Meclis’e gelemeyenler ve gelmeyenler
Başlık belki de hadiseyi tam olarak anlatamıyor: Kelimelerin kifayetsiz kaldığı bir durum sözkonusu!
TBMM’nin açılışının 91. Yıldönümünde bir Türkiye fotoğrafı çekiyoruz. Bu fotoğrafı TBMM’de çekiyoruz.
Meclis yıldönümü dolayısıyla özel gündemle toplanmış. Maksat Büyük Millet Meclisi’nin açılış yıldönümünü kutlamak.
Malûm bu bayram çocuklara armağan edilmiş.
Millî hâkimiyeti çocuklaştırmak, hatta çocuksulaştırmak...
Ulusal egemenlik yaparak ulusalcılaştırmak...
Elbette bu fotoğraflar da bol bol var!
Fakat bizi ilgilendiren, milletin Meclis’inde milletin yasaklı konumda olması. Halkın hanımlarının yüzde altmıştan fazlası başını şöyle veya böyle örtüyor.
Meclis’te yüzde kaçlar temsil ediliyor?
Yüzde bir bile olmayanların büyük oranlarla temsil edildiği bir Meclis’te neden yüzde altmış temsil edilemiyor?
Millet örtülü bir hanımı seçti, Meclis’e gönderdi. Zamanın başbakanı Ecevit ve korosu “dışarı! dışarı!” tempoları ile bu seçimi geçersiz kıldı. Milletin iradesi bir yanda, yüzde bir bile olmayanların iradesi öte yanda!
Millî hâkimiyette, milletin iradesinin esas alınması halinde bu mümkün mü?
Ama ulusal egemenlikte olabilir!
Seçim barajını aşacak hiçbir parti nedense seçilecek bir sıradan örtülü aday koymuyor. Yoksa “koyamıyor” mu?
Bana sorarsanız, “koyamıyor” ağır basıyor.
Evet TBMM’nin 91. Yıldönümünde Meclis’te hanımların yüzde altmışı temsil edilemiyor. Yani Meclis sıralarında onlara yer yok.
Peki seyirci olarak, dinleyici olarak yer var mı?
Olmadığı fotoğrafta net olarak görülüyor: Örtülü hanım apar topar çıkarılıyor!
Mazaret de hazır, “orası onun yeri değildi”. Peki orada oturan diğer zevatın yeri mi idi?
Bu sorunun cevabı yok.
Meclis’te milletvekili olarak yoklar, 12 hazirandan sonra da olmayacaklar. Peki, dinleyici olarak, seyirci olarak olabilecekler mi?
Milletvekili sırasında olmayanların dinleyiciler, seyirciler arasında olması mümkün mü?
O gün Meclis’e gelip ters yüz edilenler vardı. Memleketin hanımlarının yüzde altmıştan fazlasını temsil eden bir giyim tarzı dinleyiciler arasında yer bulamadı!
Belki de Meclis’e gelmesi beklenenleri memnun etmek için. Belki de onların gözleri kulakları o haberi bekliyordu: “Mecliste örtülü hanımlar var, gelmeyin!”
Mekân temizlendi! Sterilize edildi! Fakat yine gelmediler!
Kimler mi?
Bunu “ulusal egemenlik çocukları” bile bilir!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.