8 Ekim günü Kato dağında düzenlenen operasyonda PKK ve KCK’nın üst düzey yöneticisi Baz Mordam kod adlı Emrah Bayer öldürüldü.

10 Ekim günü Kuzey Irak’taki kamplara düzenlenen hava operasyonunda 7 terörist öldürüldü. Öldürülenler arasında PKK ve KCK’nın 3 üst düzey yöneticisi (CHP eski bakanlarından Ziya Halis’in yeğeni Yücel Halis, Suriyeli Osman Rüstem ve Rubar Çekirge) de vardı.

KCK, bu teröristlerin öldüğünü, 11 gün sonra açıkladı ve 19 Ekim’deki Çukurca saldırısını bu üst düzey yöneticiler adına düzenlediği açıkladı. Bu saldırıda 24 Mehmetçik şehit olmuştu.

PKK, 2 günden beri, Malatya morgunda 24 cesedin olduğunu ve bunların Kazan vadisinde gerçekleştirilen operasyonlarda öldürülenler olduğunu söyledi. BDP milletvekillerinden bazılarının Malatya morgunda cesetlerle ilgilendiği de PKK tarafından duyuruldu. Bakalım buradan kaç üst düzey terörist çıkacak?

10 Ekim günü öldürülenlerden Yücel Halis’in Dağlıca saldırısında kaçırılan Mehmetçiklerin DTP milletvekillerine teslim eden şahıs olduğu ortaya çıktı.

İmdii... Bu kadar bilgiyi neye verdik?

Dikkat ederseniz, öldürülenlerin PKK ve KCK’lı olduklarını kendileri açıklıyorlar. Kim bu öldürülenler ve açıklama yapanlar: Teröristler!... Ölenler de açıklama yapanlar da terörist... Yani konuşmayıp silah sıkanlar... Mehmetçikleri, polisleri şehit edenler...

Adlarına 19 Ekim günü Çukurca’ya saldırı düzenlenip 24 Mehmetçiğin şehit olmasına sebep olanlar... Kısaca, “Mehmetçik ve polis katilleri”...

Pekii... Bu teröristlerden Yücel Halis için 24 Ekim günü taziyeye gidenler kimler?... BDP’liler... Biri de milletvekili Sırrı Süreyya Önder... Türkiye’nin yönetimi için konuşması gereken bir vekil... Konuşarak halletme yerine silahla halletmeye karşı çıkması gereken biri.

Yücel Halis, en son Çukurca’da 24 Mehmetçiğin şehit edilmesine vesile olan teröristtir. Kim bilir daha bilmediğimiz kaç insanımızın katilidir!

Bugüne kadar 1 Mehmetçiğin bile taziyesine gitmeyen Sırrı Süreyya’nın, bu taziyeye gitmesi, düpedüz katilleri cesaretlendirmektir.

Askere gitmeyi kendi iradesine bırakan bir sistem olsaydı, o şehit olan Mehmetçikler belki askere gitmeyecekti ve şehit de olmayacaktı. Terörist ise kendi iradesiyle dağa çıkan ve bir bilinçle insanları katleden kişidir. Mehmetçik, bir süre askerlik yaptıktan sonra, normal hayatına dönecek kişidir; terörist ise tüm hayatını insan öldürmeye vermiş kişidir. Mehmetçiğin yaptığı geçici bir görevdir.

Dağıtımda terör bölgesine düşmezse, kurşunlara, bombalara hedef olmayacak biridir; terörist ise örgüte katıldığı andan itibaren, kendi isteğiyle; yani taammüden ve kasden insan öldüren biridir.

Ağzını açtı mı insan haklarından, demokrasiden, eşitlikten, halkların kardeşliğinden bahsetmeye başlayan ve değil mangalda, Horhor hamamının külhanında bile kül bırakmayan Sırrı Süreyya açıklamalıdır: Terörist ziyareti nerden çıktı?

S.S. açıklamalıdır: Taammüden insan öldürenlerden yana mıdır; yoksa dağıtım kurasıyla terör bölgesine tesadüfen düştüğü için katledilen Mehmetçik’ten yana mı?

S.S. açıklamalıdır: Kendi iradesiyle katil olanlardan yana mıdır; devlet zoruyla oraya gönderilen maktullerden yana mı?

S.S. açıklamalıdır: Katillerden yana mıdır; maktullerden yana mı?

Ya SS subayı tavrı, ya maktuller!...

S.S. tarafını belirlesin ki, biz de ona göre vaziyet alalım; klavyemizi ona göre yağlayalım.

Not: Van’da hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.