Kötü anayasa örnek olur mu?
Bediüzzaman’ın yıllar önce “İslâmın zekî bir mahdumu” olarak isimlendirdiği Mısır, yeni bir anayasa hazırlayarak hürriyet yolunda ilerlemek istiyor. Hatırlanacağı üzere, kimilerince ‘Arap baharı’ diye adlandırılan hadiseler sonrasında Mısır, bir anlamda ‘diktatör’ünden kurtulmuş ve milletin dediği olmuştu. Mısır’da meydanları dolduranlar bir ‘diktatör’den kurtuldu, ama problemlerin tamamını geride bırakabilmiş değiller. “Hayırlı işlerin muzır manileri olur” kaidesince sıradaki engelleri de aşmak durumundalar.
Mısır, yeni bir anayasa yapmak istiyor ve bu sebeple Türkiye’nin kurtulmak istediği “1982 darbe anayasası” tam olarak tercüme edilmiş ve tartışmaya açılmış. Doğrusu bu haberi ilk duyduğumuzda da çok garip karşılamış, ama itirazın öncelikle Mısır’dan gelmesini beklemiştik. Buradan, “Aman ha! Bu anayasayı almayın” demek ilk anda pek anlamlı gelmedi. Çünkü böyle bir anayasaya Mısırlı aydınların itiraz edeceğini düşünüyorduk. Ki, öyle oldu...
Mısır’da yayınlanan Ehram gazetesinde İbrahim El Beyumi Ganim imzalı bir yazıda, ‘Türkiye Cumhuriyeti 1982 darbe anayasası’na öyle bir itiraz geldi ki; hiç kimsenin bu itirazı görmezden gelmesi mümkün değil. “Ehram” gazetesi sıradan bir yayın organı değil. Haberlerde, “Yarı resmî El-Ehram” diye anlatılırdı. Mısırlı yazar İbrahim El Beyumi Ganim’in, Türkiye’nin de kurtulmak istediği “1982 darbe anayasası”na karşı yaptığı itirazların bir kısmı şöyle:
*Türk Anayasası, hâlâ demokratik kriterlerden ve insan haklarından uzak. Dolayısıyla bu hayranlığın peşinden gidersek, en az 30 yıl geriye gideriz.
*TC Anayasası ‘baskıcı otoriter rejimlerin anayasaları’ kapsamında yer alıyor.
*Bu anayasanın kendisinden bir şeyler öğrenmek için önünde diz çökmemize uygun olmadığını ifade ederken, şunu belirtmeliyim ki sorun sadece TC Anayasası’nın laikliğinde değil; ideolojik metotla tasarlanmış hukuk dışı, ötekileştirmeci ve egemenlikçi bir anayasa oluşunda.
*TC Anayasası, eski bir paçavradan ibaret; tıpkı Mısır’ın iptal edilmiş anayasası gibi. TC Anayasası, olumsuz laiklik ve ötekileştirmeci otoriterlik ilkesiyle zehirlenmiş bir kap. Türk halkının kendisinin de nefret ettiği en kötü anayasal metinlerden biri.
*Türkler, bu anayasayı tarihin çöp sepetine atma ve evrensel değerlerle demokratik bir anayasaya gitme kararı aldı şimdi. Peki biz Mısırlılar, bir şeyler öğrenmek için Türk anayasa deneyiminin çöplüğünü mü eşeleyeceğiz? Kesinlikle ‘hayır’ diyorum. (Mısır gazetesi Ehram, 24 Temmuz 2011 nüshasından aktaran, Radikal g., 27 Temmuz 2011)
Herhangi bir anayasayı olduğu gibi tercüme edip başka bir ülkede uygulamak çoğunlukla arzu edilen faydayı vermez. Elbette her anayasadan istifade edilebilecek bölümler, maddeler olabilir. Ama 12 Eylül darbecilerinin Türkiye’nin başına sardığı “1982 Anayasası” hakikaten problemli. Problem bir yerinde değil, her yerinde. Zaten öyle olmasaydı şimdiye kadar onlarca defa değiştirilmeye ihtiyaç duyulur muydu? Onlarca defa değiştirildiği halde yine ihtiyaçlara cevap veremedi ve şimdi toptan ve tamamen değiştirilmesi gündemde.
Keşke Mısır’daki gibi tepkiler, vaktinde ve zamanında Türkiye’de de ortaya konulabilseydi. Ne yazık ki ‘aydın’ların büyük bir bölümü ve ‘fetvacı hukukçular’ darbecilere yeterince itiraz etmediler ve ‘ileri’ gideceğimiz yerde ‘geri’ gittik. Mısırlıların “Bu anayasa bize uymaz. Dayatılırsa 30 yıl geri gideriz” itirazları boşuna değil...
1982 darbe anayasası ‘kötü’dür ve Mısır’a da, başka ülkelere de örnek olmaz ve olmamalı...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.