Serdar Arseven

Serdar Arseven

“Totoloji Abidesi!..”

“Totoloji Abidesi!..”

Ceza Hukuku Profesörü Vahit Bıçak üşenmemiş, AK Parti’nin savunmasından “Başsavcı'yı işaret eden” bölümleri bir bir çıkartmış...
“Değerlendirme” öncesinde, şöyle bir “topluca” göz atalım:
Keyfî, kişisel, subjektif, gerçeklikten uzaklaşmaya yol açan, hukuk standartlarını örseleyen.. Olguları doğru algılamayan, bir algılama sorununun varlığını yansıtan.. “Vehimlere dayalı bir algılaması” olan, çarpık bir okuma sonucu gerçeklerle ilgisi olmayan sonuçlara ulaşan, objektifliğe, nesnelliğe, nedenselliğe ve rasyonelliğe dayanmayan.. Baştan aşağı gerçekleri tersyüz eden.. Değerleri ve kavramları birbirine karıştıran.. Koruyor gibi göründüğü ilkelere zarar veren.. Gerçeklikle ilgi kurma kaygı taşımayan, çelişkiler yumağı olan.. Paradoksu yansıtan, yanlış anlama, hatta anlama sorunu olan.. Milletimize ağır ekonomik ve siyasi bedeller ödetebilecek bir süreci başlatan.. Millî iradenin üstünlüğünü tartışmaya açan.. Gerçeklikleri değil, tezvirat ve yakıştırmaları öne çıkaran bir anlayışa dayanan.. Vatandaşların hukuka karşı güven duygusunu zedeleyen, bütünlüğümüze zarar veren.. Milletin demokrasiye olan inanç ve güvenini derinden sarsan.. Bütünlüğümüzü zedeleyecek düşünce ve hareketlere güç kazandıran.. Milletimizi ve onun temel değerlerini itham eden.. önyargıların egemen olduğu bir siyasi bildiri niteliği taşıyan..
Korku ve vehimlerden hareketle geleceğe yönelik spekülatif öngörülere yer veren kurgusal bir metin niteliğinde olan, sanal değerlendirmelere dayanan..
Tüm zamanların en ironik metni olan.. Akla, mantığa ve gerçeğe aykırı olan.. Siyasi ve ideolojik bir tercihi yansıtan.. Marjinal partiler, gazete ve dergilere ait eleştirilere, bünyesinde aynen yer veren.. Ciddiyetten uzak siyasi iddialara yer veren.. Mesnetsiz iddialar ortaya atan.. Siyasi muhalefetin aracı olan.. Yargının belli bir siyasi düşüncenin sözcüsü hâline gelmesine yol açan.. Adalete olan güveni ve dolayısıyla hukuk devleti anlayışını zedeleyen.. Yargıyı yıpratan..
Demokratik siyaset alanının daraltılması sonucunu doğuran.. Cumhuriyetimize “hâkimler yönetimi” görüntüsü veren.. Siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler gibi disiplinlerin alanına giren kavramları rastgele ve çoğu kez de yanlış şekilde kullanan.. Yazım hataları içeren.. Birbiriyle alakasız olguları ve iddiaları zoraki birbirine bağlayan.. Hukukla ilgisi olmayan ve tamamen dar politik bir yaklaşım sergileyen.. Ciddi bir bilgi eksikliğini ortaya koyan.. Tümüyle dayanaksız bağlar kuran.. Muhalefetin diliyle konuşan siyasi kimliğe bürünmüş olan, siyasi kampanyalara destek niteliğinde olan..
ölçütlerle talepler arasında ilişki kurmayan.. Gerçeğe uygun olmayan bir izlenim oluşturmak için beyhude bir gayretin içinde olan.. Zorlama bir mantıkla hazırlanmış, özgürlükçü demokratik rejimi ciddi bir tehlike ile karşı karşıya getiren.. Oluşturduğu mantık kurgusu ile bir ibret vesikası olan.. Beyanların belli bölümlerini kendi bütünlüğünden kopararak alıntılayan..
Hukuki kavramları özenli kullanmayan.. Hukuk garabeti olan.. Mahkeme üyelerinde psikolojik bir etki meydana getirmek isteyen.. Mahkemeyi yanıltmaya çalışan.. Beşikten mezara kadar süren bir sorumlu tutma zihniyetini yansıtan.. Parti-devlet özdeşliğinin geçerli olduğu tek parti döneminin anlayışını yansıtan..
Gerçek dışı ithamlara dayalı yorum ve değerlendirmeleri içeren gazete haberlerini delil olarak sunan.. İyi niyetten uzak bir şekilde hazırlanan.. Konuşmaların bütünlüğünü bozarak, cımbızlama yöntemiyle, sadece iddia makamının argümanını desteklediği varsayılan bölümlere yer veren.. Bilim kurgu kitaplarında rastlanabilecek bir ilişkisizlik ve şaşırtmaca örneği olan..
Hayal ürünü iddialara yer veren.. Zorlama ve art niyetli yorumlar içeren.. Akıl ve mantığın sınırlarını zorlama gayreti içerisinde olan, bünyesinde ciddi bir mantıksal çelişki barındıran..
“Delil” oluşturma çabası içerisinde olan.. Hayal dünyasında üretilen spekülasyon ve vehimlerden ibaret olan.. Hukuk devletinin gerektirdiği asgari iyi niyet anlayışıyla bağdaşmayan.. çok özensiz ve düzensiz bir şekilde kaleme alınan haberler ve köşe yazarlarının kasıtlı yorumları “makaslama” ve “cımbızlama” yöntemiyle delil hanesine konularak kaleme alınmış olan..
çok sayıda tahrifat, çarpıtma ve fahiş hataları bulunan.. Tam bir “totoloji” abidesi olan.. Aynı sözlerin birkaç kez tekrarlanması suretiyle şişirilmiş, ele geçirdiği her türlü haber ve rivayetin doğruluğu araştırılmadan “delil” adı altında bir araya toplayan..
çarpıtmalara dayalı kurgulama içeren.. Anayasa'nın dilini tahrif eden.. Ulusal ve uluslararası hukuki düzenlemeler ve etik standartlar araştırılmadan kaleme alınmış olan.. Gerçeği yansıtmayan iddialara yer veren.. Hiçbir somut delil ortaya konulmadan suçlama yapan..
Hukuk devleti anlayışı ve iyi niyetle bağdaşmayan, asılsız ve tamamen afakî, mesnet iddialara yer veren..
Objektiflikten uzak olan.. Asılsız veya tahrif edilmiş haberleri yoğun bir şekilde kullanan.. Toplumsal ve siyasi sorunlar karşısında adeta duyarsız ve dilsiz bir partiler düzeni isteyen.. Demokrasiyi tek sesli ve yasakçı bir boyuta taşıyabilecek bir tehdit niteliğinde olan.

