Serdar Arseven

Serdar Arseven

Kemalizm’le oy almak!..

Kemalizm’le oy almak!..

Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağır toplarından Muğla Vekili Ali Arslan “Kurultay’dan sonra CHP’de ne değişti?” sorusuna arslanlar gibi cevap veriyor:
“Değişen isimler. Temel ilkelerimizde hiçbir değişiklik yok!..”
Yani?..
“Sapına kadar Atatürkçü’yüz!..”
Yani:
“Kemalizm’e dün olduğu gibi ve dün olduğu kadar bağlıyız!..”
Ne güzel;
Aynı parti aynı kafa!..

“Siz nesiniz?” sorusuna şöyle göğüslerini gere gere “Sosyal Demokratız” karşılığını veremiyorlar...
“Kemalist”mişler!..
Ve “Kemalizm’den zerre taviz vermez”mişler!..
Ne işe yarar bu Kemalizm?..
Her dönem belinin üstüne darbe üstüne darbe yiyen “gariban” için ne ifade eder?
Koca bir hiç!
Pardon; Kemalizm “gariban” için derin bir yürek yarasıdır.
“Soyadı Kanunu”nun çıkmasıyla “köylü takımı”na “verilen” soyadlarından bazılarına bakın...
Ne soyadları var:
“Süne!..”
“Öküz!..”
“Böcek!..”
“Karga!..”
“Köpek!..”
“Koyun!..”
“Kazma!..”
“Kıllıbacak!..”
“Yalama!..”
Atatürk’ün bu işlerden haberi yok elbet.
“Köylü milletin efendisidir!” diyen Atatürk’ten beklenmez bu...
Lâkin, Atatürk’ü istismar eden “Kemalistler”; ağırlıklı olarak da “Levanten takımı” nüfus idaresini işgal edince, “köylü takımına” hakaret niteliğinde soyadları “takmış”!..
Vatandaş yıllar sonra, taaaa 50’den sonra biraz olsun kendine gelmiş de “Kemalizm”in layık gördüğü soyadları için dava üstüne dava açmış...
Bunların bir kısmı kurtarmış, bir kısmı da –rehbere bir bakın- o soyadlarına mahkûm olmuş.
Niçin olmuş?..
Niçin olacak, dava açmak için avukat lazım, dilekçe lazım, para lazım da onun için!..
Sırf bu “soyadı” meselesi bile “Kemalizm”in sıradan vatandaşı “ne yerine koyduğunu” ortaya koymakta.
Ve bugünün sözde değişim rüzgârlarının estiği CHP’sinde bile...
Bu zihniyete körü körüne bağlılık ifade edilmekte.
İşte...
Kemal Kılıçdaroğlu’nun ağır toplarından Muğla Vekili Ali Arslan gururla diyor ki:
“Kemalizm’den taviz yok!..”
Bunu söylüyor sayın Arslan...
Hem bunu söylüyor...
Hem de...
Şunu:
“Bir sıkıntımız var. Kırsal kesimden yeterince oy alamıyoruz. Kırsal kesime mutlaka daha iyi hitap etmeliyiz. Yok, aslında biz iyiyiz de... Köylümüze bunu daha iyi anlatmalıyız!..”
Ve bir de şunu:
“Dindar kesimler zaman zaman bizi yanlış anlıyor. Biz dine karşı bir parti değiliz. Ama maalesef bazı kesimlerin kara propagandasından dolayı bu kesimden de yeterince oy alamadık. Önümüzdeki dönem dininin gereğini yerine getirirken önüne engel çıktığını söyleyen vatandaşların sorunlarına da çare arayacağız...”
Ne güzel...
CHP “Kırsal”a, “Dindarlara” da ulaşmaya, problemlerine çare üretmeye çalışacak...
Bu vaatlere tam seviniyorduk ki...
Sayın CHP’liden bir “Ama” geldi:
“Ama, Kemalizm’den sapmaksızın!.. Taviz vermeksizin!..”
Ne diyelim bu söze...
Jakoben” ideolojisi “Kemalizm”le sıradan vatandaştan oy almak istiyorlarsa...
Oy alabileceklerini umuyorlarsa...
Sandığa kadar yolları var!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi