Uzun bir başlık kullandığımın farkındayım. ‘Yeni Anayasa’, veya ‘Geç Kalmamalı’, yahut ‘Daha Da Geç Kalmamalı’ denebilirdi. Ama şimdiki gibi dikkat çekmezdi. Yazıda başlık, büyük paya sahiptir, mıknatıs gibi çekmeli. Aslını sorarsanız bu mevzuyu dün yazacaktık. Serlevhasını da koymuştuk’:
..Ve Derken Anayasa Güme Gitmektedir’.
Biraz karamsar görüp vazgeçtik.
Bazı okuyucularımızın ‘hiç de karamsar değil’ dediklerini duyar gibiyiz. Evet, doğru AK Parti’nin de önemli seçim vaadi olan sivil anayasa bugün-yarın derken uzayıp gitti. Projenin sabote edildiği gün belli. Şu yargı-MİT mücadelesi ve benzeri her şey anayasanın zamanından almakta.
İlahi takdir, seçimlerden hiç bir parti tek başına anayasa yapacak çoğunlukla çıkamadı. Gerçi AK Parti genel başkanı Tayyip Erdoğan, seçimlerden evvel tek başlarına bu güçte olsalar da muhakkak mutabakata gideceklerini vaad etmişti. Nitekim seçimlerden sonra Anayasa Uzlaşma Komisyonu’na eşit sayıda üye kabul edildi. Mutabakat arandı, hatta mutabakatın çapı bir hayli de geniş tutuldu.
Ama az gidip-uz gidip dere-tepe düz gidilmiş olsa bile sonuçta ortaya bir şey çıkmadı. Halbuki öyle görünüyor ki Başbakan tarafsız konumundan dolayı TBMM başkanı Cemil Çiçek’in bu işi deruhte etmesini istemişti. Başkan da bir hayli çırpındı ama nafile demesek de umulan elde edilemedi.
Mutabakata varılması için niyetlerin birleşmesi, fikirlerin uyuşması lazım. AK Parti öncülüğünde yeni ve sivil bir anayasa yapılmasını istemeyen derin devlet var, her nev’îden derin bürokrasi ve köprüleri açık tutmakta ısrarlı muhalefet var vs.
STK’lar, mütefekkirler vs. ne derse desin, ne yazarsa yazsın neticede anayasayı yapacak olan yasama meclisi yani TBMM yani AK Parti, CHP, MHP ve BDP’dir. Hadisenin sırrı bu dört ‘eğilim’in ittifakında.
İşte o olmuyor.
Olması da bir hayli zor.
Uzlaşma komisyonu nicedir, bilmiyoruz. Çünkü yetki aşımı yaptığı ifade edilen bir savcı bir müzekkere yazısı çıkarttı Türkiye gündemi allak- bullak oldu. Öncesinde Uludere baskını yaşandı, Ergenekon zaten bitmez tükenmez davalar silsilesi.
Eli çabuk tutma vaktidir.
Zaman giderek daralmakta.
Şayet şu dönemde yeni bir anayasa yapılamazsa bundan sonra bu iş bir hayli uzaklara atar. 2023’e yeni anayasayla girmek hayal olabilir. Yeni bir Anayasa yapamayanların 12 Eylül darbecilerini yargılama hakkı tartışılır.