Delirdiler!!!
Bir haftayı daha geride bıraktık
Kerim Yıldızın organize ettiği DPI toplantısı gündemimizdeki yerini koruyor.
Nasıl korumasın?
Bu ismi olsun, örgütü DPIyı olsun irdeledikçe neler çıkıyor neler.
Ulaştığımız son bilgi, o toplantıyı organize eden Kerim Yıldızın terör örgütü ile bağını daha net ortaya koydu.
İngiltere merkezli DPI ve Direktörü Kerim Yıldızın ardından PKK Lordu çıkmıştı.
Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar, Hilal Kaplan, Methat Sancar, Hasan Cemal, Ergun Babahan gibi isimlerin katılımı ile gerçekleşen o toplantıyı organize eden Kerim Yıldızın kurucu Başkanı olduğu Kurdish Human Rights Project KHRP'nin Onursal Başkanı, İngiltere Lordlar Kamarası Üyesi Lord Eric Aveburydi.
Ve bu ismin 1994-2004 yılları arasında Türkiye'ye girmesi yasaklanmıştı.
Dışişleri Bakanlığı'nın aldığı Türkiye'ye giriş yasağı kararının gerekçesi şöyleydi: "PKK unsurları ile temasta bulunması".
Avebury, Türkiye'ye girişine yasak getirildiği dönem Türk basınında PKK Lordu şeklinde yer almış.
Yasak 2004'e kadar sürmüş.
2004'te bu yasak kalktıktan sonra 2009'da Türkiye'ye gelen Avebury'nin ilk işi Ermeni tezlerini içeren soykırım kitabını bastırmak olmuş.
Sadece bu bilgi bile o toplantıyı organize eden Kerim Yıldız ve Direktörü olduğu DPI ile kurucu Başkanı olduğu KHRPnin terör örgütü ile bağını ortaya koymaya yetiyor.
Tabi, bizim deşifrelerimizin bu şekilde sürmesi, toplantının katılımcılarının kimyalarını bozdu.
Hiç bu kadar açığa çıkmamışlardı.
Gazetelerindeki köşelerinde sarf ettikleri küfürleri, ekranlara taşıdılar.
Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Ahmet İnsel Habertürkte program ayarlamışlar.
Canlı yayında toplantının içeriğini yine açıklayamadılar.
Kerim Yıldız ve DPInın terör örgütü ile bağını ortaya koyan bilgi ve belgelere yine cevap veremediler.
O çok bilmiş aydın havasıyla küfrettiler yine bize
Gizli toplantıya deşifre eden ilk isim olan Yener Dönmez ağabeyden o kişi;
Akitten o gazete; Habervaktimden o site diye söz ettiler.
Habervaktim, Muhteşem Rezaletin senaristi Meral Okayın vefatını O kadın öldü başlığıyla aktardı diye, bize demediğini bırakmayan da bu zihniyetti.
Neyse ki Yener Dönmez ağabey, canlı yayına telefonla bağlandı ve ağızlarının payını bir güzel verdi.
Değerli Habervaktim okuyucuları olay şu:
Bu sözde aydınların Türk Milleti ve Türk Devleti ile sorunu var.
Kinliler, hem de çok
Bu kinleri 1915e dayanıyor, Çanakkaleye dayanıyor.
Tarihiyle gurur duyan bu güzel halkın Vatan, Millet, Sakarya diyor oluşunu gördükçe kırmızı görmüş boğa gibi deliriyorlar.
Onların derdi bu ruhtan öç almak.
Tüm gayretleri bu.
Günümüzün özgürlük, insan hakları, demokrasi gibi en popüler söylemlerini bu tabanda yorumluyorlar hep.
Bu noktada bir terör örgütünden bile tehlikeli olabiliyorlar.
Neye, kime hizmet ettiği herkesçe malum olan Büşra Ersanlı bugün KCKdan tutuklu.
İddianamede terör örgütüne yardım ve yataklık suçuna girdiği belirtilen fiilleri de ortada.
Bunların KCKnın ideologu Ersanlıdan farkı ne?
Ha Siyaset Akademisi masası, ha DPI masası, fark var mı?
Ersanlı, KCKnın Siyaset Akademilerinde ders adı altında, PKK propagandası yapıyor.
Peki bunlar?
Bunlar İstanbuldaki o gizli toplantıda kime ne anlattılar?
Müfredatlarının birebir aynı olduğundan eminim.
Nitekim, bakın açıklayamadılar da halen.
Üzerinden 10 gün geçti
Vatana-millete hayırlı işler peşinde iseniz, neden açıklayamıyorsunuz
toplantının içeriğini.
DPI yetkilisi Eleanor Johnsonla internet üzerinden iletişime geçerek, toplantının içeriğini rica ederek, birkaç soru yönelttik.
İçerik talebimize verilen cevap şu:
Maalesef. Rapor haline getirirsek, sitemizde yayınlarız. Oradan görebilirsiniz.
Bu katılımcılar ne diyor:
Toplantının içeriği DPInın sitesinde var.
Okuyucularını kandırmaya çalışıyor, küstah herifler.
İngilterede bir adreste kurulu DPI ve Direktörü Kerim Yıldız, İstanbuldaki son gizli toplantının benzerlerini daha önce başka bazı ülkelerde organize etmiş.
Bu değirmenin suyu nereden geliyor?
*DPInın gelirleri nelerdir?
*Bu toplantıların maliyeti nedir?
*Ne şekilde finanse edilmiştir?
*Toplantıya katılanların yol/otel vs masrafları karşılanmadı mı?
Bunları da sorduk, DPI yetkilisi Eleanor Johnsona.
Henüz cevap alabilmiş değiliz.
Eminiz ki, yukarıda isimlerini sıraladığım sözde aydınlar gibi Eleanor Johnson da bu sorularımıza çok kızıyor.
Kızsınlar, umurumuzda değil.
Bunu doğru yolda olduğumuzun bir göstergesi olarak algılıyoruz.
Durmak yok, yola devam.