1998’de Yılmaz Erdoğan’ın şiir albümü çıktığında ergen romantikler, “Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim” sözünde kaybolmuşlardı. Oysa o albüme ismini veren şiir, buz gibi bir Türkiye gerçeğiydi. “Dokuzunda kayboldu Mayıs’ın,/ Cesedi bulundu/ Onikisinde.../ Kaçırıldığında da/ Kaybolduğunda da/ Ve cesetken de/ Yakışıklıydı.../ Amcamdı...” Yılmaz Erdoğan, bu dizeleri, fali meçhule kurban giden amcasının arkasından yazmıştı. Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı’yken kaçırılmış, öldürülmüş, cesedi Kızılırmak kenarında bulunmuştu. Şimdi o soğuk dosya yeniden açılıyor. Eski özel harekatçı Ayhan Çarkın, zorla faili meçhullerin perde arkasını aydınlatmaya çalışıyor. Çarkın bu işleri itiraf etmek istediğinde onunla ilk konuşanlardan biriyim.. Diyordu ki Ayhan Çarkın; “Yetti artık. Uyuyamıyorum geceleri. Kan dursun, barış gelsin istiyorum. Suçlu arıyorlarsa o suçlu da benim. Beni idam ettiklerinde kan duracaksa assınlar istiyorum..” Ne söylerseniz söyleyin. Ayhan Çarkın ile ilgili olarak, şahsında ne anlatırsanız anlatın. Onun yasadışı işlerinin dedikodusunu yapın, uyuşturucudan vurmaya çalışın. Ama “Sever misin o dağları?” diye sorduğumda verdiği; “Ben o dağların türküsüyüm aslanım” yanıtını da aklınızdan çıkarmayın. Daha açık başka bir teklifte bulunayım size; bir zahmet anlatana değil, bir defa da anlatılana bakın. Faik Candan’ın, Namık Erdoğan’ın ve Yusuf Ekinci’nin cinayetini Çarkın itiraf etti. 17 bin faili meçhulden geriye kaldı 16.997.. Düz bir polis memuru üç cinayet anlattı.. Yürekli bir polis müdürü, içişleri bakanı ya da başbakan daha fazlasını yapabilir.

ÖZERKLİĞİ BIRAK ERGENEKON’A BAK

BDP’nin AK Parti’nin canını yakmak için destek verir gibi göründüğü CHP, Avrupa Konseyi yerel yönetimler özerklik şartının çekincelerini kaldırma sözü verdi. Yeni CHP’nin politikası bu olacakmış. Güneydoğu’da kimi çevrelerde bu çıkışın sempatik görüldüğünü söyleyebilirim. Ama kanlı geçmişimizle, Ergenekon davası vesilesiyle yüzleşirken, CHP’nin tutunduğu tavrı nereye koyacağız? Ergenekon sanıklarını cezaevinden çıkarmaya gayret eden CHP Başkanı’nı, “Bana örgütü gösterin, gidip üye olayım” diyen Kılıçdaroğlu’nu ne yapacağız?.. Ergenekon sürecine (başta CHP) herkes destek verecek ki, barış gelsin. Bu sözüm, aynı zamanda Ergenekon’la iş tutan PKK ve alt örgütleri için de geçerli. Onlara söyleyecek sözüm zaten yok da, onları fikren ya da siyaseten destekleyen Kürtlere anlatmaya çalışıyorum. Yılmaz Erdoğan’ın amcasını öldüren özel harekatçı bunu savcılara 16 yıl sonra anlattı. Sizin amcanızı öldürenlerin açığa çıkması için sizin de üzerinize düşen bazı şeyler var.

MHP’NİN DİYARBAKIR MİTİNGİ

Bugün Devlet Bahçeli Diyarbakır’da. Diyarbakırlı’ya çıkıp bir şeyler anlatacak. Mesela en önem verdiği kurmayı Ümit Özdağ’ın “Sıkıyönetim geri gelmeli” teklifini anlatır mı İstasyon Meydanı’nda Bahçeli? Yoksa Muzaffer Çakmaklı’nın, KCK tutuklamaları için söylediği “Bu haksız bir uygulamadır” sözünü mü anlatır? Kafaların karışık olduğu belli. Herşeyin hayırlısı. Kalın sağlıcakla...