Duyanınız vardır duymayanınız vardır.. Barbaros Şansal isminde bir modacı var.. Tevazu gösterip kendini “terzi yamağı” diye tanımlıyor.. Ben zaten adına modacı denen kişilerin de ne yaptığını bilmiyorum ya, neyse.. Bir magazin programında da yorumculuk yapıyor aynı zamanda Barbaros Şansal..
Geçen gece tv programından çıktıktan sonra bir arkadaşıyla Taksim’e kafa çekmeye gidiyor.. Sabaha karşı 4 buçuk gibi de bardan çıkıyor.. Evine gitmek üzere yola koyulduğu sırada ise adamın ağzını burnunu dağıtıyorlar..

TEKBİR GETİREREK DÖVDÜLER
Barbaros, twitter aracılığıyla hemen ağzının burnunun dağıldığı resimlerini çekip bunu duyuruyor.. Duyururken de iki önemli adres veriyor.. İlk fotoğrafın altında “Asım’ın nesli bunlar, Ak Gençlik işte” diyor, ikinci resimde ise doğrudan “tekbirler getirerek dövdüler beni” ifadesini kullanıyor.. İkinciden başlayayım.. Eğer hakikaten sabah 4.50’de Taksim’de barlar sokağında tekbirler getirildiyse bu ülkede, bir tekbir de sevinçten ben getiriyorum..

YAŞANANLAR YALAN DEĞİL
Barbaros Şansal fikirlerine taban tabanazıt olduğum, yaşam tarzını reddettiğim halde en sevdiğim adamlardan biri.. Bazı dilinin ayarı kaçtığında bizzat uyardığım bile olmuştur.. “Ağır konuştun” dediğim, “demeseydin iyiydi” diye ikaz ettiğim vakitler olmuştur.. Sonuçta iki siyasi analiz yapıyorsa, üçüncüde bir cinsel içerikli imada kesinlikle bulunuyordu.. Hakkında açılmış davaların sayısını kendisinin bile bildiğini zannetmiyorum.. Çok ağır tazminat cezalarına çarptırılmış biri.. Fakat uslanmaz, iflah olmaz, katı-kapalı bir Kemalist.. Bazen yanlış olduğunu bildiği halde sert çıkışlar yaptığını düşünmüşümdür.. Neticede bu haldeki bir adamın, siyaseten karşısında duran biri tarafından dayak yemiş olmasına, (lanetlesem de) şaşırmam..

DANIŞTAY KOKULU TEZGAH
Fakat aklımı kurcalayan bir sürü şey var.. İlki de şu tekbir meselesi.. Biz benzer bir iddiayı Danıştay Saldırısı’nda da duymuştuk.. hani Ertuğrul’un “Türkiye’nin 11 Eylül’ü” diye pazarlamaya çalıştığı derin tertip var ya.. İşte orada da kapının önüne çıkan bir danıştay üyesi, “saldırgan tekbir getirerek ateşledi silahını” yalanını söylemişti milyonların gözünün içine baka baka.. Sonradan neyin ne olduğu apaçık çıktı ortaya biliyorsunuz.. Bana sorarsanız Barbaros Şansal, o kadar omurgasız bir adam değil. Tekbir konusunda yalan söylediğini zannetmiyorum. Hakikaten Barbaros’u döven adamlar “Allah-u Ekber” diye bağırmış olabilirler.. Fakat bunu, saldırı ile ilgili adres vermek üzere yapıp yapmadıklarını bilmiyoruz.. Belki de başka bir şey için dövdüler fakat saldırıya başka bir sos eklediler.. Olabilir mi? Kesinlikle olabilir..

CİNSEL KİMLİK SALDIRISI
Barbaros Şansal, bu kadar ideolojik angajmana girmeseydi, yediği dayak, ilk olarak nasıl yorumlanacaktı? Elbette gay düşmanı takıntılı biri tarafından yapıldığı söylenecekti.. Dünyanın dört bir tarafında her coğrafyada, her din ve inanç sisteminden insanların yaşadığı yerde eşcinsel saldırıları ve cinayetleri olmuyor mu? Sabahın o saatinde Taksim’de barlar sokağında, Asım’ın Nesli’nden gençlerin olması mı muhtemel yoksa takıntılı eşcinsel karşıtı grupların olması mı?

GEÇMİŞ OLSUN BARBAROS
Neyse son söz şu.. Barbaros Şansal alçakça bir saldırıya uğradı. Hiçbir sözü ve hiçbir tercihi bu saldırıyı meşru ve haklı gösteremez.. Bundan dolayı çok üzgünüm. Fakat lütfen, sen, sana yapılanın aynını, bir davaya gönül vermiş milyonlarca gence de yapma.. O öfkeyi çok iyi anlıyorum. Ama bırak soruşturma sonuçlansın, adamlar bulunsun, sonra yapalım ne yapacaksak. Hatta bırakalım soruşturmayı, sen biliyorsan o adamlar kimdir, gidip beraber kıralım ağızlarını burunlarını.. Ama bu saldırıyı adresler vererek, hedefler göstererek bir kitleye lütfen yıkma.. Bunun için aportta bekleyenlerin de ekmeğine yağ sürme.. Kalın sağlıcakla.