CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Bursa ziyareti sırasında eski Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın mezarını ziyaret ederek doğru bir iş yaptı.

Ancak Bayar’ı eksik tanımladı.

Bayar’ın sadece Kurtuluş Savaşı’ndaki rolüne, Türkiye’nin ilk sivil cumhurbaşkanı olmasına vurgu yaptı.

Bayar’ın asker-CHP-üniversite-medya işbirliği sonucu tezgahlanan bir darbenin mağduru olduğunu söylemedi, söyleyemedi.

1960, Türkiye’yi “kendi başbakanını asan” ülkeler sınıfında sokan bir darbedir.
Türkiye bu açıdan Pakistan’la aynı

klasmandadır.

İsmet İnönü’nün “Sizi ben bile kurtaramam” uyarısının ardından darbe gelmiş, İnönü sadece Celal Bayar’ı kurtarabilmiş veya kurtarmıştır.

Çünkü kimi anlı şanlı hukuk profesörleri, yaşı nedeniyle idam cezası alması imkansız olan Bayar’ın idamı için hukukun çiğnenmesine bile fetva vermiştir.

CHP o darbenin tarafıdır.

O tarihle yüzleşmeden, gerçek demokrat bir parti olamaz.

Bunu yapması için darbelere karşı tutumun net alması, geçmişinin özeleştirisini açık bir şekilde yapması gerekir.

Kılıçdaroğlu’nun bugünkü tavrı, “eksik demokrat” tavrıdır.

Bu çizgideki bir CHP’nin, artık askerin siyasetteki rolüne tepkisi ayan beyan ortaya çıkmış halktan teveccüh görmesi mümkün değildir.

Bizden uyarması...