CHP’nin dehşetli yalanları
27 Mayıs darbesinden sonra kurulan Yassıada Mahkemesinde Tevfik İleri’nin haykırışı hep kulaklarımdadır. Demişti ki: “Allah hiçbir iktidara, CHP gibi bir muhalefet nasib etmesin!”
CHP muhalefeti; yıkıcı, öldürücü, yok edici bir muhalefet. İktidarı ise, boş edebiyatlar, yokluklar, kuyruklar, inkârlar kumkuması.
Tevfik İleri, Demokrat Parti’nin Samsun milletvekillerindendi. Bayındırlık ve Milli Eğitim Bakanlıklarımızın abide şahsiyetlerindendi. Büyük bir vatanperverdi. CHP’nin dehşetli yalanları yüzünden o da, Yassıada’da, idam cezasına çarptırılmıştı.
27 Mayıs 1960 darbesinde doğanlar veya o günlerde 8-10 yaşlarında olanlar hatırlayamazlar; CHP muhalefeti, DP iktidarını bir askerî darbeyle yıkmak için, dehşetli yalanlar uydurmuştu. O yalanlar zincirinden hangisini yazsam acaba? Mesela, CHP, fısıltı gazetesiyle etrafa yayıp durmuştu ki: “Cumhurbaşkanı Celâl Bayar’ın bankalarda 103 milyon lirası var!” 1960 yılında, Ankara’da bir daire 50 bin lira idi. 103 milyon lira, 260 daire parasıydı CHP’ye göre: “Celâl Bayar, bu parayı devlet hazinesinden çalmıştı.” 27 Mayıs darbesinin sabahında, bütün bankalardaki hesabına el konulmuş, görülmüştü ki, Bayar’ın hiçbir bankada parası yoktur.
27 Mayıstan önce uydurulmuştu ki: “Adnan Menderes, Kars’ı ve Ardahan’ı Ruslara satmak üzeredir. DP iktidarı üniversite öğrencilerini öldürüp, Et-Balık Kurumunda hayvan yemi haline getirmektedir. Ayrıca, bütün Harp Okulu öğrencilerini havaya uçurup yok etmek için plânlar hazırlanmaktadır!”
Aradan 50 yıl geçmesine rağmen bir tek kişi çıkıp da, “Benim Ankara veya İstanbul Üniversitesine giden oğlum kayıptır!” diye bir şikâyette bulunmadı. Bu iddianın da dehşetli bir yalan olduğu anlaşıldı. Yine CHP taraftarlarınca iddia ediliyordu ki: “Dışişleri Bakanımız Fatin Rüştü Zorlu’nun Avrupa’daki lâkabı: ‘Yüzde on’dur. Çünkü Zorlu, bütün anlaşmalardan %10 komisyon almakta, Avrupa’da, altın kaplamalı bir otomobile binmektedir. Ankara’daki Orduevi, Meclis Başkanı Refik Koraltan’a aittir!”
CHP daha sonra, her iki Boğaz Köprüsünün yapımına da şiddetle karşı çıkmıştı. Çünkü: “Demirel o köprüleri, zenginlerin arabaları gelip geçsin diye yaptırmaktaydı. Barajlardan elde edilecek cereyan hiçbir işe yaramayacak, toprağa verilecekti!” Daha neler, neler... Bugün de, eski bakanlarımızdan Kürşad Tüzmen diyor ki: “Kılıçdaroğlu’nun benimle ilgili söyledikleri tamamen yalandır!”
Kırk yıllık Yani’nin Kâni olmayacağını bilmeyen mi var? Ben, Kemal Kılıçdaroğlu’nun söylediklerine de kat’iyyen inanmıyorum. CHP’nin yalnız “Allah birdir!” demesine inanırım. CHP bu gerçeği de “laikliğe aykırı” bulduğu için açıklayamaz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.