Sayın Erdoğan’la “2023’ü hedeflerken 2013’ü kaybetmek” başlıklı makalemiz üzerine görüşme imkanı bulduk.
Sağ olsunlar; “Bütün uyarılarımızın ‘dostâne’ olduğuna dair inançlarını belirttiler.
Kesinlikle öyle; kendilerine de ifade ettiğimiz gibi hiç para, pul peşinde koşmadık, yolsuzluk, usulsüzlük yapmadık.


Kimsenin karşısında takla atmadık, doğruları dillendirmekten çekinmedik ama “dostlarımız” her ihtiyaç duyduğunda yanlarında olduk.
Erbakan Hoca, rezil bir “iftiraya” kurban edilmek istendiğinde, ilgili makamın “yetkisini” kullanmasını ve bu rezilliğe son vermesini biz istedik.


Hem buradan istedik, hem de “bir takım” ziyaretlerle, milletin hukukunu savunan Erbakan Hoca’nın hukukunu savunmaya çalıştık…
Yani, ne diyorsak “Hak” için!!!
•
Öyle kompleks filan yok; varsın birileri “Yandaş” desin.
AK Parti iyi bir şey yaptığında, memleket hayrına bir işe imza attığında sonuna kadar “yandaş”ım!..


AK Parti’nin iktidarda olmasından istifade eden adamlara bakıyoruz; “Ben AK Parti yandaşı değilim!” havasında.
Niye?..
Bu adamlar “ezik” de ondan.
Pısık!.. 
Hayır, doğruları kadar AK Parti yandaşıyım!
Doğrusu olsa, doğrusu kadar CHP’li de olurdum!..
•
Evet, uzattık…
Sadede gelelim…
Dün bir basın toplantısına katıldım.


Kahvaltılıydı, kahvaltı faslına elimde olmayan sebeplerden dolayı geç kaldım ama “basın toplantısı” kısmına yetiştim.
Memur Sen/ Eğitim Bir Sen Genel Başkanı Sayın Ahmet Gündoğdu’nun bende özel bir yeri vardır.
Birikimli yöneticidir, naziktir, aynı zamanda da mücadelecidir. 
Başta katsayı haksızlığının kaldırılması ve kesintisiz eğitim rezaletinin son bulması olmak üzere pekçok olumlu neticenin alınmasında onun teşvik edici, itekleyici tavırlarının büyük payı vardır.


Gündoğdu, tepki göstermekle kalmaz, projesini de ortaya koyar.
“Bu iş” der, “Böyle böyle olmaz!”..
“Şöyle şöyle olur!..”
Bu denli takdir ettiğimiz bir yönetici basın toplantısı düzenleyince gittik; yerimizi aldık.
Konu:
 Öğretmenler günü kutlamamaları!..


Evet, Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen, bu sene “öğretmenler gününü kutlamama” kararı aldı.
Mesaj şu:
“Türkiye ve Dünyada öğretmenlik adlı raporumuzu açıklayacağımız basın toplantımıza hoş geldiniz. Eğitim Bir Sen olarak 23. Başkanlar kurulu toplantısında aldığımız ve sonuç bildirgesinde de yer verdiğimiz gibi…


Öğretmenlik mesleğinin ekonomik ve mesleki itibarını hedef alan yaklaşımlar bertaraf edilmediği sürece, 24 Kasım öğretmenler günü etkinlikleri yapılmamalı ve hiç kimse kutlama mesajı yayınlamamalıdır…”
Mesajın mesajı ise:
“Bu karar doğrultusunda biz de 24 Kasım öğretmenler gününü KUTLAMIYORUZ!..”


•


Sayın Ahmet Gündoğdu, “Öğretmenler gününü kutlamama” gerekçelerini şöyle sıralıyor:
-Ülkenin geleceğini inşa eden eğitimin en önemli unsuru öğretmenlerimizin fedakârlıklarının görmezden gelinmesi,
-İtibar kaybına uğratılması,
-Ek ödemeden mahrum edilerek kamuda en az maaş alan çalışan konumuna düşürülmesi…


•


Başlıca sebepler bunlar…


•


Sayın Ahmet Gündoğdu, koca bir camiadaki “memnuniyetsizlikleri” ortaya koydu dünkü basın toplantısında.
“Öğretmenlerin sorumluluğu çok yetkisi yok!..”
“Öğretmenlerimiz, OECD ortalamasının çok üzerinde çalışıyor ama çok altında ücret alıyor.”


“OECD ortalaması baz alındığında Türkiye’nin öğretmen ihtiyacı 285 bindir. Bu ihtiyacın kısmen karşılanabilmesi için Şubat’ta en az 35 bin öğretmen atanmalıdır. Şubat-Ağustos atamalarının toplamı en az 100 bin olmalıdır.”


•


Sayın Gündoğdu, önemli mesajlar verdi dün.
Ve önemli “uyarılarda” bulundu.
Hatırlatmış olalım; 
Referandum’dan “evet” sonucunun çıkmasını temin için en etkili kampanyalardan birini yüreten Sivil Toplum Örgütü’nün Lideri’dir Sayın Gündoğdu.
“Dost”tur yani.
Uyarıları da “Dostâne”dir.