Bakan Ömer Dinçer: “İmam Hatiplerin önü açılsa ne olur?..”
Recep Tayyip Erdoğan’ı en çok, “Kompleksten” arınmış olduğu için takdir ediyorum...
Başbakan Erdoğan’ın bu halini gösteren ve bizim yanımızda cereyan eden diyalog...
Medyanın ünlü, yaşlı, en TRT vurguncusu simalarından biri...
Başbakan’la muhabbet sırasında...
Eski Ordu Milletvekili Eyüp Fatsa’dan bahsederek,
“Bu magandalar da size yük oluyor!” yollu bir ifade kullanınca...
Başbakan açtı ağzını yumdu gözünü!..
Eyüp Fatsa malum; bir düğün sırasında havaya ateş etmişti...
Medya ünlüsü, bu olayı hatırlatarak böyle bir laf edince ağzının payını öyle bir aldı ki görecektiniz!..
Haber sunarken bile kekeliye kekeliye konuşan adam, iyice tutuldu...
“AAAAA...Maaaa....Sayın Baş...” filan diyecek oldu da...
Sayın Erdoğan, elini kaldırarak...
“Tamam” dedi, “Herkes ağzından çıkanı bilecek!..”
•
Başbakan Erdoğan’ı nasıl takdir etmezsin?
•
Son yazılarımızda, bazılarının, “mukaddesat karşıtlarına”, ve hatta 367. meselesinde Sabih kanadında saf tutanlara, Meclis oylamasına katılmayarak demokrasiye ihanet edenlere nasıl çalıştıklarını anlattık...
Ve...
Erdoğan’ın tavırlarını örnek gösterdik ya...
Bir güzel gelişme daha oldu...
Bir gazeteci, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’e, “Efendim, bu 4 artı 4 artı 4 işinin İmam Hatiplerin önünün açılması için gündeme getirildiği iddia ediliyor...” deyince...
Bakan Dinçer’den son derece şık bir karşılık geldi...
-İmam Hatiplerin önü açılsa ne olur!.. Bunlar bu ülkenin eğitim kurumları değil mi!..
Evet...
İmam Hatiplerin önü açılsa ne olur?..
Ne olacak?..
Gayet iyi olur!..
Ben İmam Hatipli değilim; olmayı isterdim...
İmam Hatipliler, kahir ekseriyetle iyi insanlardır.
Uzağa gitmeye gerek yok...
İşte İmam Hatipli Başbakan.
Tayyip Bey, İl Başkanı oldu, Rahmetli Erbakan Hoca ile birlikte, siyasete teknolojinin güç ve etkinliğini kazandırdı.
Büyükşehir Belediye Başkanı oldu, Türkiye’nin en büyük şehrinin çöp dağlarından, susuzluktan kurtulmasına vesile oldu.
Başbakan oldu; ister beğenin ister beğenmeyin dünyanın en çok itibar edilen liderlerinden biri haline geldi.
CHP’liler, “Sizin partinizde iş yok ama Tayyip Erdoğan büyük karizma!” demek zorunda kalmıyor mu, AK Partililere...
Hasan Celal Güzel üstadımın sözleri ilginç...
Dedi ki bana:
“Devletin en üst düzey görevlerinde bulunmuş bir ağabeyin olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bir İmam Hatipli personele görev verdiğimde gözüm arkada kalmıyordu. Bu arkadaşlar, gece gündüz çalışır, neticeyi önünüze getirir. Ben bunu gördüm, bunu bilirim!..”
Evet...
Biraz da zorluklarla büyümüş, kendilerini kabul ettirmekte hayli zorlanmış oldukları için geldikleri görevin, sahip oldukları imkanın kıymetini çok daha fazla biliyorlar.
Bir ölçüde, “Kul Hakkı”, “Emanet”, “Sadakat” gibi kavramlarla haşır neşir bir şekilde yetiştirildikleri için, verilen görevleri yerine getirirken azami hassasiyet gösteriyorlar.
İmam Hatipliler ve mezunları arasındaki suç oranlarındaki düşüklük de herkesin malûmu...
Mezuniyet dönemlerinde, zil zurna sarhoş olup kaza yapan, hem kendisini hem de günahsız insanları yakan kaç imam hatipli gördünüz?..
•
Bakan Dinçer çok doğru söylüyor:
“İmam Hatiplerin önü açılsa ne olur!..”
İmam Hatiplerin önünü açmaya çalışanlara değil, kapatmaya çalışanlara ve uzun yıllar boyunca da kapatanlara Merhum Erbakan Hoca’nın uslubuyla sormak lazım:
“İmam Hatiplerden ne istediniz... Ne istediniz, sizi gidi Ergenekoncular!.. Sizi gidi Balyozcular!.. Hadi ordan, hadi hadi!..”