Şefik Dursun

Şefik Dursun

Seçim sonuçlarına balans ayarı!

Seçim sonuçlarına balans ayarı!

Her seçimde olduğu gibi 12 Haziran milletvekili genel seçimlerinde de anket yapan kuruluşlar halkın nabzını tutmaya çalışıyorlar. Kimi zaman sonuca çok yakın değerler de verebiliyorlar. Tabii ki doğru sonuç için uygun özellikte ve sayıda insanımıza ulaşmanın ve dürüstlüğün önemli olduğunu biliyoruz. Ancak anketin amacına göre, seçilen soru yapısının dahi etkili olduğu ifade edilmektedir. İlkeli bir çalışmanın amacı halkın nabzının nasıl attığını doğru tespit etmek olmalıdır. Aslında olaylar iç içe girmiş durumda. Yani sadece bazı anketlerin değil aynı zamanda ulusal medyanın bir kısmının da halkı yönlendirmek için yayınlarını tarafsız yapmadıklarına şahit olmaktayız. Anketlerin ve medyanın etkili olamadığı seçimler de olmuştur. Mesela darbeler sonucu yapılan seçimlerde halkımız darbenin karşısında olduğunu göstermiştir. Bu seçim ise ne 12 Eylül’ün, ne 28 Şubat’ın ne de 27 Nisan e-muhtırasının ardından yapılan bir seçim değil... O yüzden şimdi yönlendirme yapmak yani bulanık suda balık avlamak isteyenlere dikkat etmek gerekir.

Uluslararası bir dergi olan The Economist’in internet sitesinde, seçimlere on gün kala yayınlanan bir makalede açıkca CHP’ye oy verilmesi istendi. İmzasız bu makale ile bir dış iradenin ülkemizdeki seçimlere müdahale etmek istemesi çirkin bir olaydır, kabul edilemez... Dünyanın egemen güçleri ülkemizdeki seçimlerde etkili olmak isteyebilirler. Kimi zaman askeri darbelerin dış güçlerce nasıl organize edildiğini biliyoruz. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da bu makaleyi münasebetsiz olarak değerlendirip, “Bu dergi ‘AK Parti’ye oy verin’ dese, ona da karşı çıkardık” demiş... Uluslararası bir yayın kuruluşunun bu kadar pervasız propaganda yapmasının manidar olduğunu söyleyerek, İsrail’i işaret etmiş. Belki de doğru, ama şunu da biliyoruz ki; Davos’taki “One minute” çıkışından sonra Türkiye, 31 ülkenin yer aldığı OECD’ye İsrail’in yeni üyeliğini onaylamıştır... İsrail’in büyük rüyası Türkiye’nin veto etmemesi ile gerçekleşmiştir. Filistin yönetiminin Türkiye’ye yaptığı çağrılara rağmen, onaylanmıştır. İsrail daha ne istiyor?..


Enteresan olanı bu yayından CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun memnun olmasıdır. Gönül isterdi ki bunu “müdahale olarak” değerlendirsin. Nitekim HAS Parti Genel Başkanı Prof.Dr. Numan Kurtulmuş Sakarya mitinginde makale ile yapılmak istenenin “dünyanın egemen güçlerinin iç siyasete müdahalesi” olduğunu dile getirdi. Ayrıca gene bu derginin 2007 seçimlerinden önce ise AKP’ye oy verilmesi doğrultusunda telkinde bulunduğunu, ancak Sayın Başbakan’ın bugün gösterdiği tepkiyi o gün göstermediğini belirtti.


KENDİLERİNE DEMOKRATLIK!


Bir başka olay da iş adamı İnan Kıraç’ın gazetecilerle yaptığı sohbette bir seçim tahmininde bulunarak, CHP’nin seçimden birinci parti olarak çıkacağı yönünde iddiaya girmiş olmasıdır. Başbakan bir televizyon programında bu değerlendirmeye sert tepki gösterdi ve tehdit olarak kabul edilen sözler sarf etti. Oysa insanların düşüncelerini çekinmeden ifade edebilmesi son derece önemlidir. Kılıçdaroğlu da olayda taraf oldu... Bu olaylar gerek Başbakan’ın gerekse Kılıçdaroğlu’nun kendilerine demokrat olduğunu ortaya koymaktadır.


Bu seçim sonuçları şaşırtıcı olacaktır... Halk arasında HAS Parti Genel Başkanı Prof.Dr. Numan Kurtulmuş’a karşı büyük teveccüh var. Ancak bunun oya dönüşmesini istemeyen bir yönlendirme de söz konusu. İnsanlar seçim barajından dolayı “İyi güzel de, ya oyumuz boşa giderse” diyerek endişelerini ifade ediyorlar. Öyle görünüyor ki, birileri oylarımız bölünmesin diye halkı yönlendirmeye çalışıyor... Ortada gezen anket sonuçlarında HAS Parti’nin gerçek gücü gösterilmiyor. Bunlara rağmen HAS Parti sürpriz yapacaktır. Kimi zaman kaset, kimi zaman anket, kimi zaman dedikodu yaparak seçim sonucunda etkili olmak etik değildir... İnsanlar kendilerine yapılmasını istemedikleri bir uygulamanın başkalarına da yapılmasına karşı çıkmalılar. Bir defa bu seçimlerde CHP’nin birinci parti olması mümkün görünmüyor. Ancak yeni anayasanın yapılacağı önümüzdeki dönemde HAS Parti’nin de Meclis’te olması son derece önemlidir... Prof.Dr. Numan Kurtulmuş tüm ülkede olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu’da da sevilen bir lider. Kürt sorununun çözümünde onun duruşu ve çözüm önerilerini önemli görüyorum. Vesayet rejiminin tüm izlerinin silinmesi; halkın demokrasiye katılması, sekiz yıllık kesintisiz eğitimin 5+3 kesintili eğitim haline getirilmesi, Kur’an kursları üzerindeki yaş sınırlaması ile eğitimin önündeki engellerin kaldırılmasında iktidarı zorlayacak bir parti olarak Meclis’te bulunması halkın menfaatine olacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Şefik Dursun Arşivi