Futbolu veya diğer sporları sadece spor yapmak, bunu yaparken de sonuçlarına katlanılır bir yarışma olarak düşünebilsek, her şey daha güzel olacak, her şey daha fazla anlam kazanacak… Ama maalesef öyle olmuyor.

Evet, Fenerbahçe takımı Galatasaray'a kaybettikten sonra, bazı taraftarlar Samandıra'yı basarak, Kezman'a arabasında saldırdılar, Alex'in otomobilinin ve takımın otobüsünün camı yumrukladılar… Haberler böyleydi… Görüntü de vardı. Hazin bir tablo idi bu … Ve Fenerbahçe yönetimi hemen savcılığa başvurarak suç duyurusunda bulundu. Peki, adama sormazlar mı, dün kaleci Rüştü'yü döven faillerin kulübe üye yapıldıkları doğru mudur, yalanmıdır?

Şayet doğruysa adama sormazlar mı, bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu diye…

Devam edelim… Zico kalacak mı? Bence kalmalı… Şaşırdınız değil mi?

Zico'nun stajyer hoca olduğunu söyleyip yazan biri bunu nasıl yazar… Yazarım… çünkü Zico'daki kısmete hiçbir hocada rastlamadım… Şu en kritik maçı bile o haliyle bir gol daha yiyerek kaybetse, ikili averaj da tehlikeye girecekti. Bu nedenle, doğru dürüst bir teknik adam alınır, Zico da zarlarıyla etrafta dolaşır, hatta futbolculuktaki ismi ile başka işlerde de kullanılabilir. Zaten gitse de nereye gider ki…

Devam edelim… Aziz bey, bir jüri tarafından ayın yöneticisi seçildi. Ama ne var ki, hemen ertesinde Ankaraspor maçı sonrası hakemlere "Utanmaz herifler" diye fırça atınca, ceza aldı. Bu, ödülün elinden alınması demekti. öyle de oldu… Sanki Aziz beyin umurunda değildir ama, yine ödülü verenlerin tavrı doğru…

Devam edelim… Galatasaray, Fenerbahçe galibiyetini, bana göre çok aşırı kutladı. Sadece futbolcular, yöneticiler değil taraftarlar da aşırıya kaçtılar. Bu, henüz matematik gerçeği ve ciddi fikstür tehlikesi varken kaçınılması gereken bir tutumdur. Bu yazı çıktığında aradan dört gün geçmiş olacak. Şayet hiçbir şey olmamış ve hâlâ yarışta geride gibi bir hava içine girilirse, mutlu son gelebilir. Ancak tersi yaşanırsa, büyük unvanın yolu kısalır.

Devam edelim… Cevat Güler'in kim olduğu, ne olduğu nihayet ortaya konuldu. Cevat hoca bir antrenman düzenleme üstadı imiş. Cebinde de kapı gibi teknik direktörlük diploması varmış… Hatta öylesine ki, Zico'dan en az 15 sene daha deneyimli imiş, bu işte… İşte ummadık taş baş yarar diye buna denir… Kalli, hatta ondan önce Gerets bile Galatasaray'a son beş lig maçındaki oyun temposunu verememişti. Diyorlar ki, Cevat hoca idmanda futbolcuyu öldürür ama, idman sonrası aynı futbolcu hocaya sarılıp öpermiş… Gülsek mi, ağlasak mı?

Devam edelim… Beşiktaş, ülke dışında dört bir yana dağılmış, oyuncu bakıyormuş… Sinan bir çek stoper peşine takılmışken, bir başkası da bir başka ülkenin aynı yerde oynayan oyuncusuyla flört ediyormuş… Desenize Beşiktaş'ın aklı başına geliyor… Geliyor da, ister misiniz, Gordan gibi bir hırvat çıkagelsin… Vallahi burası Beşiktaş, olur mu olur… Komedi yaşamadan olur mu?
Devam edelim… Trabzonspor, duyduğuma veya okuduğuma göre, Afrika kıtasının kuzeyinden oyuncu bakıyormuş… Tabii Avrupa'nın başka ülkelerinden, örneğin Belçika'dan falan adaylar bulunuyormuş… Trabzonspor şunu bir türlü akıl edemedi: Haritayı karşısına alıp, sağına gelen yerlerden oyuncu bakacak… Bunlar nereler mi? Siz de alın haritayı karşınıza bakın, bakalım hangi ülkeler çıkacak… Hem ucuz, hem de yapıya uygun…