Dün Karabük'te son derece zevksiz, kalitesiz bir maç izledik. Sonuçta puanlar paylaşıldı. Fatih Terim, çift santraforlu 4-4-2 sistemiyle takımı sahaya sürdü. Galatasaray, oyuna hızlı ve kazanma arzusuyla başladı. İlk dakikalardaki görüntü 3 puanın kolay geleceği şeklindeydi.Tehlike kokan arka arkaya atakların yanında Sercan da çok net bir pozisyonu harcadı. Bu arada ani bir rakip kontratakla beklenmedik bir olay yaşandı. Bir sene içinde hem Dünya Kupası, hem Copa Amerika'da oynamış Uruguay gibi güçlü bir takımın deneyimli kalecisi çok gereksiz bir hareketle kırmızı kart gördü. 75 dakika 10 kişi oynamak kolay bir iş değildi. Fatih Terim doğru bir tercihle fizik açıdan en hazır olmayan oyuncusu Riera'yı çıkardı.
Galatasaray şoku kısa sürede atlattı. Karübükspor'un hücuma çok fazla pasla ağır çıkması; Galatasaray'ın da sayısal eksiklikten maç başındaki riski bırakıp geride alan daraltması hiç kale önü tehlikesi yaşanmamasına yol açtı.
Fatih Terim, devrede yine doğru bir tercihle eksik olduğunu göz önüne alıp kuvvetli oyuncusu Sabri'yi Sercan'ın yerine sahaya sürdü. Karabükspor'un hücumda kısır kalması G.Saray'ı rahatlatıyordu. Kazım'ın sağdan yerden kestiği bir topla önemli bir fırsat kaçtı. Bunun ne tempo, ne heyecan, ne de pozisyon vardı.

SADECE KAZIM VE MELO
Bu tabloda Erdem'in uzaktan falsolu sert vuruşuyla gelen sürpriz gol Galatasaray için filmin sonu gibiydi. Çünkü sayısal eksiklikten dolayı fiziken yıpranmıştı. Üstelik rakip de sürekli ayağa oynayarak oyunu istediği gibi kontrol altında tutuyordu. İmdada Karabüksporlu Rıdvan yetişti. Sırtı dönük Baros'a arkadaşı da pozisyon almışken yaptığı penaltı tam bir harakiriydi. Sonuçta da zevksiz maçta puanlar paylaşıldı. Galatasaray'da Kazım bu sezonun en verimli performansını gösterdi. Melo da deneyimiyle takımı ayakta tutmaya çalıştı. Karabükspor iyi mücadele etti. Ama ofansif açıdan büyük sorunları var. En önemli artıları kollektif yapıları. Deumi çok başarıydı. Hakem Bünyamin Gezer de çok başarılı bir yönetim gösterdi.