Türk’te ya da Milliyet’te başörtülü kimse çalıştırılmıyor. Cinsiyet ayrımcılığı mı dersiniz, dinsel ayrımcılık mı dersiniz, ne derseniz deyin.. Fakat başörtülü çalıştırılan kurumlarda, başörtülü kadınlar hayatlarından memnun mu acaba? Yanlarında başörtülü personel çalıştıran işyeri sahiplerine seslenelim buradan. Bu bir tekstil atölyesi de olabilir, bir mağaza tezgahı ya da süpermarket kasası da olabilir. Bir medya kuruluşu da olabilir şüphesiz. Orada çalışan başörtülü personele; “ben seni işe almasaydım, kafanda bu örtüyle seni kimse işe almazdı” deyip, herkese 1.000 TL verirken, 600 TL ile evine gönderiyor olabilir mi bazı patronlar? Umarım yapmıyorlardır. Zira bu şartlar altında, başörtülü kadına iş vermeyen adamın ortaya koyduğu tavır daha ahlaklı kalır, bilesiniz..

YILIN ADAMI ERDOĞAN
Amerikan Time dergisi bir anket başlatmış. Bizim internet lobileri de balıklama atlamışlar üzerine Tayyip Erdoğan’ı birinci seçtirmek için. Bu kadar enerjiyi başka işlere harcasak eminim bambaşka dış politik meselelerde inanılmaz mesafe kat ederiz. Erdoğan’ı ilk sıraya taşıyan oyların sahibi herkes, aynı anda ABD’ye veya NATO’ya, “ülkemizde füze savunma sistemlerinizi istemiyoruz” diye faks çekse, eminim biraz durup düşünürler. Bu anket işleri boş işler. 16.’lıktan 1.’liğe yükselmiş başbakan. Peki ya yarın dördüncü olur da mesela hiç kıymetsiz bir Hollywood yıldızı ilk sıraya yerleşirse ne olacak? O zaman Erdoğan bizim gönlümüzdeki yerini mi kaybedecek? Velev ki 1. oldu.. O zaman ne olacak? AB’ye mi alacaklar bizi? Bu hem gereksiz hem de riskli işlerle zaman kaybetmeyelim.. İşimize bakalım.
Kalın Sağlıcakla

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi