Bugün çok önemli ve pek mühim bir gün! Bin yıl sürecek bir sürece adını veren kutlu gün! Böyle önemli, mühim ve de ehemmiyetli bir günün kutlanmaması düşünülebilir mi?

Elbette düşünülemez!

Bütün devlet binalarının cephelerine Atatürk resimli muşambalar sarkıtılmalı. (İsteyen resimlerin yanına bayrak da asabilir!)

Her ilde 28 Şubat’ı sembolize eden bir mekânın önünde törenler düzenlenmeli, konuşmalar yapılmalı. (Bu binalar orduevleri olabilir, pekala). Tabii, Ankara’da Anıtkabir’e, taşrada Atatürk heykellerine çelenkler konulmalı, saygı duruşları yapılmalı...

Günün mâna ve ehemmiyetini anlatan nutuklar atılmalı.

Başta cumhurbaşkanı olmak üzere, bütün resmi erkân ve bilhassa genelkurmay açıklamalar yayınlamalı.

Bugün 28 Şubat!

Dürüst olalım: 28 Şubat mühim değilse, kutlanmıyorsa, 28 Şubat’ın adına yapıldığı, 29 Ekim, 19 Mayıs, 30 Ağustos ve 23 Nisan neden kutlansın ki?

28 Şubatçılar 29 Ekimlerde, 19 Mayıslarda, 30 Ağustoslarda ve 23 Nisanlarda halen devlet büyüklerimizin de çiğnemeye devam ettiği sakızları çiğnememişler miydi?

Bu ülkede 4 “milli” bayram kutlanıyor. Dört gün bayram tatili var! Bu dört bayramın muhtevası aynı. Bugünler peşpeşe dizilip kutlansa, bu muhteva aynılığı ayan beyan ortaya çıkacak. Hem zaman, hem tatil tasarrufu yapılacak!

28 Şubat bu kutlamaların altını çizen bir gündür. Eğer bu günleri kutluyorsan, onu hatırlatan 28 Şubat’ı da kutlamalısın!

Devlet sadece bu dört bayramı mı hatırlar? Aralık ayı başlarında bütün devlet erkânının “Türk kadınının seçme ve seçilme hakkının verilmesi” ile ilgili açıklamalar yayınlarlar...

Türk kadınına 1930’larda seçme ve seçilme hakkı verilmiş-imiş!

Türk erkeğine ne zaman seçme ve seçilme hakkı verildi peki?

Bunu kimse hatırlamaz!

Çünkü Türk kadınının da erkeğinin de gerçekten seçme ve seçilme hakkına kavuşması 1946 yılında nakıs, 1950 yılında tam olarak gerçekleşmiştir. Öncesi CHP oligarşisinin tayininden ibarettir.

1946’nın nakıs seçiminde CHP iktidarını korumuştur, ama seçme ve seçilme hakkının tam verildiği 1950’de bir daha dönmemek üzere iktidara veda etmiştir.

Türk kadınına gerçek anlamda seçme ve seçilme hakkı, 1950’de tanınmış ve uygulaması 14 Mayıs 1950 seçimlerinde yapılmıştır.

Neden 14 Mayıs “seçme ve seçilme bayramı” olarak kutlanmıyor? CHP dışında bir partiyi iktidara getirdiği için mi?

Neden devlet erkânı bu günde mesajlar yayınlamıyor?

Aralık ayının sona doğru devlet erkânı bir mesaj daha yayınlar: Menemen mesajı!

Menemen veya Kubilay hadisesi iki parti denemesi yaparak havayı yoklayan sistemin babalarının bunun başarısızlığını göstermek maksatlı bir tertibidir.

Bu tertip, Serbest Fırka’ya temayülü bilinen İzmir’in Menemen ilçesinde yapılmıştır!

İşte o günün yıldönümünü devlet unutmaz! Kimseye de unutturmaz!

28 Şubatçıların en unutulmaz günlerinden biridir “Menemen günü”!

Bütün bunlar var da, bütün bunlara hayır demiyoruz da neden 28 Şubat’ı kutlamaktan imtina ediyoruz?

Bu durumda 28 Şubat’a haksızlık etmediğimizi kim söyleyebilir. Gelin 28 Şubat’ı da kutlayalım, olsun bitsin!