Öğretmen ve okul yöneticilerine yönelik şiddet hız mı kazanıyor anlayamadım.
Eğitim yılına “Bismillah” dedik İzmir Karabağlar’da öğretmen bıçaklanarak öldürüldü.
Geçtiğimiz haftaya bakalım.
Yozgat...Öğretmene bıçaklı saldırı oldu. Nerede? öğretmenler odasında.
İstanbul…Öğrenci velisi ve yanındaki iki kişi okul müdürünü makam odasında dövdü.
Yine İzmir…Okulda öğretmenine kızan öğrenci, evden bıçak alıp okula dönerken annesi polise haber verdi. Alınan önlemle facianın eşiğinden dönüldü.
Bunlar basına yansıyanı…
Bakan Dinçer, İzmir’deki cinayet sonrasında “gerekli önlemleri alacağız” açıklaması yapmıştı.
Okullarda güvenlik elemanı, kapıcı yok. Hatta müstahdem bile yok desek yalan söylemiş olmayız.
“Dershane operasyonu kimin için?” başlıklı yazımdan sonra gelen maillerde eğitimdeki sıkıntıların sümen altı edildiği belirtiliyordu. Haklılar galiba.
*****
Birleşmiş Milletler hazırlattığı raporda hastalıkların önlenmesi için “suya sabuna dokunun” diyor.
Allah’a şükür ülkemizde su da sabun da var. Dokunmakla da kalmıyoruz. Hatta içli dışlıyız.
Raporda ilginç bir tespit de bulunuluyor: “Hükümetlerin siyasi ve bütçe öncelikleri listesine temizlik ve hijyen konularını dahil etmediğini ve okullardaki müfredata bu yönde bilgilendirici dersler konulmadığını…”
İşte burada durup düşünmek lazım.
Ülkemizde su ve sabun var ise okullarda bit neden var?
Bu konuyu geçen öğretim döneminde “Bitli öğrenciler, soruşturma geçiren müdürler” başlıklı yazımda irdelemiş, okul için para isteyen müdürlerin başına gelenleri yazmıştım.
Bu sene birçok okul müdürü ceza almamak için bağış istemedi.
Buradan önce velilere seslenelim:
Ey veliler!
Çocuğunuza başta bit olmak üzere birçok hastalığın bulaşmasını istemiyorsanız, okulunuza sahip çıkın. Ayda bir sigara parasını okula çok görmeyin. Takacağınız bit tokası, arması çocuğunuzu sadece bitten korur, unutmayın.
Ey temizlik malzemesi üreticileri! En iyi reklam kullanıcı tavsiyesidir. Okullara bağış yapın ki tercih edilesiniz. O kurum bu kurum değil, direk kullanıcı tavsiyeli ürününüz olacak.
*****
Arada kaynayıp gitti…
Benim anladığım kadarıyla Milli Eğitim Bakanı da Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven’e destek veriyor.
Bakan’ın Akçakale’deki… elinde molotof kokteylle aslında okulumuzu yakmaya gelen çocuğa da kucağımızı açacağız, şefkatimizi göstereceğiz ve kazanmaya çalışacağız…” sözleriyle Güven’in “dağda ölen teröriste ağlamıyorsanız insan değilsiniz” sözleri arasında ne fark var?
Kucaklayamayıp dağa çıkardığınız, aldığınız kararlarla hayatlarıyla oynadığınız herkes için ağlanır. Ancak yöneticiler ağlamakla sorumluluklarından, hatalarından temizlenemez.
Milli Eğitim’de yanlış yapmayın artık…Eğitimi kurtarmaya çalışanlara da, başta öğretmenler olmak üzere, kucağınızı açın ve dinleyin…