Yılmaz Öztuna

Yılmaz Öztuna

Lieberman kepazeliği

Lieberman kepazeliği

İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın Türkiye hakkında söylemi, milletlerarası diplomasinin yüz karası örneği olarak tarihe geçecek.
İsrail başbakanı Netanyahu, zaten ırkçı olmakla, devletine zarar veren, milletlerarası ilişkilerini bozan hayli ters icraat yaptı. Ama koalisyon belâsı dışişlerine getirdiği Lieberman’ın gözü dönmüş davranışları, İsrail’i rayından çıkardı.
Büyükelçimizi alçak seviyede koltuğa oturtmak maskaralığını bu Lieberman düzenledi, çok fiyakalı iş yapıyorum sandı. Türkiye’den özür dilenmesini önleyen de bu adamdır. Özür bekleyen Türkiye’nin tepkisine karşı İsrail’in ne yapacağını sıralaması, mahalle kabadayılığı ve apaş üslûbudur. Yahudilerin çok zeki ve kurnaz oldukları hakkındaki genel kanaati sarsacak mahiyettedir.
Lieberman, Türkiye’yi korkutacağını sanan bir geri zekâlıdır. Ancak Türkiye’yi kızdıracak ters bir şeyler yapmaya itmek gayesi de seziliyor. Herhangi bir bakan olsa, her hükûmette çarpıklar çıkabilir diye düşünebiliriz. Fakat dışişleri bakanı, devletlerinin milletlerarası politikasını tanzim ve temsil eder. Her kelimesini tartarak söyler.
İsrail, PKK terör örgütü ile ittifak mı kuracaktır? Öcalan’ın epey sarsılan koltuğuna mı taliptir? Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Ermeni diasporası ile ortaklaşarak Türkiye’yi dolandırmak eylemine mi katılacaktır? Bunlar, İsrail’i sınırları içinde garantiye alan Amerika’nın yüksek menfaatleri ile çelişen lâflardır.
Lieberman’ın dışişleri koltuğunu muhafaza edemeyeceği aşikârdır. Türkiye ile anlaşmazlığı inanılmaz boyutlara taşıdığı için, Amerika’nın Orta Doğu politikasına aykırı davranmıştır. Ankara, makul ve haklı bir tepki göstermişti. Başbakan Erdoğan, İsrail’le ekonomik ilişkilerimizin devam edeceğini belirterek, Türk tepkisinin sınırlarını çizdi. Tepkiyi sınırlarından taşırmak, iki taraf için de zararlıdır. Nitekim Washington, iki tarafa da itidal tavsiye etti. Maharet, tansiyonu yükseltmek değil, düşürmek politikasıdır. Ne yazık ki tarih, Lieberman tipindeki adamların ne büyük olumsuzluklara yol açtıklarının örnekleri ile doludur... Türkiye’ye gelince, sıra dışı seviyesiz kışkırtmalara kapılmamalı, millî politikasını soğukkanlı bir dirayetle yürütmelidir. Konumuzun İsrail olduğu, Yahudiler olmadığı unutulmamalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yılmaz Öztuna Arşivi