Neden Gidiyorlar Bu Dağa?
Bülent Arınçın, Gülten Kışanak ile ilgili olarak söylediği, ben de olsam dağa çıkardım sözü etrafında fırtınalar koparılıyor. Daha çok da milliyetçi hassasiyetleri olanların sert eleştirileri var. Genel olarak söylenen şu; Sn.Arınçın sözleri, dağ kavramını meşrulaştırmak anlamına gelir.. Bunu daha da genişletebiliriz.
Nasıl ki Sn.Kışanakın Diyarbakır Cezaevinde başına kötü şeyler geldiyse, herkesin başına her şey gelmiş olabilir. Neticede hiçbir şey sebepsiz değildir. Allah etmesin bugün bir karakol basılsa ve gözü dönmüş bir terörist, Mehmedime kurşun sıksa.. Başka bir vatan evladı da onu yaralayarak yakalasa. Alsalar getirseler sorguya. Ne soracaklar? Öyle ya, bir savunma yapması lazım. Savunma hakkı kutsal sonuçta.. Gülten Kışanak, cezaevi müdürünün köpeğinin kulübesine atılmış 6 ay. O yüzden ona dağ yolları meşru.. O terör örgütü üyesi de dese mesela; benim köyüm yakıldı. Babamı jandarma gözaltına aldı bir daha da geri dönmedi. Annem ve ben çok acılar çektik
Uyduruyor değilim. Bunlar bölge gerçekleri. En hafifini yazdığımı kabul edin. Daha ağırları da oldu. Peki bu mantıkla bakacak olursak, Sn.Kışanak için dağ yolu meşru ise bu terör örgütü üyesi için neden olmasın ki?. Size çok açık söyleyeyim. Örgüt içinde hikayesi olmayan yok denecek kadar az. Tutunamadığı için, kaybeden olduğu için, boşlukta sallandığı için örgüte katılanlar ve örgüt tarafından kandırılanlar dışındaki çocukların tümünün kendince haklı gerekçeleri var. Bunu Sn.Arınçın ifade ettiğine benzer biçimde ifade edecek olursak; ben de olsam ben de basardım o karakolu, ben de çekerdim o tetiği.. Çok tehlikeli ve de çok riskli.
MADALYONUN DİĞER YÜZÜ
Başta ifade ettik ya, fırtınalar kopan sözleri tartışılıyor Sn.Arınçın diye.. Bu sözlerin bir okuması daha var. Ak Parti kurmaylarının başta Sayın Başbakan ve Sayın Cumhurbaşkanı olmak üzere tümü yıllardır aynı sözü söylüyor.. Kürtler için; inkar, imha, ret, asimilasyon dönemi sona ermiştir.. Bu çok açık biçimde, bundan önceki dönemde bu ülkede; inkar, imha, ret ve asimilasyon politikaları yürütüldüğünün devlet katında kabulü demektir. Sorumlusu Ahmettir, Mehmettir bu mevzuda önemi yok.. Önemli olan bugüne kadar vardı bundan böyle yok diyebilmektir.. Bülent Arınçın sözlerini bu değişimle birlikte ele aldığımızda daha iyi analiz edebiliriz. Dağa neden çıkılmış? Cevabı verilebilse bu sorunun çözümü de bulunacak.. Terörle mücadelenin en kıymetli sorularından biri bu. Dağa çıkışın sebebi bulunsa ama gerçek ve net sebebi çıkış da önlenecek. Örneğin gençler fakirlik yüzünden ya da işsizlik yüzünden çıkıyor zannedenler yıllarca biz de açız, çıktık mı dağa? deyip durdular. Bizim de köy adımız değiştirildi hemen dağa mı çıkmak lazım diyenleri de bu şekilde değerlendirmek yanlış olmaz. Aynı şekilde (acıları karşılaştırmanın ne kadar ayıp olduğunu biliyorum ama bunu lütfen mazur görün) Mamak Cezaevinde işkence görenler de çıkmadı dağa.. Demem o ki, Bülent Arınç, tamamen duygusallığının esiri olarak, geçmiş dönemde yaşanan acıların sebebini sorgularken, kendince ulaştığı bir veriden yola çıkarak yorum yapmış gibi görünüyor. Haklı olmasını çok isterdim. Zira bugün Diyarbakır cezaevi de yok, cezaevinde işkence köpek kulübesi falan da.. Ama dağa gidenler hâlâ var.. Keşke bilsek değil mi neden gidiyorlar bu dağa.. Kalın sağlıcakla.