ABde kriz yılı
2011, Avrupa Birliği (AB) için kötü bir yıl oldu. Kuruluşundan bu yana en kötü yıl da diyebiliriz. O derecede genişlemiş, yayılmış, gurura kapılmıştı ki... Amerika Birleşik Devletlerinden (ABD) kaynaklanan evrensel finans krizini de atlatınca, öz güveni büsbütün artmıştı.
Nasıl NATO, insanlık tarihinin gördüğü en büyük askerî ittifaksa, AB de insanlık tarihinin gördüğü en geniş ve gelişmiş medeniyet projesidir. ABD+AB+Japonya ve Güney Kore+Avustralya Yeni Zelanda, hepsi demokrasinin bütün çizgilerine hemen hemen erişmiş, en gelişmiş ve liberal bloku oluşturuyor.
Dünya Gayri Safi Millî Hâsılası (GSMH) yılda aşağı yukarı 70 trilyon dolardır. Per capita (p.c., kişi başına) aşağı yukarı 10 bin dolar eder ama, tabiatiyle eşit bir paylaşma yoktur. P.c. 100 bin dolara çıkan Lüksemburg, Norveç gibi ülkeler yanında, 195 devlet arasında, 1000 doların aşağısı ile geçinenler de var (70 trilyon doların aşağı yukarı 1 trilyonu Türkiyeye aittir).
Böylesine bir dünyada, hâlâ komünizm iddiasındaki Çinde dolar milyarderleri türedi. Akdeniz medeniyeti, gene tarihinin en müreffeh devirlerinden birini yaşıyor. Ancak aşırılıklar birbirini izledi. İtalya Başbakanı gibi hovardalar, Yunanlılar gibi keyfince yaşamaya alışmış toplumlar, pervasızca ve alenen (açıkça) vur patlasın çal oynasın havasında idiler.
Kriz, bu bölgede gelişti. ABnin euroyu kabûl etmiş devletlerine sıçradı. Almanya+Fransa, euro kullanmayan İngiltereyi de mümkün mertebe yanlarına alıp, üçer beşer yıllık planlarla euroyu kurtarmak hamlesi başlattılar. Şüphesiz birkaç yıl sonra, Avrupa Birliği, Amerika desteğiyle kendine gelecektir. Yıkılacağı, gerileyeceği falan yoktur. Çok büyük bir kültüre dayanmaktadır. Ancak, Amerikanın da, Avrupa Birliğinin de ekonomik krizden masûn olmadığı art arda iki evrensel finans krizi ile ortaya çıktı. Ders alınacak, daha akıllı adımlar atılacaktır.
Bu derecede derin ve geniş cihanşümûl krizlerde Türkiye, hızını kesmeden gelişmeye devam etti ve edecek. Bu başarı, Başbakan Erdoğanı bütün dünya ülkelerinde öne çıkardı. Demokraside üç beş eksiğimizi tamamlar, eğitim ve kültüre ağırlık verebilirsek, artık kimse Türkiyeyi tutamaz...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.