Serdar Arseven

Serdar Arseven

Güzel olanı güzel sunmak!..

Güzel olanı güzel sunmak!..

Dün, Murat Boz konserinde şahit olduğum rezaletlere dikkat çekmiştim...

Ruhu arındırmak lazım...

Öyleyse, Milli Türk Talebi Birliği-MTTB Ankara ekibinin Kocatepe Kültür Merkezi’nde gerçekleştirdiği “Tohumdan Çınara Bir Medeniyet: Osmanlı” konulu programında dikkatimizi çeken artılara ve eksilere göz atalım...

Milli Türk Talebe Birliği, bağrından ülke yönetimini çıkaran bir sivil toplum örgütü...

Kirli darbeciler tarafından kapatıldı ve uzun mücadeleler sonucunda toparlanmaya başladı.

Kocatepe Kültür Merkezi’ni hınca hınç dolduran binlerce vatan evladının takip ettiği organizasyonun haşmeti, toparlanmanın ciddi noktalara geldiğini göstermekte.

Program, biraz da “Muhteşem Yüzyıl” rezaletine tepki niteliğindeydi.

Osmanlı ruhunu “uçkura” indirgeyen kirli yayın, tepkilere rağmen ve galiba biraz da tepkiler sayesinde yüksek ratinglerle devam etmekte...

MTTB’nin Osmanlı’nın şahsında bütün bir millete yönelen istihzaya, hakarete cevap vermesi çok güzel oldu.

Vatandaşın büyük ilgi göstermesi de mesajın yerli yerine ulaşmasını sağladı.

Ankara MTTB Başkanı Abdülkadir Sarıbay ve ekibinin ellerine sağlık...

Dileriz; bu etkinlikler devam eder.

Ve biz de elimizden geldiğince destek oluruz.

Allah, emek veren bütün ekip üyerinden razı olsun.

¥

Şimdiiii...

Gelelim işin öbür tarafına!..

Katılım iyiydi, ruh mükemmeldi, gençlerdeki heyecan görülmeye değerdi...

Ama...

Ah, bizim camianın şu “görsel”liğe, “estetiğe” önem vermemesi yok mu...

Ben dahil, hepimizin büyük handikâpı!..

“Hamam kesesi” gibi takma sakallar, ikide bir gidip gelen ses...

Vesaire...

Bunlar, para pul işi de değil esasında.

Camia, geçmiş yıllarla kıyaslanamayacak kadar geniş imkanlara sahip...

Öyle inanıyorum ki; mesela bir Ülker firmasına gidilseydi, “şekil”deki sıkıntıların hiçbirinin meydana gelmemesini temin için “teknik” destek sağlanırdı.

MÜSİAD da bu işe destek verirdi.

Vesaire vesaire...

¥

Bizim programlarda, hatta böyle “tiyatro” programlarında, acayip can sıkıcı bir seremoni faslı dikkat çekiyor...

Uzun uzun telgraf okumalar, katılan milletvekillerinin, dernek başkanlarının şunun bunun isimlerini saymalar...

MTTB’nin programı zaten ilan edilenden bir saat geç başlamış, bir de bu fasıl...

Yetmedi üstüne misafir konuşmacılar!..

¥

Saat ilerlemiş, millet gece vakti evine gidecek...

Gelenin gayesi, “Osmanlı tiyatrosu” izlemek...

Lâkin, tiyatroya varana kadar “diğer tiyatro gösterileri” heyecanı tüketiyor...

Gözler saatlere kayıyor ve vatandaş arasında “Her işimiz böyle!” muhabbeti başlıyor...

“Protokol” sıraları, “oyun”un yarısına varılmadan boşalıyor...

“Sıradan” vatandaş zor belâ beklemede.

Kimse alınmasın ve gücenmesin; benzeri bir organizasyonu ben yapsaydım belki daha fazla sıkıntı olurdu.

Mesele, sen, ben meselesi değil...

“Biz”e dikkat çekiyorum!..

Milli Türk Talebe Birliği “bizim birliğimizi” temsil ettiği için bu kadar hassas davranıyorum.

Muhteva nefis, biraz da şekil olsun istiyorum!..

Ve bir hakkı teslim için ifade etmek lazım ki, bu tür “estetik meselesine bakan” sıkıntıları aynı ruhu paylaşan hemen bütün “müesseselerimizde” görüyorum.

Adamlar “çirkin”i “güzel” sunuyor...

Biz ise “güzel”i...

Her neyse...

Bundan sonraki programlar “daha şık” olur İnşallah!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi