Manchester ve Chelsea dersi alınabildi mi?
Manchester United’in Chelsea’yı penaltı atışları sonunda yenerek kazandığı Şampiyonlar Ligi Kupası finali, aslında sonucundan çok, bizim futbol vizyonumuz açısından çok önemliydi. Yani o maçın taraflarının takım kurguları, futbol felsefeleri aslında bizim hocalarımız, hatta en önemlisi de spor medyamız için önemli derslerle doluydu.
Ana bölüm nerede idi? Ya da neydi? Hiç kuşkusuz, her iki tarafın da en uçta tek adamla oynamayı tercih edişleri idi. Az bir farkla. O da Manchester’in Tevez’i gösterip, Rooney ve zaman zaman da Ronaldo ile dönerek öne çıkışı idi. Chelsea ise Drogba’yı uç adam olarak neredeyse sabit oynatıp, orta alandaki beşlisinden adam kaçırmak üzerine kurguluydu. Yani çeşitlemeli 4-5-1. Bunun her iki takımda da kenar adamları olduğunu da hemen aktaralım. Bir tarafta Ronaldo ve Rooney, diğer tarafta Joe Cole ve Malouda.
Sonra oyuncu değişiklikleri yapıldı ama, sistemin çeşitlemesinde hiç değişiklik olmadı.
Peki, bu iki ünlü takım, Şampiyonlar Ligi finalini oynamış olduklarından da en azından bu unvanı hak ediyorlar, neden onca yıldızına rağmen, onca mali gücüne rağmen bu oyun düzenine başvuruyor?
öyle ya, benim milli takımım son Slovak maçında oyuna iki uç adamı ile (Semih ve Mevlut) olarak başlamadı mı? Yani bizim uç adamlarımızın kalitesi ve gücünde Şampiyonlar Ligi finalini oynayanlarda oyuncu mu yoktu? Olmaz mı? Hem de tonla. Yedekleri bizim en pahalı takımımızın toplam maliyeti kadardı. Ama çağın futbolunda şimdi bu model geçerli. Neden mi?
Onu da açalım. Günümüz futbolunda amansız pres, rakibin yüzünü kaleye döndürmeme, sert müdahale, kayarak darbe gibi gerçekten de futbolcuyu çok rahatsız eden, onun oyununu bozan futbol stratejileri var... Bu yüzden de gol pozisyonu üretmek bir hayli zorlaştı.
Buradan hareketle rakibin ceza alanını alabildiğine boşaltabilmek adına tek uç adamı kullanılmaktadır.
Bunun yanı sıra orta alanda bir kelle fazla bulundurularak, yukarıda sözünü ettiğim amansız pres ve dar alan sıkıştırmada eksiklik kalınmamak felsefesi kuvvet kazanmıştır.
İşte günümüz futbolunun çok önemli bir başarı anahtarı. Oysa ülkemizde, özellikle de Fenerbahçe için neden çift santrfor oynatılmıyor diye eleştiriler olmuyor mu? Zico hoca değil ama, tek uç adamı ile oynatması doğrudur. Galatasaray da bunu son altı-yedi maçta akıl edebildi. Ama Rıdvan Dilmen, Fenerbahçe maçından önce yapılmalı dediği için övüldü. Oysa bu satırların yazarı daha sezon başından beri, yani Lincoln’lü takımın mutlaka tek uç adamı ile oynaması yazıp, söylemedi mi ? Beşiktaş için de aynı şeyleri yazıp, söylemedi mi?
Sanırım bu müthiş final, yakın gelecek için Milli Takım’a, sonra da uzak için de ligdeki takımlarımıza ve Avrupa
Kupaları’nda oynayacaklara ders olmuştur. Ya da buraların teknik sorumluları tarafından dikkate alınmıştır?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.