Gerçekçi olalım: Mehmetçik gerçek Anadolu köyündendir; bedelli ise tatil köyünden. Bu mukayeseyi, basit bir popülizm olarak görmeyelim. Karşımızdaki realite bu...

12 Haziran seçimlerinden önce, “bedelli askerlik” gündeme geldiğinde Sayın Başbakan, böyle bir sorumluluğu alamayacağını ve “kimsesizlerin kimsesi” olarak iktidara geldikleri için, görüşünün “kimsesizlerden yana” olduğunu söylemişti. Başbakan’ın tarifi başlıkta dediğime cuk oturuyor işte. Kimsesizler garip Anadolu köylerindendir; bedelliler, tatil köylerinden.

İktidar partisi sizce en çok hangi kesimden oy alıyor? Anadolu köylerinden olanlardan mı, tatil köylerinden gelenlerden mi?

AK Parti’nin seçmen profiline bakın. AK Parti’ye oy verenlerin kahir ekseriyeti bedelli askerlik için 10 bin avro veremeyecek olan “fakir-fukara, garip-gureba”dandır. (Başkanımızın kulakları çınlasın. “Fakir-fukara, garip-gureba”yı çok kullanır ya...)

İktidar bedelliyi çıkarırsa, “kimsesizler”i daha da kimsesizleştirerek kendi ayağına kurşun sıkmış olur. Benden söylemesi...

*

Gazete Boyut’ta geçen hafta, şehit Mehmetçiğin ağzından “Bedelliye Mektup” başlığıyla, yayınlanan yazıma gelen tepkiler iki konuda yoğunlaşıyordu: Bir kısmı “20 sene tahsil yapmış birinin askerlikte 15 ayının kaybolması” idi. Diğer kısmı da “Adam çalışmış çabalamış, iş kurmuş. 15 ay askere gidiyor. İşini kaybediyor.” idi.

Bu iki eleştiri de kökten yanlış.

Bedel ödeyebilecek biri, askere giderse 15 ayını kaybedecekmiş; iş kuran da işini...

Arkadaşlar, farkında mısınız?... Bedel ödeyemediği için askere gitmek mecburiyetinde olan Mehmetçiğin hayatını kaybetme riski var; ötekilerin 15 ay’ı kaybolacakmış veya işi batacakmış... Ama Mehmetçik hayatını kaybedecek beyler, HAYATINI!... Hayat mı önemli, 15 ay veya iş mi?... Bedelli askerlik için 10 bin avro veren hayatını kurtaracak; Mehmetçik 10 bin avro veremeyecek ve hayatını kaybedecek... Bir canın bedeli 10 bin avro mu?... Vicdanınıza sığıyor mu bu?...

İyi valla!... Bedellinin parasını babası versin ve “Babam sağ olsun.”; Mehmetçik şehit olunca “Vatan sağ olsun”... Yok öyle yağma!...

AK Parti, “bedelli askerlik çıkartması” ile oy alamadığı “kimseli” kitleye mi göz kırpıyor? Şayet böyle yapıyorsa, “Kimseliler”le “kimsesizler”in bir araya gelebileceğini mi hesaplıyor? Veya iktidar, Milovan Djilas’ın dediği gibi bir “Yeni Sınıf” oluşturmanın ilk adımlarını mı atıyor? Bu soruların cevapları “Evet” ise, durum vahim demektir.

İktidar, bedelli askerlik konusunda durumu gözden geçirmelidir: İktidar, parası olan “kimseliler”den yana mıdır; yoksa parası olmayan “kimsesizler”den yana mı?... Veya Ak Parti ücra Anadolu köylerinin partisi mi olacak, tatil köylerinin mi?

Fazla söze hâcet yok... Halkımız yüz yıl önce vermiş hükmünü:

Yemen yolu çamurdandır

Karavanam bakırdandır

Zenginimiz bedel verir

Askerimiz fakirdendir

Bedelli askerlik konusu harıl harıl tartışılırken, bu arada, profesyonel askerlik konusu da halledilirse iyi olur. Profesyonel askerlikle ilgili olarak şakır şakır yazarak sonuna kadar destekleriz...