Pazar gecesinden beri uykusuzum. CHP’ye neler olduğunu izliyorum. Kemal Anadol’un listeye alınmaması ile başladı kavga biliyorsunuz. Siyaset hayatı en az benim yaşım kadardır. Ama tahlil kabiliyetinin ne kadar yetersiz olduğunu gördük Sayın Anadol’un. Düşünün kendi adının listede olabileceğine inanmış. Böylesine bir öngörüsüzlük ile politika yapıp memleket yönetimine talip. Ondan demek CHP’den bugüne kadar bir şey olmuyormuş. Bu vizyondan yoksun adamlar yüzünden.. Sadece bana bir telefon açıp sorsaydı, ona ilk otobüse atlayıp Safranbolu’ya geri dönmesi gerektiğini söylerdim. Biz yıllarca “Yeni Türkiye’de siz yoksunuz” dedik. İnandıramadık. Şimdi ise partileri söylüyor bu sözü; “Yeni CHP’de siz yoksunuz”.. Sevigen, Ateş, Okay, Öymen, Özyürek ve Sav.. Artık yoksunuz. Epeydir yoktunuz da zaten, artık olmadığınızı siz de bir zahmet kabul ederseniz iyi olacak.  
¥
Listeler netleştiği dakikalarda Deniz Baykal ile konuştum.. Merak ettiğim, arkadaşlarının tasfiye edildiği bir partide politik mücadeleye devam edip etmeyeceği idi.. Açıkçası Baykal’ın kararının hâlâ masada olduğunu söyleyebilirim. Bu süreçte dışarıda olmak istemiyor ama içerde yalnız kalmak da Baykal’a göre değil.. 
¥
Sinan Aygün, Mehmet Haberal, Mustafa Balbay listede.. Önce Haberal’dan başlayalım.. Zonguldak’tan aday. Kemal Anadol’un ilk seçim bölgesidir Zonguldak. Ve de Kılıçdaroğlu’nun izinden gittiğini söylediği Ecevit’in.. Daha 2002’de Ecevit’in başına gelenler ile Haberal arasındaki bağlantı resmen çözülemeden, Haberal’ın, Ecevit’in adeta “fahri hemşehrisi” olduğu Zonguldak’a gönderilmesi iyi olmadı. En hafif tabirle ifade etmek gerekirse, Ecevit’in kemikleri sızlayacak. Ayrıca, Haberal Zonguldak’tan liste başı olurken, Başkent Üniversitesi Hastanesi’nin müdürü, Haberal’ın sağ kolu eski DYP’li Ali Uzun da, MHP’nin listebaşı oldu. Dolayısıyla Haberal, Zonguldak’ta, en yakın adamına karşı verecek politik mücadelesini. CHP’nin de MHP’nin de listesi, tam bir Demirel operasyonu anlayacağınız. Ha unutmadan.. Ali Uzun’u liste başı yapan MHP’nin kurmay kadrosu içindeyse bir başka Haberal daha var. Haberal’ın oğlu Erkan Bülent Haberal. (Yorumu içinde saklı..)
¥
Ergenekon sanıklarına vekillik yolunu açan ilk teklif Süheyl Batum’a aitti hatırlarsınız. Batum ise bunun o kişileri cezaevinden kurtarmaya dönük bir plan olmadığını özellikle söylüyordu. “Anayasa açık, zaten bu kişiler, seçilse bile cezaevinden çıkamazlar” diyordu. 13 Haziran günü adama hatırlatırlar bu sözlerini..  
¥
Ankara listelerinde ise ilginç bir hesaplaşma var. Dikkatlerden kaçmış olabilir belki ama son derece tarihi öneme sahip bir hesaplaşma. Bölgelerden birinin ilk sırasındaki isim tanıdık; “İnönü’nün torunu Gülsüm Bilgehan Toker”. Toker’in adaylığı sürpriz değil. Kuşkusuz tartışmalı bile değil. Ama 2007’de kendi sırası genel merkez tarafından Nesrin Baytok’a verildiği için seçilemeyen Toker’in, bu defa liste başı yapılmış olması, en az Baykalcı kadroların tasfiye edilmesi kadar önemli..
¥
Enver Aysever gerçek bir sosyalist olmasının, çetelere karşı duruşunun, Ergenekon’la savaşının kurbanı oldu. Bana sorarsanız iyi de oldu. Bu şartlardaki bir CHP’ye Enver bir numara büyük gelecekti. Ve de muhtemelen hazım problemi yaratacaktı partide. (-Ki zaten yaratıyordu da) Çok iyi bir gazetecidir Enver Aysever. Mesleği onu bırakmaz. Mücadelesini kalemiyle sürdürmeye devam edecektir. Suat Kılıç’ın; “11 Nisanda adaylarının terk ettiği parti..” söylemini, Enver için yersiz bulduğumu söylemeliyim. Enver CHP’yi değil, CHP Enver’i terk etti.  
¥
Son söz.. CHP bir Önder Sav’dan kurtulur bir yenisi gelir. Bugün itibariyle Gürsel Tekin, partinin resmen yeni Sav’ıdır. Kılıçdaroğlu, kendini güvende hissetmezse iyi eder. Kalın sağlıcakla...