Evet.. Bunları bir araya getiren Prof. Dr. Bıçak, “Savunma metnini hazırlayan ekibin yetersizliği ilk bakışta dikkat çekmekte” diyor. Ve devam ediyor:
“Argümanlar usûl ve esas açısından bir tasnife bile tabi tutulmamış. Delil hukukunun temel kavram ve konseptlerinin izine rastlamak mümkün değil. En iyi savunmanın saldırı olduğu fikrinden esinlenilmiş. Mantıksal kurgusu, dil birliği, argümanların sunuluş sırası, akışkanlığı ve ikna ediciliği oldukça zayıf. Savunmanın hukuk literatürümüze katkı sağlayabileceği umutları ıskalanmış görünüyor!..”
Evet.. Savunmaya dair “hukuki değerlendirmeye” diyecek sözüm yok.
Lâkin, Sayın Bıçak’ın, iddianamenin “hukuk literatürümüze” ne gibi katkılar (!) sağladığına ilişkin de bir çalışma yapması çok yerinde olmaz mı?..
Ve de..
Savunmayı kritiğe tabi tutup, “iddianame”yi boş geçmek “haksızlık” olmaz mı?..
Savunmanın “hukuki” olmaması, “iddianamenin hukuku ıskalamasından” kaynaklanmış olmasın sakın!..
Sayın Bıçak, genç yaşta ceza hukuku profesörü olmuş çok değerli bir ilim adamı…
Objektifliği elden bırakmayıp “iddianameyi de sorgulayacağından” şüphe etmiyorum


Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi