Türkiye'de herkesin, her şeyi işine geldiği gibi algılama ve yorumlama gibi bir eğilimi vardır. Mesela AİHM diyelim türbanla ilgili bir karar mı verdi, türban karşıtları hemen kendi işlerine gelen kısmı büyütüp, diğer kısımları görmezden gelir.

Sağ ya da sol camia fark etmez!

Herkes beğendiği kararları göklere çıkarırken, beğenmediklerini yerin dibine batırır. Objektif bir değerlendirme yapmak bu ülkede neredeyse imkânsız gibidir.

Son gelişmelere bir bakın.

Eşyanın tabiatı gereği AB yanlısı olmaları gereken kişi ve kuruluşlar, nasıl da Avrupa Birliği'ne ateş püskürüyorlar.

CHP zaten AB'ye savaş açmış durumda. Sosyal demokrat olma iddiasındaki bir parti olarak kendilerini nasıl da komik duruma düşürdüklerinin farkında değiller.

Had bildirmekten, AB'nin yöneticilerini geri püskürtmekten falan bahsediyorlar.

Sanırsınız Türkiye ile AB bir savaşa girmiş, CHP yöneticileri de düşmana hak ettiği cevabı veriyor.

Bir öfke, bir kin, bir husumet ki sormayın.

İstiyorlar ki iktidarı yıkma projelerine AB de destek versin. İstiyorlar ki, hakkaniyet gözetilmeden alınmış ve siyasi olduğu herkesin malumu olan yargı kararlarına AB de arka çıksın. Bu yüzden de akıl almaz ve de tuhaf şeyler söylüyorlar.

Mesela CHP lideri Deniz Baykal son olarak "Bu kişiler demokrasi ukalalığı yapıyorlar, hadlerini aşıyorlar." diyebiliyor. Buradan şu sonucu çıkarabilir miyiz?

Demokrasiyi en iyi CHP biliyor.

Nasıl mı? Mesela Türkiye'de ilk açık oy, gizli tasnif sistemini uygulayan CHP'dir.

CHP kurultayında bırakın aday olabilmeyi, aday adayı olabilmek için bile süper demokratik(!) tedbirler devreye girmiştir.

Mesela Baykal'a göre delegelerin yüzde 20'sinin aday göstermesi gibi bir baraj çok normal ve mantıklıdır. Ama aynı Baykal, genel seçimlerdeki yüzde 10'luk ülke barajını eleştirebilir.

Söz konusu CHP ise gerisi teferruattır demiştik.

Demokrasi, AB, insan hakları ve aklınıza başka ne gelirse gelsin söz konusu CHP olunca bütün bunların bir hükmü kalmıyor.

Mesela Gümrük Birliği anlaşmasına imza koyan CHP'li Onur öymen, bugün aynı anlaşma hakkında demediğini bırakmayabilir. öymen CHP'li olduğu için bu bir tutarsızlık olmaz.

CHP'liler son söylemleriyle en marjinal ulusalcı grupların bile gerisine düştüler. Tam bir AB düşmanı oldular. Ama belki de CHP Türkiye'nin en yüksek oyu alabilmiş marjinal partisidir?

Bir gün devran döner ve 100 yıl falan sonra yani Deniz Baykal'ın genel başkanlık ihtimali tamamen ortadan kalktığında, CHP iktidara falan gelirse bu kez AB'ye methiyeler düzülecektir.

Hatta kim bilir, belki bu sayede Türkiye AB'ye de girer.