Toptancı değil, ölçülü, dengeli bir bakış
Bediüzzaman’ın, 1907’lerde “Avrupa bir İslâm Devletine, Osmanlı Devleti de bir Avrupa devletine hâmiledir” demişti.
Bediüzzaman’ın şu önemli teşhis ve tesbitlerini de aynelyakîn müşahade ettik:
* Hıristiyanlık ya intifâ veya ıstıfa edecek, yani sönüp gidecek, İslâmiyete teslim-i silâh edecektir.
* Dinsizlik ve ahlâksızlık karşısında, Müslümanlar ile Hıristiyanların hakikî dindar rûhânî ve misyonerleri ittifak edecek.
İslâm âleminde, genel olarak Batı’ya iki olumsuz, yanıltıcı toptancı bakış var:
Bir kesimi, “Avrupa kötüdür!” deyip ilme, gelişmeye, medeniyete, teknolojiye kapılarını kapatmış.
Diğer kesim de, “Avrupa her şeyiyle iyidir, kurtarıcıdır!” deyip bütün olumsuzluklarına da kucak açmış!
Bediüzzaman ise, toptancı değil, ölçülü, dengeli bir bakış açısı getirir. “I. ve II. Avrupa” diye onu ikiye ayırarak tahlil eder.
Birincisi: İsevî dini (ki, aslı İslâmiyettir) ile İslâm’ın getirdiği esas, prensip, ahlâk, düşünce ufku ve ilimden feyz alıp, istifade ederek, bugünkü medenî seviyeye ulaşan, hürriyetçi, insan haklarına saygılı, adâleti tesis etmeye çalışan Batı...
İkincisi: Aslı tahrif edilmiş, değişmiş Hıristiyanlıktan ve her şeyi karanlık gösteren ve sadece akıl feneri ile her şeyi halledeceğini sanan; eski materyalist Yunan felsefesinin tâlimiyle, beşerî akıl ve düşünce ile yola çıkan; sefahet ve rezâlete yol veren; insanın süflî duygularını, hevâ ve hevesini besleyen ve dünyayı fesada verip kirleten felsefeden beslenen Batı.
“Ey sefahet ve dalâlette bozulmuş ve İsevî dininden uzaklaşmış Avrupa! Deccal gibi bir tek gözü taşıyan kör dehan ile ruh-u beşere cehennemî bir hâleti hediye ettin! Sonra anladın ki, bu öyle ilâçsız bir ilettir ki, insanı a’lâ-yı illiyyînden [en yüksek mertebeden] esfel-i sâfilîne [aşağıların aşağısına] atar; hayvanatın en bedbaht derekesine indirir. Bu illete karşı bulduğun ilâç, muvakkaten iptal-i his [duyguları iptal] hizmeti gören cazibedar oyuncakların ve uyuşturucu hevesat ve fantaziyelerindir. Senin bu ilâcın senin başını yesin ve yiyecek!” 1
“Bil, ey ikinci Avrupa! Sen sağ elinle sakîm ve dalâletli bir felsefeyi, sol elinle sefih ve muzır bir medeniyeti tutup dâvâ edersin ki, ‘Beşerin saadeti bu ikisiyledir.’ Senin bu iki elin kırılsın ve şu iki pis hediyen senin başını yesin ve yiyecek!” 2
Daha önce de işlediğimiz gibi, Batıda fert alkol, uyuşturucu ve çeşitli hastalıkların pençesinde mutsuz. Aile huzursuz, hatta tar ü mar olmuş, dağılmış. İntihar, müstehcenlik, alkolizm, AIDS gibi kötü haslet ve alışkanlıklar, II. Batı’nın marifetidir ve Avrupa’nın başını yemiş!
Dipnotlar:
1- Lem’alar, 90-107.
2- Lem’alar, s. 119.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.