Tur üstüne tur
Futbol, hiç kuşkusuz, insanoğlunun yaratabileceği en güzel spor. Ama benim -sanırım daha önce de yazdım- futbolun yanı sıra ilgi duyduğum ve sevdiğim başka sporlar da var.
Sumo gibi. Snooker gibi. Curling gibi. Ve özellikle bisiklet yarışı gibi.
Bu aylar bisikletçilerin şenlik dönemi. Çünkü dünyanın en keyifli ve en heyecanlı üç turu peş peşe bu aylarda düzenleniyor:
Önce 5-27 Mayıs tarihleri arasında "Giro" denilen İtalya Turu yapıldı. 21 etapta toplam 3.503,9 kilometre pedal çevirdiler yarışçılar.
Şu sıralar, dünyanın en önemli bisiklet yarışı olan Fransa Turu devam ediyor. 30 Haziran'da başladı, 22 Temmuz'da noktalanacak. Yarışçılar 21 etapta toplam 3.497 kilometre yol katedecekler.
Onun ardından da "Vuelta" denilen İspanya Turu'na sıra gelecek. O da 18 Ağustos'ta başlayıp 9 Eylül'de bitecek. 21 etapta toplam 3.300 kilometre...
***
Bisiklet turlarına bayılırım, çünkü hem heyecanlı yarışlar izlerim, hem de o turun yapıldığı ülkeyi baştanbaşa dolaşmış gibi olurum.
Bir etken daha var...
Tur deyip geçmeyin, müthiş sosyal ve siyasal etkileri de oluyor.
Örneğin, Fransa Turu, hem ülkenin entegrasyonunda, hem de Avrupa birliği idealinin pekişmesinde hayati bir rol oynadı.
İlki 1903'te düzenlenen bu turun parkuru öyle özenle belirlendi ki, Fransa'nın coğrafi değil, siyasal sınırları çizilmiş oldu.
Ama aynı zamanda bazı etaplar Belçika'ya, İsviçre'ye, İspanya'ya kaydırılarak, coğrafi ve siyasal sınırların ortadan kaldırılabileceği mesajı da verildi.
Sadece savaş yıllarında ara verilen Fransa Turu, özellikle İkinci Dünya Savaşı'nın ardından ülkenin maddi ve manevi yıkımının etkileri silinmese bile hafifletilmesinde bir ortak teselli kaynağı işlevini de gördü.
***
Bu yıl da bir etabı Belçika'da, biri de İsviçre'de yapılan, dolayısıyla Fransa'nın yanı sıra kıyısından köşesinden bu iki ülkenin coğrafi güzelliklerini de seyretme fırsatı veren turun bugün 15'inci turu koşulacak.
12 ülkeden 22 takımın 9'ar sporcuyla katıldıkları, yani toplam 198 bisikletçinin yarıştığı turun bugünkü bölümünde 191 kilometrelik Limoux-Foix etabı var. Yarışçılar artık ülkenin güneybatısına indiler, oradan kuzeye yönelecekler ve 22 Temmuz'da Paris'e ulaşacaklar.
Reklamı olmasın diye adını vermeyeceğim ama ünlü -küresel- spor kanalı Fransa Turu'nu canlı yayınlıyor. Gece de tekrar veriyor. İzleyin, eminim bayılacaksınız.
Bir iç çekmeyle noktalayayım: 1963'te Marmara Turu adıyla başlayan, 1966'da uluslararası boyut kazanan, 1968'de adı "Cumhurbaşkanlığı Uluslararası Bisiklet Turu"na dönüştürülen Türkiye Turu da bir zamanlar bu sporun en önemli yarışmaları arasında yer alıyordu. Şimdi -en azından uluslararası camiada- pek sözünü eden yok.
Yazık. Çünkü bisiklet turları aynı zamanda hem turist çeken bir etkinlik, hem de ülkenin bedava reklamı işlevini görüyor.
Cumhurbaşkanı Gül'ün bu turu önemsediğini biliyorum. Dilerim gelecek yıldan itibaren Türkiye Turu da hak ettiği yeri alır.
Ve İskenderun'dan Çanakkale'ye, Edirne'den Hopa'ya kadar Türkiye'nin nefes kesen güzelliklerini dünyaya sergileriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.