ABD’nin rızası için Müslümanı “terörist” saymak
Size göre Filistin’de Siyonist-Yahudi zulmüne karşı müslümanların özgürlük mücadelesini yürüten HAMAS terör örgütü mü? Ya Mali’de Fransız emperyalizmine karşı İslam Devleti için cihad eden Tevhid ve Cihad hareketleri?... Somali’de Batı emperyalizmine karşı İslam’ın hakimiyeti için savaşan eş-Şebab veya Suriye’de Esed’in ve Şebbiha’nın zulmüne karşı duran Nusra Cephesi?...
Bunlar ve daha onlarcası size göre “terör örgütü” değil idiyse, bundan sonra öyle olacaklar. Çünkü öyle bir yasa çıkarılıyor ki, artık “cihad”ın adı “terör” olacak, “mücahid”in adı “terörist”; cihad hareketleri ABD öyle istedi diye “terör örgütü” sayılacak. Nitekim TBMM’ye sevkedilen yasa tasarısıyla, “ABD’nin terör örgütü listesi”nde yer alanlar, TC tarafından da “terör örgütü” sayılacak ve bunlara yardım etmek, “terörü finanse etmek” olarak suçlanacak.
“Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı”ndan söz ediyorum. Yasa, “beş emperyalist güç”ün ve “Siyonist güç odakları”nın kontrolündeki BM’in, “uluslararası terörizmin finansman kaynaklarını engellemek” iddiasıyla kabul ettirdiği sözleşmeye istinaden çıkarılıyor. Meclis’ten geçerse, artık başta ABD ve İsrail olmak üzere, BM’in iplerini elinde tutan güçlerin “terörist” saydığı her türlü örgüt, sivil toplum kuruluşu, grup, siyasi oluşum ve camia, Türkiye tarafından “terörist” sayılacak. Bu kuruluşlarla bir şekilde iletişim kuran her kişi ve kuruluş da “terörü finanse etmek”le suçlanıp mal varlığı dondurulacak; hatta bunlar, “terör örgütü üyeliği” suçlamasıyla cezalandırılabilecek. Hem de “yargı kararı” olmaksızın...
Tasarıya göre, “mal varlıklarının dondurulmasına yönelik talepler”e komisyon karar verecek. Ancak yargı kararına gerek duymayan komisyon, yabancı hükümetler tarafından yapılacak malvarlığının dondurulmasına ilişkin talepleri değerlendirebilecek. Yani Komisyon yargıdan bağımsız, ama yabancı ülkelerin taleplerine açık!...
Bu durumda ABD’nin terör örgütü saydığı kuruluşlara, mesela HAMAS’a yardım eden bir kuruluş, mesela İHH, Yasanın yürürlüğe girmesinden önce yaptığı yardımlardan dolayı bile “terör örgütüne fon sağlamış” sayılarak, “örgüt üyeliği”nden cezalandırılabilecek. Bu nedenle, artık Filistin’e, Suriye’ye, Mali’ye, Somali’ye, Çeçenistan’a veya başka bir yerdeki müslümanlara kimse yardım edemeyecek ve onların imha olmasını seyredecek. Bunu da Türkiye’nin, “namaz kılanlar”dan müteşekkil kadrolarının yönettiği iktidar partisinin yasası gereği yapacak!
Yani, ABD ve İsrail’in ekseninden çıktığı söylenen Türkiye, “ABD ve İsrail’in emir eri” haline gelmek üzere! Bu yasanın, en çok CIA’yı ve İsrail’i sevindireceğini söylemeye sanırım gerek yok. Nitekim ABD Büyükelçisi ve CIA Başkanı, tasarının yasalaşması için kulis ve baskı faaliyetlerini sürdürüyorlar. OECD’ye bağlı BM Mali Eylem Görev Gücü, “22 Şubat’a kadar yasalaştırmazsan kara listeye alınırsın” uyarısında bulundu bile. Yani yasa “emperyalist güçlerin hatırı”na çıkarılıyor ve “cihad”, bizzat “iman edenler” tarafından “terör” kapsamına alınıyor.
“Terörden çok çeken ülkemiz için bu yasa çok önemlidir” deniyor. Ancak bu bir aldatmacadan ibaret. PKK, ABD’nin terör örgütü listesinde olmasına rağmen, PKK’nın mali kaynaklarını ne ABD, ne de AB kesmiyor ve üstelik destekliyorlar. Yani bu yasa Türkiye’nin terör sorununa çözüm getirmeyecek, ABD ve diğer emperyalistler için “sorun” olan “İslami cihad örgütleri”ne müslümanların yardımını önleyecek.
İşte ABD ve AB’nin “terör örgütü” kapsamına aldığı örgütlerden bazıları:
Ebu Sayyaf Grubu, el-Aksa Şehitleri Tugayı, eş-Şabab, Ensar el-İslam, Silahlı İslami Grup, Asbat el-Ensar, Gama’a el-İslamiye, HAMAS, Harekatü’ll-Cihad-i İslami, Harekatü’l-Mücahidin, Hizbullah, İslami Cihad Grubu, Özbekistan İslami Hareketi, Muhammed Ordusu, Cemaa İslamiya, el-Cihad, Libya İslami Savaş Grubu, Fas İslami Muharebe Grubu, Filistin İslami Cihad, el-Kaide, Nusra Cephesi, Mali Tevhid Hareketi, Mali Cihad Hareketi, Abdullah Azzam Tugayları, el-Guraba, el-Hicre, el-İttihad el-İslamiye, Ensar el-Sünne, Armed İslamic Group, Army of İslam, Kafkasya Emirliği, Indian Mucahideen, Cundullah.
Görüldüğü üzere, ABD ve AB, dünyanın çeşitli bölgelerinde İslami yönetim kurulması için emperyalist güçlere karşı cihad eden bütün İslami örgütleri “terör örgütü” kapsamına almış.
Elbette bu örgütlerin bazı yanlışları vardır ve bu yanlışları onaylayamayız. Ancak, ABD’nin hatırı için de İslam adına mücadele edenleri “terörist” sayamayız. Mesela, Filistin’de HAMAS mı terörist, yoksa İsrail askerleri mi? Mali’de Tevhid ve Ensar mı terörist, Fransız askerleri mi? Suriye’de Nusra Cephesi mi terörist, Esed’in askerleri veya Şebbiha’sı mı? Kafkasya’da Ruslar mı terörist, Kafkasya Emirliği mi?...
Şimdi, bu örgütlerin bulunduğu bölgelere yapılan yardımlar, sırf ABD öyle istiyor diye, “terörün finansörlüğü” sayılacak. Bu durumda, yardım kuruluşlarının bütün mal varlıkları dondurulacak ve ABD öyle istedi diye bu kuruluşların faaliyetleri durdurulacak.
Yasanın çıkması engellenebilir mi? Böyle bir “kaza” olmaması için gerekli tezgâhlar kuruluyor gibi. ABD Büyükelçiliği’ndeki patlamaya bir de bu açıdan bakmak lazım. Nitekim, açıklamalarda “teröre karşı ortak mücadele vurgusu” yapıldı; “Türkiye, terörün her türü ile mücadelesini ABD ve diğer müttefikleriyle işbirliği ve dayanışma içinde sürdürmeye kararlıdır” denilerek, yasanın çıkarılmasında “yol kazası” olmayacağı garanti edildi.
Şimdi, ABD’nin rızası için “Müslüman”ı “terörist” mi sayacaksınız?
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.