Bilal Şahan

Bilal Şahan

SAĞLIKTA ‘ANAPLAŞMA’

SAĞLIKTA ‘ANAPLAŞMA’

Taraf Gazetesi Yazarı Emre Uslu’nun yeni iddiası: AK Parti ANAP’laşıyor.

Uslu’ya göre ‘ANAP'laşma’ seçmende şu duyguları oluşturuyor: Aldatılmışlık duygusu, bürokraside yalakalık kriteri ve siyaset-mafya ilişkisi.

Ben “aldatılmışlık duygusu” üzerinde duruyorum.

Sağlık alanındaki gelişmelerde hükümetin ve ilgili bakanlıkların tavrı hem vatandaşta hem de bu alanda çalışanlar üzerinde bir “aldatılmışlık” duygusu oluşturduğunu düşünüyorum.

Seçimlerde “ sağlık ocakları ücretsiz” diye nutuk atan Sağlık Bakanı’na rağmen eczaneden ilaç alınırken muayene parası tahsilatı yapan Çalışma Bakanlığı olursa seçmen güvenebilir mi?

AK Parti’nin ilk iktidarından bu yana Sağlık Bakanlığı koltuğunda oturan Recep Akdağ ve ekibi “Sağlıkta Dönüşüm Projesi” ile herkese bir aile hekimi hizmeti sunarken SGK Başkanı Fatih Acar’ın reçetelerin yüzde 46’sının aile hekimleri tarafından yazılmasından yakınması hastada nasıl bir duygu oluşturabilir?

“Ne kadar tekrar ederse o kadar iyidir” felsefesiyle davranıldığı için her ilaç fiyat düzenlemesi sonrasında aynı filmi tekrar oynatan, ilgili taraflara “ size zarar ettirmeyeceğiz” sözüne rağmen çözüm üretmeyenlere karşı tutumunuz ne olur?

Çalışmayan provizyon sisteminden şikayetçi olanların gözünün içine baka baka “ bu kadar reçete girişi oldu” açıklaması yapan, reçetelerin sisteme giriş saatlerini belirtmeyip sanki mesai saatleri içinde giriş yapılmış algısı oluşturan bir kuruma, o kurumun yöneticisine ve onları oraya atayan hükümet için ne dersiniz?

Kamuoyunda İlaç ve bazı maddelerle ilgili tartışmalar yaşanırken toplumun sağlığı ile ilgilenen bakanlıktan yeteri kadar, tatmin edici bir açıklama gelmiyorsa güven duygusu zedelenmez mi?

Her kamu kurumu sağlık harcamalarını kendi bütçesinden yaparken ocak ayında bütün memurlar SGK çatısı altında toplanırsa harcamalar artmaz mı? Bu artış vatandaşa “ceza” olarak geri dönerse hasta bu duruma ne der?

Yapılan fiyat ayarlamalar sonrasında vatandaşın cebinden daha fazla para çıkmaya başlamışsa, hasta eczanede “bu ilaç kalsın” deme noktasına gelmiş ve tedaviyi kendisi yönlendiriyorsa….

Bütün bunlar siyasetten uzak, yeni anayasa beklentisi olmayan, ‘bana ne şike yapanlardan’ diyen seçmenin ilgi sahasında…

Seçmen bu.. Seçmeyi verir haberiniz olsun.

KOOPERATİFLER KOPMUŞ

Yaklaşık bir aydır eczacıların sıkıntıları çözülebilmiş değil. Çalışma Bakanı’nın TEB seçiminde verdiği söze, kendisini ziyarete gelenlere “üzerinde çalışıyoruz” demesine rağmen problem hala devam ediyor.

Bu iş, fiyat indirimini onaylayan ve İlaç Fiyat Kararnamesini hazırlayan Sağlık Bakanlığı ile firmalardan iskonto alan Çalışma Bakanlığı’nı ilgilendiriyor.

Sağlık Bakanlığı yıllardır eczanelerin stok zararını karşılamayan firmalara karşı bir yaptırımı, firmaların izleyeceği yöntemi kararnameye koyamadı. Kısaca eczacıya “kararnameyi çıkardım, ver mahkemeye al alacağını” diyor.

Çalışma Bakanlığı ise iskontoları firmalardan direk tahsil etmek yerine eczaneden almayı tercih ediyor. Çünkü yaptığı hesaplama yöntemi sayesinde firmadan direk almaya göre daha kazançlı çıkıyor.

Firma, SGK, eczacı anlaşmazlığında hiç sesi çıkmayan, yorum bile yapmayanlar ilaç depoları. Firmalarla depolar mahsuplaşıyor çünkü. Tezatlar ülkesi Türkiye’de bir ilginçlikte eczacıların kurduğu kooperatiflerin bile üyelerine destek vermiyor olması.

Son söz…Sağlıkta tek bakanlık söz sahibi olsa daha iyi olacak. Zaten SGK her şeye yetiyor…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bilal Şahan Arşivi

Tohum

18 Eylül 2014 Perşembe 13:33