Serdar Arseven

Serdar Arseven

“Rejim” ile “uçkur”!..

“Rejim” ile “uçkur”!..

Deniz Baykal’ın basıldığı günlerde piyasaya çıkıp, “Başkalarının da kasedi var” ifşaatında bulunan CHP vekili Çetin Soysal, şimdi de “MHP’nin başına gelene kimse sevinmesin” diyor...
Bazı AK Partililerin de kasetleri varmış!..
Anlattıklarına bakılırsa, felâketin eşiğindeyiz...
Bu iş böyle devam edip gidecek...
“İKİ CHP”li (Biri Nesrin Baytok!) ile 10 adet MHP’liye ilâveten, bir kısım Ak Partililer, üst düzey askerler, üst düzey emniyet mensupları, genel müdürler...”
Hepsi sıradaymış...
Böyle giderse, rejimin sonu gelecekmiş...
Bu “uçkur” meselesi en az “laiklik” kadar önemli olmalı rejimin bekâsı açısından!..

Kim ne derse desin; ben tavrımda kararlıyım...
Eş aldatan bütün “hâin”ler deşifre olsun!..
“Hâin” lâfına bozulan “töreci” kardeşlerime hatırlatmış olayım; “Eş aldatmak vatana ihânettir!..” özdeyişi bendenize değil, MHP Ankara Adayı Prof.Dr. Özcan Yeniçeri’ye aittir.
Ve de Canlı Yayın’da dile getirilmiştir!..

Evet, “ihânet!..”
Bak ne hâinlik:
Cebinin ve dolayısıyla midenin boş olduğu günlerde, el kızını al, “tepe tepe” kullan...
“Her türlü” işini görsün garibe; gece gündüz seni manen ve maddeten “kalkındırmak” için uğraşsın...
Palazlandırsın seni...
Adam sınıfına soksun...
Sonra da...
İlk bulduğun fırsatta, elin “aşüfte”lerine değiş, evdeki çilekeşi...
Bunu yapan adam, ağzına yerleşen sarmısak-sigara-alkol kokusunu üfüre üfüre, “Tek çiçekle yaz olmaz gardaaaaş!” demez mi bi de!..
İyi “abi”, evdeki hatun da “Tek çiçekle yaz olmazsa, tek ‘kaktüs’le de ömür geçmez” desin öyleyse!..

Feminizm, cinsel sapıklık evet...
Sapıklık da...
Bir kısım kadını feminist yapan da erkeğin sapığı!..

Onu bunu bilmem, ben tavrımı ilan ettim...
Kimin ne kasedi varsa çıksın ortaya; her şeyin bir bedeli var; herifini aldatan çatır çatır ödemeli de diğeri “cezasız” mı kalmalı?..
İMAM NİKÂHI?
Nikahsız birlikteliklerin “İSLÂM”daki cezası belli!..
Gelelim işin öbür tarafına:
“İmam nikâhı” denilen mesele de dillere sakız oldu...
“Hukuki” dayanağı olmayan nikahı bastın diyelim; öldüğünde vekil emekliliğinden kalan maaşı alabilecek mi “öteki” eş ve ondan gelen çocuklar?..
Onların hukukunu nasıl koruyacaksın; adaleti nasıl sağlayacaksın?..
Bunlar belli mi?..
Açık mı, net mi?..
Bir de şu:
Dört basamak aşağısındaki, sıcak sulu, her bi yandan ısıtmalı “Kulis dibi mescid”e gelmeyen ve dâhi “alkollü” –parti- dâvetlerine hayır demeyen “erkek”, İslam’ın bir “iznine” dört elle sarılmakta!..
Muhabbetler böyle:
Din izin veriyor oğlum, sana ne!..
Bir Ashâb-ı Kehf varmış, mübarek insanlar ...
Bunlara da “Ashâb-ı Keyif” mi desek!..

İşin özü şu ki, bu işin partisi pırtısı yok!..
Hangi partide olursa olsun, kılıflı veya kılıfsız...
Erkek veya bayan...
Eşini aldatan deşifre olsun!..
Lafa bak; “İş kasede dökülürse bu işin sonu gelmez” miş!..
Kim korkuyorsa bundan, o düşünsün!..
Uykuları kaçsın; zebanîler her gece gırtlağına çöksün!..
Ve CHP’li Çetin Soysal’ın öne sürdüğü gibi bu rejim “uçkur”a bağlıysa eğer...
İnceldiği yerden kopsun!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi