Ersoy Dede

Ersoy Dede

İdam Geri Gelecek mi?

İdam Geri Gelecek mi?

Burada da hemen temennileri bir kenara bırakarak yanıt vereyim ki; “HAYIR, GERİ GELMEYECEK”..


Gelse güzel olmaz mı? E tartışmalı olmakla birlikte olur tabi.. Bir üniversite öğrencisine tecavüz edip öldürmüş bir adamı cezaevinde ıslah etmenin pek mümkün olmadığına inananlardanım. İdam edilirse toplumun yararına olabileceğini düşünüyorum. Ama burada dikkat etmemiz gereken pek çok değişken de var. Örneğin hakim kanaati, eldeki deliller, tüm hukuk yolları tükenmiş olmasına rağmen verilmiş yanlış kararlar.. Bir sürü de örneği var.. Dönemsel koşullar ve o koşulların dayattığı politik iklim.. Dolayısıyla o iklimin etkisinde kalan yargı bürokrasisi.. (-Ki ben buna “o iklimin etkisi altında kalan yargı bürokrasisi” diyerek bırakmak taraftarıyım. Daha ötesine geçersem analizim geçerliliğini yitirir)

ADNAN MENDERES DE ASILDI

En spesifik örnekten başlamak en doğrusu.. Tekrar tekrar 27 Mayıs Yargılamaları’na girmeyeceğim. Ama sadece verilen kararın yanlışlığını bugün kabul etmeyen kimse var mı diye sormak isterim.. Tıpkı 12 Mart’ta Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının kararında olduğu gibi.. Ya da 12 Eylül Rejimi’nin kıydığı canlar gibi.. Bu örnekleri arttırabiliriz. Siz de bana diyebilirsiniz ki; “bütün bu saydıklarınız olağanüstü dönem koşulları. Bugün olağanüstü döneme girelim, idam cezası kalkmış olsa dahi, yine benzer kararlar alındığını görürüz” Bu bir bakış açısıdır. Kısmen katılırım. Hatta belinde silahla TBMM’yi zaptetmiş bir cuntacı kadronun, hukuksuz bir biçimde adam asması kadar normal-olağan bir davranış şeklinin de olmayacağına inanırım. Amenna.. Fakat istisnaları olduğunu da söylememe izin verin..

MİRZABEYOĞLU ASILABİLİRDİ!

Olağanüstü bir dönemden geçiyorduk. Olağanüstü koşulları olan bir dönem.. Salih Mirzabeyoğlu, terör örgütü lideri olmak suçlamasıyla yargılandı, cezaevine konuldu.. İdam cezası olsaydı idam edilecekti. Çok net.. Peki eğer yanlışlıkla idam edilmiş olsaydı, tam da bugün derin yapılarla hesaplaştığımız bu ortamda geriye nasıl dönecektik?.. Başka davalar da var 28 Şubat dönemine ilişkin.. Hemen hepsi için benzer soruyu sorabiliriz. Sivas Davası mesela.. Şahitsiz, tanıksız, kanıtsız, iftiralarla süslü beyanlarla hakkında idam kararı verilmiş insanlar var o davada.. Daha da arttırabilirim örnekleri.. Bugün ise şartlar başka. Belki de Mirzabeyoğlu’nun da, Sivas Davası sanıklarının da yeniden yargılanması gündemde.. Çünkü onlara o tertibi kuranların ilişki içinde olduğu sistemler yargılanıyor.. Gerçekler açığa çıkıyor anlayacağınız.

İDAM KAÇ BİN OY GETİRİR?

Bugün idam cezası geri gelse bile hakim kararı ile idamın infaz edilmediğini hatırlatmakta fayda var. İdamın uygulandığı her ülkede değil belki ama, bizim gibi demokrasilerde en azından infaz etmek için bir TBMM onayı ya da Cumhurbaşkanı affı gibi sistemler işletilecektir. Eğer geri gelirse… Bir kez daha söylüyorum buradan kayıtlara geçsin. İdam geri gelmeyecek.. Ama sistem içindeki büyük siyasi partiler içinden idam kartını oynayan siyasi hareketin hem alacağı bazı riskler var hem de artı puanları.. Çok kısa bir “hangi partide ne etki yapar?” analizi yapalım, sonra daha geniş duracağız bu konu üzerinde.. Mesela MHP.. Tabanında çok olumlu etki yapar. Kaybı olmaz. Getirisi en az artı 5-6 puan. Kimse MHP’yi idamı geri getirmek istiyor diye suçlamaz. Sadece “siz değil miydiniz idamı kaldıran?” diye sorarlar.. MHP de “hayır biz değildik” der.. Kısır döngü sürer gider. CHP asla böyle bir vaatte bulunamaz. Bulunsa da nasıl olsa seçimden sonra çark eder diye kimse CHP yöneticilerini dikkate almaz.. AK Parti’ye gelince.. Onun durumu biraz farklı.. Büyük siyasi risk.. Ve bu riski aldığında kaybedeceği oylarla kazanacakları arasında uçurumlar var.. Dedim ya, daha geniş bir, “hangi parti ne yapar?” değerlendirmesi yapacağız. Kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Ersoy Dede Arşivi