Suriye Kürtleri Erbil’de

Suriye Kürtleri Erbil’de

Eğer ‘Suriyeli muhalif Kürt gruplar Erbil’de toplandı’ haberi ilginizi çekmiyorsa, bölgemizde neler olup bittiğini merak etmenize de gerek yok diyebilirim.

Erbil’de, yani Irak’ın kuzeyindeki Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin başkentinde, Suriyeli muhalif Kürt gruplar, Mesut Barzani’nin himayesinde toplanıyorsa, bölgenin kaderiyle ilgili bazı gelişmeler daha da olgunlaşıyor demektir.

Erbil’deki toplantının üç önemli başlığı var. Birincisi, kendi kaderini belirleme hakkı. İkincisi, Kürt halkının taleplerini garanti altına alacak bir anayasa ve son olarak demokratik bir Suriye. Toplantının hayli geniş katılımlı olduğunu da ifade edelim.

Bundan daha önemlisi, Barzani’nin toplantıya damgasını vuran ve son derece iyi hesaplanmış mesajları.

***

Yıllardır, bıkıp usanmadan bir konuyu gündeme getirmeye çalışıyorum. Kendi topraklarımızda Kürt vatandaşlarımızla yaşadığımız sorunları, terörden demokratik hak arayışlarına kadar uzanan bir alanda ele almak, artık çok yetersiz bir yaklaşım.

Kuşkusuz terörle mücadele etmek zorundayız. Daha da önemlisi bunu yaparken, demokratikleşme sürecini, daha doğrusu çıtasını tereddütsüz yükseltmek durumundayız. Ancak bunlar üzerinden Kürt sorununu ve Kürtleri kuşatmak, bu saatten sonra mümkün değil.

‘Bu saat’le kastımın ne olduğunu merak eden, Mesut Barzani’nin Suriyeli Kürt muhaliflere verdiği mesajlardan anlayabilir.

Barzani, Suriyeli Kürt nüfusunun 2 milyona yaklaştığını söylerken ‘Bu ülkede yaşanacak her türlü değişimde Kürtlerin çıkarlarını gözetilmeli’ diyerek aynı zamanda bölgeye ve dünyaya mesaj veriyor.

Dahası da var. Kürtlere, ‘Suriye’deki değişim bizim değil sizin görevinizdir’ derken şunu da ekliyor: ‘Gelecekte nasıl hareket edeceğiniz konusunda elbette size yardım edeceğiz. Ancak bunun için öncelikle birlik ve beraberliğinizi korumalısınız. Şiddetten uzak durmalı ve diyalog yolunu seçmelisiniz.’

Bir de şu mesajı aktaralım: ‘Bu ulusal kongre aracılığıyla, Araplara, Türklere ve Farslara dostluk elimizi uzatıyoruz ve tüm dünyaya Kürt halkının barışçı bir halk olduğu mesajını veriyoruz.’

***

Mesajların kime verildiği de, neden verildiği de gayet açık. Barzani gayet iyi biliyor ki, Kürtlerin yaşadığı coğrafyada, farklı ideolojiler altında doğup büyüse de, Kürtleri merkeze alarak ortaya çıkan hemen tüm siyasi akımlar giderek birbirine yaklaşıyor, hatta ciddi olarak bütünleşiyor. Bu tezlerin ya da siyasi hareketlerin hızla birbirinden etkilendiğini, birbirini beslediğini ısrarla gözden kaçıranlar, bugün gelinen noktayı anlamakta güçlük çekiyor.

Türkiye dahil bölge ülkelerinin, geçmişte farklı Kürt grupları arasındaki ihtilaflar üzerinden geliştirdiği hemen tüm politikalar, gelinen noktada iflas etmiş durumda. Kuşkusuz Türkiye, yakın geçmişin pekçok hatasını terkederek, özellikle de Irak Kürtleriyle doğru dürüst bir ilişki kurarak belli bir derinlik elde etmiş durumda.

Ancak bunun kalıcı hale gelmesi için, öncelikle bazı gerçekleri kabullenmek, ardından Suriye ve Irak Kürtlerini kuşatan bir uzun soluklu bir hamleyi, ortak tarih ve kültür kodlarını yeniden yorumlayarak, aynı zamanda ekonomik entegrasyonu önceleyerek inşa etmek gerekiyor.

Bu coğrafyada ortaya çıkan her siyasi hareketi, ideolojiyi ya da hamleyi kendi aleyhinde yorumlamaktan vazgeçip, bunları nasıl kuşatabileceğinin hesabını yapabilenler ayakta kalacak.

O nedenle ‘Suriyeli muhalif Kürtler Erbil’de toplandı’ haberini nasıl okuduğunuz çok önemli. Daha da önemlisi, Barzani’nin ‘Araplar, Türkler ve Farslar’ diye sıraladığı barış mesajının, herkes açısından farklı anlamlar taşıdığını da unutmamak gerekiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi