Halkın CHPsi
Geçenlerde bir fotoğraf çekti dikkatimi.. Pek çok internet sitesinde yayınlanmış bir haber ama sanıyorum haberin ana kaynağı www.sariyerguncel.com adresli bir internet sitesi.. Kemal Kılıçdaroğlu ile Gürsel Tekinin birlikte gittikleri bir evde çekilmiş. Sarıyerde Maden Mahallesinde Remzi Koç isimli yurttaşın evinde iftar yapacaklar.. Ya da iftar öncesi ev ziyareti gerçekleştiriyorlar. Her neyse.. Sarıyer Belediye Başkanı (CHPli) orada, CHPli yerel politikacılar falan.. ev ana-baba günü.. Ziyareti izleyen muhabirin dikkatini çeken bir detay ise, adında HALK ifadesi geçen bir partinin başkanının nasıl Halktan Kopuk olduğunu gözler önüne seriyor.. Kılıçdaroğlu eve ayakkabılarıyla girmiş.. Dahası Kılıçdaroğlunun bu durumundan utanan ev sahibi, çoraplı ayaklarını halının altına saklamış.. Gürsel Tekin ise ayakkabısız..
EVE AYAKKABISIZ GİRİLİR
Bakın sevgili okurlar; bu ülkede dini azınlıklar olabilir.. Ateistler olabilir.. Müslüman olduğu halde ibadetlerini tam yapmayanlar da olabilir.. Bunlar beni ilgilendirmez. Ben her eve bu evde namaz kılan olabilir ön kabulüyle girerim.. Değilse o benim problemim olmaz.. Dolayısıyla en azından, sırf bu nedenle evin en dışında çıkarırım ayakkabılarımı.. Ev sahibi ayakkabıyla dolaşsa bile.. Ve bu benim için çok normal bir durum.. Oysa Halk Partisinin Başkanı, kendini hangi tabakada görüyor ki ayakkabılarıyla girebiliyor misafir olduğu eve.. Şimdi bu fotoğrafın yanına, Sn.Başbakanın herhangi bir ev ziyareti sırasında çekilmiş herhangi bir fotoğrafı karşılaştırma amaçlı olarak koyun kâfi.. Herhangi bir tanesini ya hu..
KIZ ERKEK KARIŞIK YURT
CHPnin; vatandaşını, yönetmeye talip olduğu halkı, oy istediği seçmeni tanımadığının bir başka örneği de Şafak Pavey Hanımefendinin teklifinde saklı.. CHP Milletvekili Pavey, kız ve erkek yurtlarının ayrılmasının laik bir ülkeye hiç yakışmadığı görüşünde.. Pavey, Gençlik ve Spor Bakanının açıklaması isteğiyle verdiği önergede, birbirini tanımadan yetişen cinslerin yetişkin olarak hayata atıldıklarında karşı cinsle sağlıklı olarak sosyalleşmeyeceğini söylüyor. Bu birbirini tanımak ifadesinden ne anladığımız önemli.. Üniversiteler karma değil mi? Oraya gelene kadar yapılan eğitim (en az 12 sene) karma değil mi? Dolayısıyla okul sıralarında birbirini yeteri kadar tanıyamadığına inandığınız gençlerin, birbirini daha ne kadar yakından tanımasını arzu ediyorsunuz ki? Yurtlar marifetiyle sadece yatakları ayrı bu insanların. O yatakları da ayırmasın mı sistem? Çok birbirini yakından tanımak isteyen gençler birlikte ev tutup yurt sisteminden ayrılıyorlar zaten. Zincire vuran mı var onları? Böyle işkembe-i kübradan atıp tutmak kolay.. Suat Kılıça cevaplaması talebiyle soru önergesi veriyorsun. Amenna.. Üniversiteli kızı olan seçmenine git de seçim vakti; biz kız-erkek yurtlarını karma yapacağız iktidara gelirsek de.. Bak bakalım ne diyor sana..
VAY BE KRALSIN!
Madem Suat Kılıçtan söz ettik, onunla bitirelim yazıyı.. Marmarisli çocuğun, tanımadığı Kılıça, bakan olduğunu öğrendiğinde söylediği sözü herkes konuşuyor günlerdir.. Bakan mı? Vayyy.. Kralsın.. Bunun üzerine Suat Kılıç elini cebine atıp (sanıyorum 300 TL) bir harçlık veriyor çocuğa.. Bu işi halkla ilişkiler bilimi açısından incelediğinizde ortaya inanılmaz bir başarı çıkıyor. Öncelikle Kılıçı bu nedenle tebrik etmek lazım.. 300 TLye yapılabilecek bir çalışma değil bu.. Her bakan, attığı her adım haber olsun ister kuşkusuz.. Ama olmaz.. Bugünkü tv rekabet düzeninde zor.. Her gün de böyle ballı enstantane yakalanmaz.. para versen yakalanmaz yani.. 300 TLye hiç olmaz.. Ucuza kapatılmış ama etkisi yüksek bir çalışma.. Tadında bıraksaydı iyiydi.. Alıp Ankaraya getirmesi, yeni diyalog üretme çabaları falan işin doğallığını bozdu.. Sn.Bakan hukukçudur ama aslı iletişim kökenlidir.. İyi bilir bu işleri.. Bir de dozunu ayarlayabilseydi tam olacaktı.. Kalın sağlıcakla..