Kapatma davasının ilk şoku atlatıldıktan sonra,saflar da belirginleşmeye başladı.
Nasıl olsa AKP kapatılır düşüncesiyle,AKP’nin hataları masaya yatırılarak, yeni dönemde pozisyon kapma telaşına düşenler oldu.
AKP’ye dönük eleştiriler daha çok AKP’nin içinden geliyor.
En çok, bir dönem AKP’de bulunanlarla, hala AKP’nin içinde olup, kendini -AKP’nin günahlarının-dışında tutmaya çalışanlar konuşuyor.
Herhalde Erdoğan bu hazin manzaraya bakıp “Eyvah, eyvah Sakarya’m “diye iç geçiriyordur.
Siyaset işte böyle bir şey!
İkbal dönemlerinde yağcılık yarışına girenler, idbar dönemlerinde ihanet yarışına giriyorlar.Siyasetin kalitesi bu olunca da darbelerden, muhtıralardan , hukuk dışı dayatmalardan kurtulmak mümkün olmuyor.
Ahmet Selim en son Muhsin Yazıcıoğlu’nun da bir TV kanalında, “AKP kapanmayı hak etti “diyerek bu kervana katıldığını söyledi…
Doğrusu şaşırmadım.
Ulusalcılarla aşık atarak demokratlık olmaz.
Milletin oyuyla küçük bir köyde muhtar olmanın, birilerinin desteğiyle Başbakan olmaktan bin defa daha evla olduğuna inanmadan demokrasi mücadelesi verilmez.
Ben parti kapatmaya karşıyım ama AKP’nin de şu, şu hataları var.
AKP’nin tabi hataları vardır. 6 Yıl iktidar da kalıp da bir partinin hatasız olması mümkün mü?
Ama hiçbir hata parti kapatmayı meşru kılmaz.
Demokrasiye inanıyorsanız bu, böyledir.
Ben parti kapatmaya karşıyım dedikten sonra ama demeyeceksiniz.
çünkü Ama dediğiniz an, parti kapatmaya da destek vermiş olursunuz.
Onun için –Ama’cılık-demokrasi münafıklığıdır.
Ama diyenin demokrasi ile de,millet iradesiyle de alakası yoktur.
AKP’nin günahlarına gelince…
Bunu Yargıtay Cumhuriyet baş savcısı iddianamesinde yazıyor.
Bir kelime ile, türban.
Yani AKP başka herhangi bir sebepten değil,üniversitelerdeki çirkin, aşağılık, bölücü uygulamaya son vermek istediği için kapatılıyor.
Kızlarımıza inançlarından dolayı –farklı muamele-edilmesine engel olmak istediği için kapatılıyor.
Bu mudur hak etmek?
Eğer demokrat’sak,milli iradeye inanıyorsak, kınayacağımız, eleştireceğimiz tek bir odak vardır, o da hukuku darbe aracı haline getiren taraflı yargıçlardır.
Siyasette hataları cezalandırmanın yolu bellidir.Kim ne yapmışsa sandıkta hesabını verir.Bir parti için kapatılmayı hak etti demek, sandığa da demokrasiye de inanmamaktır.
AKP ile hesaplaşmak isteyen, önce darbelerle hesaplaşmalı,sonra AKP’ye dönmelidir.
çünkü bir parti ile hesaplaşmak, ancak demokrasinin varlığı halinde mümkündür.
Bu hesaplaşmayı yapmak yerine,AKP’yi darbelere havale etmek –elli yıldır- millete ihanet edenlerle bir ve beraber olmaktır.
Eğer inanıyorsanız, bunun vebali büyüktür.