Programlara yetişmekte zorlanıyorum; önceki hafta Tokat’ın önde gelenleriyle sohbet, sonra Van, Erciş deprem bölgesi programı, Adana, Mersin, Eskişehir’de üniversiteli arkadaşlarımızla buluşmalar...

Ankara’ya dönüşte, meslektaşımız Sinan Burhan’ın kurduğu Basın-Der’in programı vardı.

Altındağ Belediyesi’nin tarihi anlamına kavuşturduğu Hamamönü’nde, AK Parti kurmaylarından Haluk İpek, iş dünyasından önemli isimler ve birçok meslektaşımızla beraberdik...

Bu arada gözümüz kulağımız da bedelli askerlik meselesindeydi...

Şaşırmayın; bence memleketin en önemli meselelerinden biri bu...

Şu askerlik meselesinin tartışılmasında zaruret var...

Düşünün, taaa Edirne’den Hakkari’ye gidiyor çocuk, Hakkari’den de Edirne’ye bir başkası...

Otobüsler, uçaklar, trenler...

Kimi zaman aile boyu otelde kalışlar, yemekler...

Bir de yemin törenleri var; anneler, babalar, dedeler, nineler evlatlarını bu özel günde yalnız bırakmamak için dev bir “zaruri turizm” faaliyetinin masraflarını üstlenmiş oluyorlar.

Nüfusun kahir ekseriyeti zaten geçim sıkıntısı çekmekte...

Eğitim masrafları çok ağır, aileler çocuklarını yıllar yılı dershanelere göndermek mecburiyetinde.

Dünyanın en pahalı akaryakıtını biz kullanıyoruz, bu hükümet konut alanında büyük hamleler yaptı ama ailelerimizin en az yarısı kirada oturuyor...

Bir de askerdeki çocukların masrafları binince, tahammülü son derece güç bir tablo çıkıyor ortaya...

Bizim yazar, çizer takımı bu tür meselelere pek ilgi göstermez...

KCK terörüne destek verdiği belgeli olan birkaç zıpçıktıya kol kanat geren yarı aydın takımı, Haso’lar, Hüso’larla mı ilgilenecek?..

Bir zamanların “Koyu İslamcı” aydınlarının önemli bir bölümü de, “köşe”yi defalarca dönmüş bulunduklarından, aşağıdakilerin derdine biganeymiş gibi haller içindeler...

Böyle olunca da, vatandaşın temel meselelerinin gündemde yeterince ve hatta bazen “hiç” yer bulmaması kaçınılmaz oluyor...

“Bedelli askerlik” meselesi gündeme geldiğinde, gerek taraftar olanlar gerekse karşı çıkanlar bir şekilde bu “çağdaş normlara zıt” askerlik modelini tartışmış oluyor hiç olmazsa...

Sayın Bülent Arınç’ı takip edebildiniz mi?..

“Terörle mücadele”nin bütün hızıyla sürdüğü ve birçok askerimizin şehit olduğu bir süreçte kapsamı geniş bir bedelli uygulamasının yol açabileceği sıkıntılara dikkat çekti...

Bununla birlikte, “çözüm”e kapalı olmadıklarını, bedelliden gelecek kaynaklardan “Ne iyi yaptılar” dedirtecek bir modelle istifade edilmesini sağlayacaklarını belirtti.

Hükümet ne yaparsa bizler “Ne iyi yaptılar” deriz?..

Bu sütunda zaman zaman ifadeye çalıştığım Sayın Haluk İpek ile buluşmamızda da etraflıca dile getirdiğim bir teklifim var:

“Bedelliden gelen kaynak, bir takım ilavelerle ihtiyaç sahibi Mehmetçiklerimize verilsin!..”

“Dar gelirli hatta gelirsiz anne, babalar, dedeler, ağabeyler, askerdeki evlatlarımıza para göndermek mecburiyetinde bırakılmasın!..”

“Mehmetçiklerimiz, vatani hizmetini ifa ettiği süre hizmetten sayılsın. Mehmetçiklerimiz, askerlik yaparken bir de Sosyal Sigorta’ya (SGK) borçlanmasın!.. Sigortaları yatırılsın, Mehmetçik borçlanmadan erken emekli olsun!..”

•

Sayın Haluk İpek, ayrıntıları ile ifade ettiğim teklifi üzerinde durulmaya değer bulduğunu belirtti.

Bir zamanlar, Anasol-Me döneminde filan, “Bütçe imkanlarımız yetersiz” deniyordu...

Şimdi şükür, “gelişmiş ülkeler” kategorisine yükselmiş bir ülkemiz var.

Krizler, teğet bile geçmiyor artık...

İktidarda da, “Mehmet’in çilesi”ni bilen, o çileyle yoğrulan insanlar var.

Yani, “Ne iyi yaptılar” dedirtecek bir uygulama neden olmasın?..

Teklif bizden, çözüm iktidardan.

İSRAİL... TERÖRE DEVAM!..

Mavi Marmara katliamının özrünü dilemek bir yana, “teröristlerine” madalya takan İsrail aynı hattan devam ediyor...

Terörist İsrail, dün de bir yardım filosunu işgal etti...

Halkı Müslüman devletlerin Van depremzedelerine yardımlarını görmezden gelirken, İsrail’in yarım ağızlı tekliflerini göklere çıkartan “azınlık medyası” yine zorlanacak...

İsrail’i savunmak her geçen gün zorlaşıyor zira!..