Bedelli memnun etmedi
Ankarada popüler gündem maddelerinin masaya yatırıldığı komisyonlara daldık, milletvekillerinin günlük faaliyetlerini neredeyse izleyemez olduk. Tam Yeni Anayasa için uzlaşma komisyonu ile yatıp kalkarken, bugünlerde de darbe komisyonu alıyor enerjimizin önemli bir bölümünü. Oysa çok geniş kitlelerin günlük hayatını doğrudan ilgilendirecek çok önemli meseleler de birer ikişer gelip geçiyor Meclis gündeminden. Bu hafta mesela Askerlik Kanunu genel kurul gündeminde. Yürekli bir muhalefet, önüne gelen bu kanunu çok rahat kamuoyu lehine dönüştürecek hamleler yapıp pozisyonunu alabilir. Yasada bedelli askerlik düzenlemesinden faydalananlarla ilgili sanıyorum sadece, bir şekilde hakkını kaybedenlerin yeniden düzenleme kapsamına alınabileceği hükme bağlanıyor. Oysa oradaki temel yanlışlığın üzerine ne muhalefet gidiyor ne de bu yasanın çıkması için kıyameti kopartan basın.
BEN KARŞI ÇIKMIŞTIM
Gözüme arşiv getirip sokmak isteyen olur belki diye kendi kendime söyleyeyim, ben bu yasa ilk teklif edildiğinde karşıydım. Çünkü bunun adaletli olmayacağına inanıyordum. Parası olan bir kesimin memnun olacağını, olmayanların ise fakirliğinin cezası olarak askere gideceği gibi bir hisse kapılacağından kaygı duyuyordum. Üzülerek söylüyorum ki, 30 Bin TL bedel, benim bu kaygılarımı haklı çıkarttı.. Dahası, bankaların bunun için verdikleri kredilerde de bin dereden su getirdiğini söyleyen asker adaylarının önemli bir bölümü, faizi kabul edip ödeyebilecek bir planlama yaptığı halde, istediği parayı çekemedi. Dolayısıyla bu yasa, belli bir zümrenin kayrılması net sonucunu doğurdu. Pardon.. Beklentiler ile gerçekleşmeler arasındaki uçurum da bunun en açık kanıtı zaten..
NE UMULDU, NE BULUNDU?
Yasa ile ilgili kriterler belirlenirken yazılan tanıma uyan 420 bin asker adayı olduğu iddia edilmişti. Bakanlık bu sayıdan 150 bin kadar bir beklentisi olduğunu duyurmuştu.. Bugüne kadar ise (ki 15 Haziran son biliyorsunuz) toplam 23 bin civarı bir müracaat var bedelliye.. Demek ki ters giden bir şeyler var. Bakan, 150 bin kişinin faydalanabileceği yönünde bir öngörüde bulunduğuna göre demek ki sistem, bu kadar kişinin bedelliden faydalanmasına müsait. (ki Sayın bakan Yılmaz, yasa çıktığı gün yaptığı açıklamada, müracaatın toplamın yüzde ellisi kadar olması halinde 7 milyar TL net gelir elde edileceğini açıklamıştı. Yani 250 bin kişiye kadar yolu var anlaşılan)
NE YAPILABİLİR
Öncelikle hatırlamakta fayda var; orası TBMM.. Ne isteniyorsa yapılabilir. Seçip de gönderdiğimiz milletvekillerinin yapamayacağı şey yok. İstenirse askerlik kanununun geçici 46. maddesinde yer alan bu dönemin bedellisine ilişkin hükümlerden bazıları elden geçirilebilir.. Sanıyorum parası ile artık oynanmaz. Doğru da olmaz zaten bu saatten sonra oradaki rakamı aşağı çekmek. Ama yaş kriterleri bir kez daha değerlendirilirse hem geniş kesimlerde memnuniyet yaratacağını hem de bu yasa yapılırken ne murat ediliyorduysa onun sağlanacağını söyleyebiliriz.. Çok açık ifade ediyorum ki, bedelli ile ilgili düzenleme beklenen memnuniyeti yaratmadı. Bunu görmek lazım. Şimdi kimseye yaranamamış bir uygulamada ısrar etmenin bir anlamı var mı? Hazır başka nedenlerle de olsa askerlik kanunu önünüze gelmişken, yaş ile ilgili sınırı 25 ya da 27ye çekseniz olmaz mı? Üstelik bana sorarsanız yaş barajının komple kaldırılması gerektiğini savunurum size. Madem yasadaki değişikliği bir defaya mahsus ibaresiyle geçiriyorsunuz, neden oraya 30 yaş gibi bir sınırlama getiriyorsunuz ki.. Bir defaya mahsus ise isteyen herkesi al, talepleri erit, olsun-gitsin.. Bir çift söz de bankalara söylememiz gerekiyor sanırım burada. Ev kredisi, araba kredisi satmak için dört dönüyorsunuz. Bedelli kredisi verirken neden bu kadar ürkeksiniz.. Bu talep darlığında, bankaların bu tutumunun da etkili olduğuna inanıyorum. Neyse, bakalım genel kuruldan ne çıkacak?.. Kalın sağlıcakla.