İki gazete iki haber. İlki Habertürk Gazetesi’nden Ünsal Ereke imzalı. “Neve Şalom’un Cemaat Han’ı Otel Olacak” başlıklı haberi. Haberde yer verilen ifade şu; “Tarihi Sümerbank binasını butik otele dönüştüren Yılmaz Ulusoy, Musevi Cemaati’ni ikna edip projeye komşu Cemaat Han’ı satın aldı. Cemaat Han’ın da katılmasıyla Sümerbank Butik Otel 144 yatağa ulaşacak”.. Bu tür el değiştirmeler beni çok da fazla ilgilendirmez aslında. Haberdir, okur geçerim. Ama birkaç gün sonra kendi gazetemde İbrahim Acar imzalı başka bir haber okudum bu el değiştirmeyle ilgili.. Kafam karıştı.

BÜYÜK PARA, KOLAY BULUNUYOR

Kimi insan evinin kirasını ödeyecek para bulamaz, kimisi de elini cebine atmadan birkaç haftada üç-dört milyon dolar havadan para kazanır.. Çok büyük satışlar var böyle hatırladığım. Mesela Dış Bank’ın Aydın Doğan’a satışı böyle olmuştu.. İş Bankası, kendi iştiraki olan Dışbank’ı Doğan’a, Frankfurt hesabından çıkarttığı krediyle satmıştı. Peşinden 100 milyon dolara yakın da mevduat yatırarak bankanın yaşamasını sağlamıştı.. Vay be.. Ha bir de POAŞ satışı tabi.. Doğan Grubu, POAŞ’ı da elini cebine atmadan almıştı.. Neyse konumuz Doğan olmadığı için bu mevzuyu uzatmayacağım. Demem o ki, siz mesela bir ev satın almaya kalksanız, 150 bin TL’lik evinize kredi çıkaramazsınız. Ama sanıyorum rakamlar büyüyünce bu işler daha kolay oluyor.

CEMAAT HAN NASIL SATILDI?

Gelelim Karaköy’deki şu “Cemaat Han’ı” meselesine.. O da Yılmaz Ulusoy tarafından, (anlaşılan o ki) elini cebine atmadan yapılmış bir el değiştirme gibi görünüyor. Yani eğer beyanların tümü doğru ise.. Değilse ve yazılanlardan fazla bile para ödediyse, bu paranın önemli bir kısmının cemaatin kapısında bir yerlerde buhar olduğunu söyleyebiliriz.. Zira Habertürk Gazetesi’ndeki haberi okuduğunuzda, bizzat Sn. Ulusoy’un ağzından, cemaate ödenen paranın 5 milyon dolar olduğunu öğreniyorsunuz. Üstelik yine aynı haberden öğreniyoruz ki ING Bank’a ait Tütün Han da aynı dönemde satışa çıkarılmış. 25 Milyon dolar bedel biçilmiş. Talipliler o fiyata satın alabilmek için sıraya dizilmişler. Ve 2010 yılında 9 milyon 250 bin dolardan Sümerbank binasını aldığını açıklayan Sn. Ulusoy’un hemen bitişiğindeki Cemaat binasını 5 milyon dolara aldığını söylemesi, biraz, nasıl söylemeliyim bilemiyorum ama, ilginç... Bu haberden birkaç gün sonra Akit’te çıkan haber ise çok daha ilginç.. (-ki yalanlanmadığına göre doğru) Yeni Akit’in haberine göre, Sn. Ulusoy bu yeni satın aldığı binayı 7 milyon 320 bin dolara ipotek ettirmiş. Yani 7 milyon 320 bin dolar para almış bir bankadan ve karşılığında, eğer ödeyemezse diye o binayı göstermiş. Okurlarım arasında Mortgage ile ev satın almış olanlar varsa bileceklerdir. 150 Bin TL değerinde bir evin tümüne ipotek koydurmak isterseniz bankanın size vereceği en yüksek para, 80-90 bin TL kadardır. En fazla.. Ve evin tümüne ipotek koyar. Niye? Kolay satabilsin, sattığında kaybettiği parayı geri alabilsin diye. Bu mantıkla yorumladığımızda, banka, Sn. Ulusoy’un bu yeni taşınmazına 7 milyon küsur dolar verdiğine göre, buranın değerinin 11-12 milyon dolar olduğuna inanmış demektir.. Ve eksperlerin (Hadi bölgede çalışan emlakçıların diyelim) tespiti de aşağı-yukarı bu yönde zaten.

SORULAR

Peki şimdi birkaç soru soralım. 1935 sonrası taşınmazlarını geri alabilmek için kıyameti kopartan bu vakıf şimdi tam da gayrımenkullerin iadesine başlanmışken hem de bu kadar kıymetinden düşük bir rakama neden sattı burayı? Yok kıymetinden düşük bir rakama satmadıysa, aradaki fark kimin cebine gitti? Bu satış sırasında başka teklifler toplandı mı? Satıştan elde edilen gelir nerede kullanıldı? Ben size söyleyeyim. Beni çok ilgilendirmez ama, bu satış Musevi cemaatinde büyük kavga çıkaracak gibi görünüyor.. Kalın sağlıcakla.