Ersoy Dede

Ersoy Dede

Bugün büyük gün

Bugün büyük gün

Bugünkü Ak Parti Kongresi birçok bakımdan son derece önemli.. Önemine dair, gerek Başbakan’ın katıldığı tv programlarında gerekse Ak Parti siyasetini yakından izleyen yazarların yazılarında önemli ipuçları var.

Ama her hal ve şartta bugün Başbakan’ın yapacağı konuşma ve koyacağı vizyon, bugüne kadar tartışılanların önüne geçecek gibi görünüyor. Bakıyorum herkes Başbakan’ın konuşmasından farklı beklentilere sahip. Kimi demokratikleşme konusunda yeni bir açılım metodu ilan edeceğini hesaplıyor, kimi ekonomi konusunda bir projeksiyon çizeceğini.. Kimi satır aralarında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin mesaj verir diye umut ediyor kimi partiye yeni katılan isimlerin siyasi geleceklerine ilişkin bugünden fikir sahibi oluruz zannediyor.. Oysa bugün bambaşka bir açılım yaşayacağız.. Tüm bunları da içine alan ama salt somut meselelerle sınırlı olmayan bir açılım.. Türkiye’nin 2023 vizyonu..

AK PARTİ İLE DEVAM
Bugünden yarına siyasal eğilimleri hızla değiştirecek olağanüstü bir şey yaşanmazsa, Türkiye uzunca bir süre daha, Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının politikaları ile idare edilecek.. Dolayısıyla vaziyet bu kadar açık ve netken; “cumhurbaşkanlığına aday olacak mısınız? Numan Kurtulmuş Başbakan olacak mı? Abdullah Gül ile aranızda rekabet var mı?” gibi sorular, en hafif tabiri ile “abesle iştigal” sorular bana göre.. Zira dava başka.. Dert büyük.. Başbakan’a en yakın isimlerden biri olan Doç.Dr.Yalçın Akdoğan, dünkü Yeni Şafak’taki röportajında bunu açık bir dille ifade ediyor; “..Türkiye’nin ivedi meselesi Cumhurbaşkanının kim olacağı değil, nasıl bir yönetim sistemiyle Türkiye’nin yoluna devam edeceğidir. Ülkemizi 2023 hedeflerine taşıyacak bir düzenlemeye gidilmelidir.... Öncelikli konumuz yeni anayasa ve yenilenmiş bir sistemdir. Hele bir de cumhurbaşkanını halkın seçecek olmasıyla birlikte sisteme yeni bir parametre girmiştir. Bu konuda acilen adım atmak gerekiyor...” Bu kadar açık.. Ak Parti daha ne söylesin?.. Sistemi yeniledikten ya da değiştirdikten sonra, artık ne Başbakan’ın kim olacağının bir önemi kalıyor ne de parti içi kurmayların kendi aralarındaki rekabetin.. Partisini bırakmadan, halkı tarafından seçilerek Köşk’e gönderilmiş bir Tayyip Erdoğan’ın, yürütme gücünü elinde tutan bir Cumhurbaşkanı olarak orada oturuyor olması, peşinden sorulacak bütün soruları da anlamsız kılıyor bana göre.. Bugün aslolan sistemdeki kokuşmuşluk ve çürümedir. Ak Parti, 10 senedir vatandaşa bunu hissettirmemeye gayret ederek yol yürüyor. Ama artık yamalar yaparak hareket etme imkanı kalmamıştır..

YENİ ANAYASA
Bugünkü kongreden sonra yerel seçimlere kadar (yanında kimse olmasa bile) Ak Parti, yeni anayasa için çalışmalarını süratle tamamlamalıdır.. Hatta burada yerel idarelerle ilgili bir değişiklik yapılıyorsa, bu da seçimler öncesi meydanlarda seçmene anlatılmalıdır.. Hayata geçer ya da geçmez. O önemli değil. Ama örneğin yerinden yönetimi önceleyen bir idari reform giriyorsa Yeni Anayasa’ya, seçmenin sandığa giderken bunu bilmeye hakkı var. Sadece bu bile seçimlerin sonucunu doğrudan etkileyecek bir hamle olacak. Dahası yukarıda işaret ettiğim gibi bir tür makro değişiklik planlanıyorsa (Cumhurbaşkanının görev ve yetkileri, parlamentonun yapısı, senato benzeri yeni meclislerin oluşumu vs..) bu da bana kalırsa zaman geçirilmeden halka ilan edilmeli. Bakalım bugünkü kongre beklentileri karşılayacak mı.. Kalın sağlıcakla..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi