Ersoy Dede

Ersoy Dede

Müge vakası

Müge vakası

“Nerede yazdığın değil, ne yazdığın önemlidir”. Bu sözü, kendisini Sabah gazetesinde yazmaya başladığı için eleştirenlere cevap olsun diye söylemişti Zülfü Livaneli.. Taa o zamanlar yani.. Benim de mesleğe heveslendiğim yıllardı. Yer etmiş demek ki.. Fakat sanırım bazıları için, nerede yazdığın da, ne yazdığın kadar önemli.. Zira, şöyle bir söz daha biliyorum; “Her doğru her yerde söylenmez”..

Bunu da Naci Memiş, Devlet Bahçeli’yi devirmenin hesaplarını yapan Koray Aydın için söylemişti. (bir ara anlatırım çok da haklı çıktı.)

¥

Netice itibariyle elimizde, iki söz var, ikisi de doğru.. Bu sözler ve sağlamaları ışığında Müge Anlı meselesini değerlendirmek istiyorum..

Ben Müge Anlı’nın sözlerini dinlediğimde; “faşist” demeye dilim varmadığı için; “batılı demokrasilerde bu sözü söyleyenler, hiç tereddütsüz, faşist olarak adlandırılır. Ama bu genç kadının bu sözü cehaletten sarf ettiğini düşünüyorum” dedim..

Zira faşistlik yapmanın bile bir entelektüel derinlik içerdiğine inanıyorum. Bu hanımefendide öyle derinlik merinlik yok.. Ama genel kanaat, hanımefendinin “faşistlik” yaptığı yönünde..

Dedim ya, ben söylemiyorum. Genel kanaat bu..

¥

Herkes (hemen hemen herkes yani) Müge Anlı ve sarf ettiği sözlerle ilgili menfi müspet bir kanaat bildirdi. Ama gözler iki ismi çok aradı. Bir Rasim Ozan Kütahyalı ile bir de Sevilay Yükselir.. Onlar yoktu ortalarda.. Niye gözler onları aradı, onu da söyleyeyim. Rasim Ozan Kütahyalı, Müge Anlı’nın “faşist” yönüyle kamuoyunu ilk tanıştıran isimlerden biridir.

Ahmet Kaya’ya çatal bıçak fırlatıldığı o malum organizasyonda, Müge Anlı’nın ön saflarda olduğunu ondan öğrenmiştik. Hatta Sn.Anlı’nın, Ahmet Kaya’ya doğru, “sünnetsiz .........., p...” diye bağırdığını iddia etmişti Rasim.. Ama ne zaman dedi bunu? Taraf gazetesinde yazdığı dönemde!!.

¥

Gelelim Sevilay Yükselir’e.. Gerçek düşüncesinin ne olduğunu bile bile Candaş Tolga Işık’ın, yanlış anlaşılmaya müsait bir yazısından dolayı onu infaz etmeyi görev saymıştı Sevilay.. Hatta o kadar susamıştı ki kana; “Özür dilemesi falan hoş hareketler ama yetmez! Bazı hataların bedeli ağırdır. Maalesef Candaş da bu bedeli gazeteciliği bırakarak ödeyecek” diyebilmişti.. Kendisi kadar sert eleştirmeyen ve onu istifaya davet etmeyenleri de suçluyordu Sevilay..

Bugün, Müge Anlı meselesini ise; “şuursuzlar ve dengesizler” diye genelleyerek eleştirmiş.. İsim vermeden genel bir zihniyeti eleştirerek geçiştirmiş anlayacağınız..

¥

Rasim’in bir şansı var. Nagehan Alçı’nın köşesinde zaman zaman Rasim’e dair fikirleri de görebiliyoruz.. Aynı grupta olduğu için Takvim gazetesinde yazamadıklarını, Akşam gazetesinde yazıyor olmalı.. Sevilay Yükselir ise adlı adınca “ATV yönetimine sesleniyorum, atın bu kişiyi işten” diyemeyecek.. Demek ki, her doğru, her yerde söylenmeyebiliyormuş.. Büyük adamsın Naci Memiş. Kalın sağlıcakla.


Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi